My Fate ~Chanmin~

~15~

Chan

Akşama doğru birlikte bir şeyler yapmıştık. Yani daha doğrusu film izlemiştik ve Felix'in ortaya attığı bir kaç şey hakkında saatlerce konuşup daha sonrasında konuştuğumuz şeyin saçmalığının farkına varıp gülmüştük.

Jeongin ve Hyunjin bir ara dışarı çıkıp konuşmuşlardı. Ne konuştuklarını merak ediyorum,ama şu an sorarsam çok saçma olacak. Hyunjin ile birlikte olduğumuz bir zaman soracaktım.

Şu an herkes birbirini yıllardır tanıyor gibi kaynaştıklarından benim sahte bir baba gururum vardı. Özellikle de Felix Jisung ve Seungmin. Birlikte sürekli bir şeyleri konuşuyorlardı. Bir ara konuyu Seungmin Minho ve Jisung'un nasıl tanıştığına getirdi. O da tam şu an yaşanıyor.

"Jisung bir şey sorabilir miyim sana?" Bir anda sorduğunda herkesin gözü Seungmin'e gitmişti. Ben de dahil.

"Sorabilirsin ama cevap verebilir miyim emin değilim. Ama cevao vermeye çalışacağım Seungmin bey." Sondaki kelimesine hepimiz gülmüştük. Jisung hep böyleydi gergin bir ortamda herkesi güldürebilirdi.

"O zaman cevap vereceksin. Hatta Changbin veya Felix'te cevap verecek. Nasıl tanıştığınızı çok merak ediyorum. Ne bileyim çok güzelsiniz."

"Seungmin biz de çok güzel olabiliriz?" Belki hayatımın hatası olmasa da şu an bir hata yapmış olabilirim.

"Seung bana kızma ama ben sizi bir shipledim." Jeongin hafif gülerek söylemişti. Hyunjin'in bakışını anlatmama gerek var mıydı? Sanırım yok ama eğer kısaca anlatmam gerekirse aşık bakıyordu demeyi düşünüyorum. Evet aşık bir şekilde bakıyordu. Jeongin de Hyunjin'e bakıp gülüyordu. Benim bilmediğim bir şeyler mi dönüyor şu an?

Seungmin önce Jeongin'e trip atar gibi omzunu silkeleyip dudağını büzse de sonra gülüp cevap verdi. "Madem çok biliyorsun Jeonginciğim Hyunjin'e olan aşkını ne zaman itiraf edeceksin? Hayır çok açık aslında, aynı şekilde Hyunjin de. İkiniz de aşıksınız oğlum,ne için böyle uzatıyorsunuz?"

Jeongin'in utançtan yanakları hafif kızarmıştı. Aslında şu an Seungmin'in bu dediklerine karşı diyecek çok şeyim var. Ne bileyim mesela 'bizim de aşkımız çok belli Seungmin?' veya  'Sen ne zaman itiraf etmeyi düşünüyorsun Seung?' ikisi de gayet uygundu.

Jeongin altta kalmayıp o da konuştu. Çok tatlı atışıyorlar. "Öyleyse Seungmin, söyle bakalım bana söylediğin şeyleri."

Jeongin'in söyledikleri ile Seungmin'e bakıp anlamadığımı belli eder şekilde bakmam bir olmuştu. Tamam belki ikisini aynı anda yapmak zor olmayabilir.

Jisung firsattan istifade hemen lafa atladı. Hayır neden bozuyorsun? Seungmin'e soracaklarım var benim. Kısmetimi kapatıyorsun.
"Demek ortam kızıştı ha? Minho biz de böyleydik hatırlıyor musun?"

"Jisung seni de Minho ole tanışmanızı da sizin ilişkinizi de sikeyim su an. Hayır bir sakin ol sonra konuş." Herkes benim bu çıkışmama gülmüştü. Seungmin de konuyu dağıttı. Ne gerek var Seungmin? Sadece itiraf edeceksin. Ben edebilirim şu an. Çok yumuşadım. Öpebilirim bile, hayır kendini kaptırma Chan hayır.

"Aslında tam da buny soruyordum Jisung. Nasıl tanıştınız?"

"Ya şimdi Seungmin söyle oluyor biraz uzun ama dinleyeceksin sordun bir kere."

Seungmin sessiz bir şekilde 'Chana burada aşkımı itiraf etmekten daha iyidir.' demişti. Tabi Chan'ın onun yanında olduğunu hesaba katmadan.

"Şimdi arkadaşlar şöyle ki biz Minho ile çok küçük olmasa da 16 17 yaşlarından beri tanışıyoruz. Yalan söylemeyeyim ben Minhosuma o zamanlar da baya düşüyorum. Ciddi düşüyorum şey yani hem gerçek hem şu diğer anlamda. Sakardım da biraz üstüne sıcak kahvemi bile dökmüşlüğüm var. Dayak yemekten kurtulmustum o zamanlar. Neyse işte böyleydik başlarda-"