25

4.8K 249 12
                                    

Yıllar önce....

Duvar kenarı en arka sırada oturan Maysa, gergince et boğumlarını yolmakla meşguldü. Akıllı tahtadan açtığı dünya haritasının farklı bölgelerini işaretleyen coğrafya hocasının alnında birikmiş olan terler solgun floresan ışığında belli oluyordu. Öğrencilerin çoğu kafaları sıranın üzerinde uyurken, geri kalanları da dikkatle dersi dinliyordu.

Yeni okulunda ilk günüydü bugün Maysa'nın. Abisiyle bir hafta önce bu şehre taşınmış ev, temizlik, yerleşme işleri yüzünden de okula başlamak için bugünü beklemek zorunda kalmıştı. Daha fazla beklemeyi tercih ederdi. Zira şu an hissettiği gerginlik ve utanç yüzünden her an kendisini bıçaklayabilirdi.

Üzerinde kısa tişörtlerinden biri varken altına da bol pantolonlarından birini geçirmişti. Kombinini renkli tokalarıyla tamamlamıştı. Sınıfa girdiği ilk an herkesin birbirine Maysa'nın üzerindeki kıyafetleri göstererek bön bön baktığına şahit olmuştu. Kendilerine uymayan birini görmek ilgilerini çekmiş olmalıydı.

Sıranın üzerindeki defterinin boş sayfasına elindeki kalemle birlikte birkaç şey karaladı. Çok sıkılıyordu. Coğrafya dersinin bir an önce müfredattan kaldırılması gerektiğini düşündü o kısacık an.

Defterinin hemen üzerine küçük bir kağıt bırakıldı. Yanına oturduğu siyah saçlı çocuk tatlı bir tebessümün hemen ardından kaşlarıyla küçük kağıdı işaret etti. Öğretmeni kontrol ettikten hemen sonra küçük kağıtta yazanları okudu Maysa.

Tokaların çok tatlı. Nereden aldın??

Dudaklarından hafif bir tebessüm dalgası geçiyor gibi olduğunda kendini durdurdu Maysa. Pekala, böyle dostça yaklaştıktan hemen sonra hakkındaki şeyleri tüm okula yayarak onu rezil etmeye çalışan birçok kişiyle karşılaşmıştı Maysa. Bu çocuk da onlardan biri olabilirdi.

Üzerine tek bir cümle karaladığı kağıdı yanında oturan çocuğa yöneltti.

Buraya taşınmadan önce yaşadığımız şehirdeki bir dükkandan almıştım.

Siyah dağınık saçlı çocuğun dudakları bir kez daha iki yana kıvrıldı. Maysa karşısındaki çocuğun gözlerinin koyu yeşil renkte parladığını fark etti. Bu, siyah saçlarıyla birlikte güzel bir ahenk sağlıyordu çocuğun yüzünde.

Adında çok güzel Maysa. Ben Enes bu arada. Tanıştığıma memnun oldum.

Cevap vermeden kağıdı bir kenara bıraktı Maysa. Bu hareketi karşısındaki çocuğu kısacık bir süre üzmüş olsa da bu kadar sert davranmasının ardında bir nedenin yattığına emin olduğundan ses çıkarmadı. Pekala Enes'in kendisi de bu dönemlerden geçmişti. Anlayışlı olması gerekirdi.

Sıranın altında kalan telefonunu çıkardı hocaya belli etmemeye çalışarak. Abisinden iki yeni mesaj düşmüştü bildirim ekranına.

Akşam ben seni alacağım Enes.

Çıkışta bir yere ayrılma.

Cevap yazmadan telefonu kenara bıraktı. Bu sırada da etrafta zil sesi yankılanıyordu.

" Afiyet olsun çocuklar, " diyerek elindeki bilgisayar çantasıyla çıkış kapısına ilerledi ders hocası. Onun hemen ardından da sınıftaki öğrenciler. Yerinden kalkmadan çantasının içindeki saklama kabını çıkardı.

" Sen yemeğe immeyecek misin Maysa? "

Yanında oturan renkli tokalı çocuk kafasını iki yana sallarken " Hiçbir yeri bilmiyorum, karıştırırım şimdi bulamam falan, hiç uğraşamam. " diye mırıldandı.

MAYSA (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin