a little death , minchan

13

oy ve yorumları unutmayalım❤️

***

"gelebilir miyim?"

chan'ın açık kapısına hafifçe tıkladıktan sonra konuşan minho'yu duyan omega masadaki evrakların bir kısmını çekmeyece kilitledi.
"gel minho.çıkmak için hazırlanıyorum zaten."dedi başını masadan kaldırmadan eşyalarına bakarken ."bir şey mi oldu?"

"beraber çıkarız demiştim ya yemekhanede..."

"ah.. doğru."

delta yorgun gözüken omegayı inceleyip sırıttı.
"şirkette daha birinci günün olmasına rağmen üstünden tır geçmiş gibi gözüküyorsun."

"uzun zamandır çalışmadığım için sanırım."

deltanın alaylı mırıltısına ciddi bir şekilde yanıt veren chan minho'nun samimi bir şekilde gülümsemesini sağlarken gerilmemeye çalışarak mırıldandı. "jeongin'i almadan önce yani seni eve bırakmadan önce bir yere falan uğramak ister misin?"

chan kaşlarını havalandırarak masadan çekilip de minho'nun yanına yaklaştığı gibi deltanın omzunu hafifçe sıktı.

"gerek yok sağ ol... " dedi elinin altında hissettiği kaslar bir an duraksamasını sağlarken."eve götürmen bile fazlasıyla yeterli."

minho daha fazla bir şey demeden omegaya kapıyı gösterdiğinde istediğini yaparak önden çıkan chan'ı süzüp adımlarını hızlandırıp onun yanına getirdi kendini.

"böyle takım elbise tarzı şeyler çok yakışıyor vücuduna."

asansöre bindikleri gibi minho bir elini chan'ın kravatına bir elini de bel oyuğuna yerleştirip parmaklarıyla kavradığı gibi kulağına doğru tatlı bir ifadeyle fısıldadığında omega aniden gelen yakınlığı garipsediğini göstererek hızlıca bedenini geri çekti.

"napıyorsun oğlum sen asansörde?"

"pardon...kendimi tutamadım."

chan gözlerini devirip hızlanan kalbine içimden küfürler yağdırırken genzini temizleyip onu süzmeye devam eden minho'ya karşılık o da asansör otoparka gelene kadar deltayı sessizce inceledi.

"garip bir adamsın." dedi chan deltanın araba anahtarı cebinden çıkarışına bakarken."her ilgini çeken kişilere böyle yavşak mı davranırsın?"

minho duyduğu şeyle birlikte gözlerini kocaman açsa da omeganın kızarmış yanaklarına eklenen sert ifadesine sinirlenmekten ziyade gülerek karşılık verdi.

"bunun cevabını ben nerden bileyim? eski sevgililerime sor daha mantıklı olur."

chan gülen bedenin arabanın kapısını açtığı gibi dediği şeyi duyduğunda bir anlığına duraksasa da kafasını sağa sola doğru sallayıp arabanın ön koltuğuna yerleştirdi bedenini.
"jisungla mı konuşmalıyım yani bunu?"

minho omeganın dediği şeyi anlamazken başını yana yatırdı."jisung ne alaka?"

"boşver ya...neyse sen evimin yerini biliyor musun çalıştırdın arabayı hemen?"

"yok bilmiyorum da... sen söylersin diye ümit ediyordum chan hyung."

minho şirince gülümseyip emniyet kemerini işaret ettiğinde chan homurdanarak kemerini bağladı.

"felix'in bir iki blok ilerisinde oturuyorum...yani beni felix'in orda bıraksan yeterli olur.kardeşini de rahatça alırsın." dedi telefonuna bakarken."dolaşmazsın falan."

"dolaşsam nolacak chan...sırtımda mı taşıyorum sanki."

delta, omeganın telefona bakan yüzüne doğru elimi uzatıp çenesine yerleştirdi parmaklarını.
"net olarak söyle bana adresini."