M: 💛
Çelik - Ateşteyim
..."Bu mevzuyu bu kadar ciddiye alacağını düşünmemiştim açıkçası." Kerem kapımın önünde üzerimdeki kıyafetleri süzerken kurmuştu bu cümleyi.
"Elin nasıl oldu?" Ben bir cevap vermeden sarılı olan elime bakarak sorduğu soruya gülümsedim.
"İyi iyi."
"O an da iyiyim bir şeyim yok, demiştin ama dikiş attık sonrasında." Haklı sitemiyle dudaklarımı büzdüm.
"Acı eşiğim yüksek demek ki."
Büyük bir adım atıp evin içine girdi. Bir elini belime sararken bir eliyle yüzümü avuçlayıp üzerime doğru eğildi. Aklım yine farklı düşüncelerle dağıldığında nefesim kesilmişti.
"Canım, ben o acı eşiğin nasıl yükseldi biliyorum da açtırma şimdi ağzımı." Gözlerime bakarak kurduğu cümlenin ardından kafasını sola yatırıp dudaklarını yanağıma bastırdı.
"Hadi," dudaklarını yanağımdan ayırıp evden ayrılmak için arkasını döndüğünde koluna sarılıp onu kendime doğru çevirdim.
Merakla ne yapacağımı beklerken bir elimi ensesine yerleştirip parmaklarımın ucuna yükseldim ve dudaklarına çok yakın bir noktaya dudaklarımı bastırdım. Ardından yanağına da koca bir öpücük kondurduktan sonra onun şaşkın ifadesine fazla bakamadan kapıdan çıkıp asansöre bindim ve 0'a bastım. Utancımdan onu beklemeden aşağı inmeye başlamıştım ve umuyordum ki kapıyı çekerdi.
Arabasının önünde beklerken bir iki dakika geçmişti ki binanın kapısı açılıp içinden Kerem çıkmıştı. Elindeki kumandadan arabanın kilidini açtığını duyduğumda yine onun yanıma varmasını beklemeden kapıyı açıp koltuğa oturdum.
"Böyle sessiz sessiz mi devam edecek yolumuz?" Haklı sorusuna kafamı salladım.
"Şimdi sana bir sır vereceğim." Diyerek konuşmaya başladığımda kısa bir an gözlerini yoldan ayırıp bana baktı.
"Ver."
"Şu an gittiğimiz organizasyon bana ait değil aslında. Yunus ile bir iddiaya girdik evet ama Tuğçe ona sürpriz yapmak isteyince kıramadım."
"Ne sürprizi?" Araya girdiğinde dönüp onu izlemeye başladım.
"Yıl dönümleri yaklaşmış. Bir iki gün sonra galiba. O da gerçekten sürpriz bir şeyler yapmak istediğinden böyle bir şey düşünmüş." Diye açıkladım.
"Yunus sürprize bayılır. Güzel düşünmüş. Ama biz ne yapacağız orada?" Gülümsedim. Arabayı trafikten ötürü yavaşlatmak zorunda kalmıştı. Fırsattan istifade elimi uzatıp alnına dökülen sarı saçlarını geriye doğru yatırdım. Dönüp bana baktığında yutkundum ve konuşmaya çalıştım.
"Yunus son ana kadar çakmasın diye önce hep beraber buluşacağız sonrasında biz ayrılacağız."
"Sonrasında boşsak sen niye bu kadar hazırlandın?" Üzerimi bir kez daha dikkatle süzüp gözlerime baktı.
Haklıydı. Üzerimdeki elbise onun açısından bakınca fazlaydı.
"Çünkü neden seninle baş başa güzel bir yemek yemeyelim diye düşünüp bize de yemek planı yaptım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gitme buradan | K.A.
Fanfic"gitme buradan. sen olmadan ben asla yaşayamam." kerem aktürkoğlu ff. yayımlanma tarihi: 21.12.22 | 01:07