JASON SIRRI-PART I

415 30 0
                                    

Ölüm meleği neden Azrail seçilmiş biliyor musun çocuk?
Onca melek arasından sadece Azrail yalvarmalara kulaklarını kapatabiliyordu.
Azrail şefkatten yoksun, merhametten yoksun tek melekti.
Ama bir gün Azrail aşık oldu.
İşte o zaman kaos başladı.

Bu hikayeyi biliyordum. Bu hikayeyi bana uyumadan önce babam anlatırdı.
Bunun gibi bir dolu hikayesi vardı.
Ama bu, neden hikayenin zarfın içindeki kağıtta yazdığını açıklamıyordu.
Diğer kağıtlar ne?
Merakla altındaki kâğıtlara baktım.
Fotoğraflar.
Onun fotoğrafları...
Abimin fotoğrafları.
En üstte durana baktım. Bir restaurantta oturmuş, ilgiyle camdan bakıyordu.
Tanıdık geliyor...
Restorantın amblemini görünce anladım. Bu yeri biliyordum.
Bu yer...
_________________________________________
JASON

Hafifçe gülümsedim. Yüzündeki ifade sıkkın olsa da şirin gözüküyordu.
Camdan onu izliyordum. Hafifçe ofladı.
Sırıttım.
Çalıştığı kitapçı sevimli bir yerdi. Kendisi gibi.
-Bir şey ister misiniz efendim?
Bana gülümseyen garson kadına dikkatimi vermeye çalıştım.
- Mantar soslu biftek ve Bordeaux şarabı lütfen. 1960 mahsullerinden.
Mantar sosu o sevdiği için istemiştim. Mantarı seviyordu.
- İsabetli bir seçim dedi kadın konuşmayı devam ettirmeye çalışarak. Ama dikkatim tamamen ufaklığa aitti.
Elini saçları arasında gezdirdi.
Yaptığı her hareket beni büyülüyordu.
Yanına gelen çocuk yüzünden dişlerimi sıktım.
Bu aptal kül saçlı çocuk benim küçüğüme yanaşıp duruyordu. O ona ilgi duymuyordu, ama çocuk anlama yetisini kaybetmiş gibiydi.
Günahım olan kıskançlık kendini gösterdi.
Ne cesaretle benim olana yaklaşır...
Derin bir nefes aldım. Kendimi kaybetmek istemiyordum.
Sonunda çocuğu defetti. Ben de o sırada yemeğimi getiren kadını defettim.
Huzurla onu izlemeye devam ettim.
Yaptığı her hareketle büyülendim.
Her seferinde onu alıp sadece benim görebileceğim bir yere kaçırma dürtüme direndim.
Bir süre sonra sağanak yağmur başladı.
Yüzünü tam göremediğim için sinirlendim.
Sonunda güneş açtı ve su birikintilerine yansıdı.
Dışarı çıkan ufaklık bir kahkaha atıp arkadaşına bir şeyler söyleyerek su birikintisine atladı.
Gülümsedim.
Beni görmemesini sağlayacak şekilde dışarı çıktım.
Ortaya çıkartmam gereken şeyler vardı, ve tabii bana güvenen insanlar. Onların yanına dönmeliydim.
Son bir kez gülen suratına baktım.
-Eden diye fısıldadım. Cennetim.
_______________________________________

Ölüm meleği neden Azrail seçilmiş biliyor musun çocuk?
Onca melek arasından sadece Azrail yalvarmalara kulaklarını kapatabiliyordu.
Azrail şefkatten yoksun, merhametten yoksun tek melekti.
Ama bir gün Azrail aşık oldu.
İşte o zaman kaos başladı.
Çünkü Azrail bir insana aşık olmuştu. Onun yanında görevlerini aksatacak kadar çok kalmaya başlamıştı.
Dikkatini kaybedecek kadar.
Merhametli olacak kadar.
Sonunda insanlar, korkunç insanlar sevdiği kızı kullanarak onu tuzağa düşürdü.
Azrail Tanrı'ya yalvardı. Bir daha asla kimseye hiçbir şey hissetmeyeceğine söz verdi.
Tanrı sadık hizmetkârını kurtardı, hatta sevdiği kızın ruhunu kendine saklamasına izin verdi.
Ama kalbini aldı, ve o kalbi sakladı. Böylece Azrail hiç bir şey hissedemedi bir daha.
- Ama baba diye itiraz ettim. Melekler insan değil ki, onların kalpleri yok.
-Ah doğru dedi babam dalgınca. Onların kalpleri, yani hissettikleri yer...
- Neresi dedim merakla.
Babam gülümsedi.
- Kanatları, Eden. Melekleri temsil eden, hislerini sakladıkları yer kanatları. Ve Azrail'in kanatları yok...

Multimedia Jason restaurantta.
Eden:Hristiyanlarda cennet anlamına gelir. İncilde cennet bahçesi olarak geçer.

LEYDİ (DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin