3.Bölüm

6.4K 260 23
                                    

Sanırım boku yemiştim. O gülümseme aklımdan çıkmıyordu. Çok güzel gülüşü vardı ve ben onun gülüşünü ilk kez görüyordum. Defalarca çocuğu görmeme rağmen ilk kez gülümsediğini görmüştüm. “Yazın denize gidelim mi hep beraber?” dedi Serpil merakla. “Ne? Denize mi? Neden gidiyoruz ki Denize? Siz arkadaş mısınız yoksa?” Serpil anlamayarak kaşlarını çatmıştı. “Aynı denizden mi bahsediyoruz acaba?”

“Kız yoksa senin aklın Deniz Ateş’de mi kaldı?” dedi Cazibe bir anda gülerek. “Ya ne kalacak benim aklım onda? Saçmalama,” dedim hızla. Serpil gülümseyerek telefonu eline aldı. “Demek hedef Deniz Ateş bey. Soyadını alayım canım.” Dediği şeye gözlerimi devirmiştim. “Akın,” dedi Cazibe gülümseyerek. Serpil telefonunda araştırmaya yapmaya devam ediyordu. Bir anda telefonuma gelen mesajla bakışlarımı telefona çevirdim.

@akkkselll size bir profil gönderdi

@akkkselll: @atesh.akinn

Hesap gizli bir hesaptı. Profilde de sadece ağlayan bir göz vardı. “Bu ne?” dedim kaşlarımı çatarak. “Hedefin instagram hesabı,” dedi Serpil normal bir şekilde. “Yuh Serpil. İki dakikada çocuğun instagram hesabını mı buldun?” dedim şaşkınlıkla. “Benim olayım bu yavrum. Gerisi sana kalmış artık.”

“Bence o değil bu. Hem onun 2 ismi yok mu? Burada sadece Ateş Akın yazıyor.” Serpil, sinirle derin bir nefes verdi. “Beni hafife almayı hiç yakıştıramadım sana. Gerçekten yazıklar olsun. Çok merak ediyorsan takip isteği gönder ve bak bakalım kimmiş. Ama sana şunu söyleyeyim. Üniversitedeki kızların yarısı ona takip isteği göndermiştir ama başarısız olmuştur. Çünkü Deniz, herkesin takip isteğini kabul etmez.”

“Siz takipleşiyor musunuz?” dedim merakla. “Ne münasebet canım?” dedi Serpil ters bir şekilde. “Arkadaşlar,” dedi Cazibe duraksayarak. “O gelen taş mı, meteor mu, kaya mı? Ne o lan öyle?” Dediği şeye baktım. Deniz Ateş Akın, bize doğru geliyordu. Yanında da bir çocuk vardı. Sarışın, mavi gözlü biriydi. Deniz, ciddi durduğu halde çocuk sırıtıyordu. “Kim? Deniz mi?” dedim bir anda. Karnıma ağrı girmişti. “Kız ne Deniz’i? Mal mal konuşma. Yanındakini diyorum ben. Kim o ya?”

Serpil, çocuğa baktı dikkatle. “Arap dili ve edebiyatı bölümünden,” dedi hızla. Maşallah FBI gibi kızdı. “İsmi sanırım Nurhan’dı. Heh, Nurhan Özkan. Şimdi hatırladım.” Cazibe’nin bakışları Serpil’i buldu. “Sen nereden biliyorsun? Tanışıyor musunuz?” Serpil, güldü. “Kimse beni tanımaz, ama ben herkesi tanırım. Dediğim gibi, benim olayım bu kızlar. Sosyoloji bölümü ve dersleri beni bekler. Hadi kaçtım,” dedi bize göz kırpıp ayaklanırken.

“Deniz’le arkadaşlar sanırım,” dedi Cazibe giden çocuğa bakmaya devam ederken. “Bize ne canım?” dedim hızla. “Ay ben sevgilimden yeni ayrıldım. Aşk acısı çekmem lazım.” Bir anda modum düşmüştü. “Kız, herif seni aldattı ya. Hatırlatmama gerek var mı? En yakın arkadaşlarından biriyle aldattı hem de. Sen de böyle kös kös otur, onun için acı çek. O da gününü gün etsin. Hiç yakıştıramadım. Senin şu an ondan sonra da bir hayat olduğunu ona göstermen lazım. Kalbinin kapılarını açman lazım. Ancak o zaman onu arkanda bırakabilirsin ve ondan intikam almış olursun.”

Cazibe’nin söyledikleri öyle bir gaza getirmişti ki beni. Ne yapayım, ben de böyleydim işte. Hemen gaza geliyordum. Bir anda aklıma gelen fikirle Deniz’e takip isteği gönderdim. Çok az takipçisi vardı. Serpil’in söyledikleri aklıma gelmişti. Çoğu kişinin takip isteğini kabul etmiyormuş. Bu yüzden benimkini de etmezdi herhalde. Bir anda gelen bildirimle elim ayağıma dolanmıştı.

@atesh.akinn sizin takip isteğinizi kabul etti

@atesh.akinn sizi takip etmeye başladı

Ateş Böceği // Yarı texting (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin