10.B:DÖNÜŞÜM

64 16 6
                                    

Selam kelebeklerim🦋
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.
Sizi seviyorum.

🦋

Oklarımız yaydan çıktığında ormanda acı dolu bir çığlık yankılandı. Alex ile göz göze geldiğimizde hemen kendimize en yakın ağaçların arkasına sığındık.

Çok fazlalardı ve burdan yaralanmadan kurtulmak imkansızd. Etrafımızı sardıklarını hissettiğimde hemen ruhlarla Alex ile ikimizin sığabileceği bir koruma kalkanı yaptım.

Nefeslerim Hızlanmaya başladığında yan bir şekilde Alex'e baktım. Yayını çıkarmış ve büyücülere durmadan ok atıyordu.

Kendime gelmem lazımdı. Birden neden böyle olduğuma şaşırmıştım.

Kendime biraz da olsa geldiğimde belimdeki demir bıçakları çıkardım. Demir bıçaklar büyücüleri anında öldüren bir bıçaktı.

Yavas yavaş atmaya başladım. Etrafımızı daralttıklarını hissettiğimde hızlanmaya başladım. Durmadan bıçak atıyordum. Bıçaklar bittiğinde hemen koruma kalkanı yaparken yere attığım ok ve yayımı elime aldım.

Yayı Kendime çok hızlı çekip okları atıyordum, Etrafımda kısa süre dönüp, okları büyücülere attım. Alex'in bana baktığını hissettiğimde ona döndüm. Bana yan bir sırıtış ile bakıyordu.

Burda ölüyoruz adam hala gülüyor.

Ona 'iyi misin' bakışı attığımda önüne döndü. O sırada sırtındaki kanı fark ettim. Sırtı kanıyordu. Etrafima iyice baktığımda büyücülerin 25 30 tane olduklarını fark ettim.

Aklıma birşey geldiğinde, Alex'e bağırdım.
"Alex meşhur hareketi yapmaya ne dersin?" Sözlerimi anlamış gibi parıldayan bakışlarını bana yolladı.
"Bu benim için onurdur Noah." dedi ve güldü.

Elimdeki ok ve yayı yere attım. Gözlerimi kapatmadan önce Alex'inde benim gibi hareketleri yaptığını gördüm. İçimdeki hisler birbirine girip volkan patlaması gibi bir acı hissettim, hissettiklerimi Alex de hissediyordu. Alex'in kendisini bana devrettiğini hissettiğimde onun davetini kabul ettim ve onu içime aldım.

Büyücülerin beynine girdim ve onlara savaşta olduklarını gösterdim. Yer altındaki ruhlar çıktığında ise her bir büyücünün başına 2 tane ruh geldi. Bunların başında lydia da vardı. Bana göz kırptığını hissettiğimde ona gülümsedim.

Bir büyücünün başına ruh koymayıp, güç geçirmeyen sadece bedenlerinin sığabileceği hapislerin birine koydum.
Ruhları ellerimle yönlendirdim ve büyücüleri havaya kaldırdım.

İçimde Sıcak birsey hissettiğimde ne olduğuna anlam veremedim. Buda neydi böyle.?Ateş gibiydi, yanıyordu ellerim.

Kendimi tutamayıp yere ateşi attığımda Eborsisk'in ateş gücü olduğunu anladım. Bedenimin etrafında ateşler yükseldiğini hissettim. Başımın üzerindede acı hissettiğimde yanağımdan acı dolu bir göz yaşı aktığını hissettim.

Bedenimde yanan bir yer kalmadığını hissettiğimde gözlerimi açtım. Büyücülere baktığımda yere attığım ateşe düşmüş ve yanmışlardı.

Sırtım, başım ve ellerimden daha çok yandığında ordan birşey çıktığını fark ettim. Gözlerimi acıyla kapattım. Fakat havada olduğumu sonradan fark ettim.

Ruh VarisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin