20

7.8K 393 88
                                    

" Şimdi anlamadım, bu sene Galatasaray transfer yapmayacak mı?"

" Yok ya  yapılmayacak bu sene, " diyen Enes masanın üzerindeki bardaklardan birini eline alarak içindeki sıcak çayı yudumladı. 

" Aman işimize gelir, bu sene takım gayet iyi. " 

Miran'ların mekanındaydık. Sabahki okul kursundan sonra kafa dağıtmak için birkaç arkadaşımızı toplayıp gelmiştik. 

" Ali abinin düğünü ne zamandı bu arada? " 

" Haftaya çarşamba yapacaklar işte. " 

Lafımı tamamladıktan sonra elindeki tepsiyle birlikte masalarda oturanlara çay dağıtan abime göz attım. Sırtını pat patlayan yaşlı bir adama kocaman gülümsedi. 

" Maysa, Mavi hala etrafında dolanıyor mu senin? " 

" Yok, tersledim dün çok fena. Suratıma bile bakmıyor, " diye cevapladım karşımda oturan Cem'i. 

" Lan keratalar ne ara geldiniz siz buraya? " diyerek yanımdaki boş sandalyeye oturan abime döndü tüm gözler. 

" Yarım saat falan oldu geleli. Sen neredeydin? "

" Arka tarafta malzeme taşıyordum balım, " diyen abim saçlarım arasına küçük bir öpücük bıraktı. 

" Abim nerede? " derken bir o tarafa bir bu tarafa bakarak Miran'ı arıyordu Enes . Geldiğimizden beri ortalıklarda olmadığı için bende merak etmiştim. Dün geceden sonra bir daha hiç konuşmamıştık zaten. Beni gördüğünde ne tepki vereceğini merak ediyordum. 

" Arkada malzeme taşıyor o da. Gelir birazdan. " 

" Nasılsın Deniz abiciğim? " 

" İyiyim Cem, sen nasılsın? " 

" İyiyim bende abi. Dün sana mesaj attım ama bakmadın, ona baksana bir ara, " diyen Cem hafifçe sırıttı abime doğru. Enes yerinde rahatsızca kıpırdanırken abim de ona bakarak bıyık altından güldü. 

" Bakarım Cem bakarım ben mesajına. " 

Abime öldürücü bakışlarını yollayan Enes omuz silkti.

" İşi gücü yok zaten Deniz abinin, bakar en kısa zamanda mesajlarına. " 

" Aynen bakarım tabi, niye bakmayayım? Birinin mesajına bakmıyorsam tavır almışımdır. Ama sana tavır almadığıma göre bakarım ben senin mesajına Cem. " 

" Boronun mosojuna bokmoyorsam tovor olmoşomdur. " 

Enes'in ağzını yamultarak abimin sözlerini taklit edişini kıkırdayarak dinledim. Yine bir konuda anlaşamamıştılar belli ki. 

" Ooo hoş geldiniz. " 

Bağırarak söylediklerinden sonra yanımıza adımlayan Alparslan abi, elleriyle abimin omuzlarını sıktı. Miran'ın da kısa bir bakışın ardından tezgahın arkasına doğru ilerlediğini görebilmiştim. Kendisinden bir şey isteyen adama kafa sallayarak dolaplardan birini açtı. 

" Nasılsın Alparslan abi? " 

" İyiyim Enes sen nasılsın? " 

" İyiyim abi bende. " 

" Aman Alparslan çok bulaşma sen Enes'e, çok çirkeftir kendisi, " diyen abim kendisine tersçe bakan Enes'e küçük bir öpücük gönderdi havadan. 

" Göreceğim ben seni sonra Deniz abi."

" Gör beni Enes lütfen, gör artık beni."

Enes'in kızarmaya başlayan yanaklarından çektiğim bakışlarımı tezgahın gerisindeki bedene çevirdim tekrar. Karşısındaki adamdan çektiği yeşillerini benimle buluşturduğu sırada dudaklarında da kocaman bir tebessüm oluşmuştu. Onu taklit ettim. 

MAYSA (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin