Bir Küçük Sapanca Meselesi

5.8K 123 44
                                    

Tahmin etmişsinizdir ama  +18 bir bölüm olduğunu belirteyim.
**********************************************
Sadi merdivenin basamaklarını seri bir şekilde çıktı, suratında çarpık bir gülümseme, damarlarındaki ateş ile. Aşağıda bıraktığı güzeller güzeli karısı nefesini kesmeyi başarmıştı bir kere daha.

Yolda gelirken bin bir türlü felaket senaryosuna hazırlık yapmış, kalbi ağzında geldiği yolun sonunda kendini burada bulacağını aklının ucundan bile geçirmemişti.

Gözleri şimdi çıktığı merdivenlerden inen karısına değdiğinde düştüğü tuzağı anlamış, Songül son basamağı indiğinde gözlerini derin dekoltesinden gözüken göğüslerinden çekemeyince kendini karşısındaki cilveli kadına bırakmıştı Sadi.

İlk defa haftalar önce Songül "Geleyim mi ben de?" diye sorduğunda görmüştü karısının tutkulu yanını Sadi. O an bir blöf, ufak bir şakaydı belki ama zihninin bir köşesi not almıştı içlerinde usul usul yanan ateşin karşılıklı olduğunu.

Üst katta geniş bir yatak, köşede duran bir valiz ve kapısı açık bir giyinme odası karşıladı Sadi'yi. Yatağın ayak ucunda bir süre durup izledi karşısında duran çift kişilik yatağı ve sakladığı bütün anlamları.

Sadece beraber uyusalar bile yeterdi Sadi'ye. Zor olurdu hem de çok zor; hala bedeninde hissederken karısının parmaklarını, hala film gibi izlerken göz kapaklarının arkasına boyanmış ısırılmaya hazır dudakları ama uyumak kafiydi eğer karısının istediği bu ise.

Lakin bu sefer ayan beyan, açık bir gökyüzü gibiydi Songül'ün işaretleri. Bu gece uyumayacaklarından adı gibi emindi.

Hafifçe başını salladı Sadi, aklına üşüşen her biri diğerinden daha tehlikeli görüntüleri kovalamak için. Songül ceketini çıkardığı an kan akışı o kadar hızlı yön değiştirmişti ki, bir süre gerçekten nefes alamamıştı Sadi. Bütün yakıcılığıyla bedenini hızla ele geçirmişti haftalardır bastırdığı ateş. Songül belindeki silahları alırken karısının hissettiğinden emin olduğu sertliği hala dikkatini çekmeye çalışıyordu.

Eğer aşağıya inip dirayetinin son kırıntılarını da yitirmeden yemek yemeyi bekleyen karısıyla oturacaksa kontrollü gitmesi gerektiğinin farkındaydı Sadi. Kendi isteğinin ya da ulaşamadığı zevkin bir önemi yoktu. Sevişmek Sadi için zaten güzelliğine, kalbine, zekasına tapındığı kadının ruhuna da tapınmak için bir yoldu. Songül'ün belirlediği hızda, onun istediği şekilde ilerleyecekti bu gece.

Yavaşça giyinme odasına doğru yürürken eteklerinden tuttuğu tişörtünü çıkarıp attı yere Sadi. Kapısı açık giyinme odasında asılı iki askının birinde siyah gömleği diğerinde ise mor saten bir sabahlık karşıladı adamı. Gömleği almak için uzanan elleri, ondan bağımsız hareket edip belli belirsiz değdi mor sabahlığa, o zaman gördü içinde asılı olan beyaz dantelli geceliği.

Gömleği almadan, ateşe dokunmuşçasına çekti ellerini Sadi, sertçe yüzünü sıvazladı elleri saçlarının arasına karışmadan önce. Kendi kendine fısıldadı küçük odanın içinde,

"Allah'ım sen bana dirayet ihsan eyle!"

Derin bir nefes aldıktan sonra, tekrar gömleğe uzandı elleri. Hızla çekip aldı siyah gömleği, geçirdi üstüne. Uğraşmadı kotunun içine sokmakla gömleği ya da düzgün göstermekle, nihayetinde birkaç saat sonra şimdi bulunduğu odanın yerini süslüyor olacaktı bu kumaş parçası.

Son kez derin bir nefes aldı düğmeleri iliklemeyi bitirince Sadi, sanki Songül'ü görünce nefessiz kalmaya hazırlanıyormuşçasına. Uzun adımlarla yöneldi merdivenlere, aşağıda onu bekleyen karısının yanına gitmek için.

Bazı Küçük MeselelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin