MAYSA (bxb)

33

Enes'ten...

" Gece serin sahillerde ıslanır gibi. "

Bizden biraz uzakta duran telefonumdan yükselen ince erkek sesine ağaçlık bölgenin ardından yükselen cırcır böceklerinin sesi karışıyordu. Kayalıklara çarpan sudan koparak üzerimize dökülen parçalar eşliğinde kollarımla bedenini sardığım sevgilimin saçları arasına uzun bir öpücük bıraktım.

Huzur.

Uzun zamandır tatmadığım o olağanüstü duygunun şimdi tüm bedenimde ve kanımda yer edindiğini hissedebiliyordum.

Kalbim sakin vuruşlarını göğsüme indiriyor, korkularım ve zihnimin her bir yanındaki kabuk tutmuş yaralar benden uzakta bir şekilde geçiniyorlardı. Belli ki bu akşam darlamayacaklardı beni.

Gülümsedim. Bir insanın bana bu kadar huzur vermesi, verdiği huzur sayesinde tüm korku ve yaralarımı benden uzak tutması ne kadar da garipti. Alışık olmadığım için sanırım, bu his karşısında biraz elim ayağım titremişti mutluluktan.

" Üşüyor musun? "

Kollarım arasında dinlenen beden kafasını iki yana salladı. Aynı zamanda dudakları ve burnu sırasıyla boynuma değmişti.

" Yalnız ve güzel kayıp bir esinti, tenimde. "

Boğuk sesi müzik sesine karışırken" İleride birlikte ayrı bir eve çıkacak olursak, evimizin böyle göl veya deniz kenarında olmasını istiyorum. Her sabahı ve akşamı seninle birlikte su sesinin verdiği huzur ile başlatmak ve bitirmek düşüncesi beni çok fena mahvediyor. " diye konuştu.

" Su fanteziniz var diye yorumladım Deniz Bey. "

Tatlı kıkırtısı doldurdu kulaklarımı. Burnuma da kıyafetlerinden yayılan yumuşatıcı kokusu çarpmıştı.

" Var tabii. Düşünsene seni suyun içinde altımda bayıltana kadar beceriyorum. Sular altımızda tahrik edici sesler çıkarırken buna senin iniltilerin eşlik ediyor. Offf kesinlikle çok harika bir şey olur. "

Bedenini iyice bedenime yasladı. Bu sırada kaşlarımı çatmış ve kafasına vurmuştum sertçe.

" Sapık herif seni. Aklın fikrin bir tek ona çalışıyor. "

" Hiç eskimeyen bir şarkı gibi. "

Omuzumdan kaldırdığı yüzünü yüzüme yaklaştırdı ve tam burnumun ucuna küçük bir öpücük bıraktı.

" Aklım fikrim bir tek sana çalışıyor benim balım. "

Kafamı inanmadığımı belirtircesine salladım. Parmaklarının ucuyla belimi okşuyordu usul usul. Yere serdiğimiz büyük kilimin üzerinde uzandığımız için gözlerimizin önüne koyu mavi gökteki binlerce yıldız parçası serilmişti.

" En olmadık, bir anda sürükler seni. "

" Düğünümüzde ilk dans şarkımız bu olsun Enes'im. "

Gözlerim hayretle kocaman olurken yutkundum derince.

" Evlenecek miyiz sahiden? "

Boğuk sesiyle " Evleneceğiz sahiden . Birkaç yıl sonra yurt dışına taşınırız. Ben çalışırken sen de üniversiteni okursun. Hemen ardından da evleniriz, olmaz mı? " diye cevapladı beni.

Kalbim dengesini saşıp da hızlı hızlı vurmaya başladığında kollarımı daha sıkı sardım ona. Kurduğu cümle beni kesinlikle alaşağı etmişti.

" Bunları ne zaman düşündün? Yani benim haberim yok tüm bunları planladığından. Ne ara düşünüp de karar verdin? "

Kalın siyah kaşları çatıldı.