Hoş geldiniz.
Medya: Feza Yalaz
Twitter da #Lastdate etiketiyle yorumlarınızı ve düşüncelerinizi benimle paylaşırsanız sevinirim.
Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın.
Keyifli okumalar...
✨
Bu sabah evden çıkmadan saatlerimi aynanın karşısında harcamıştım. Feza ile kütüphane de ders çalışmak için buluşacaktık ve bir nevi ikimiz için de ilk date olacaktı.
Öğle arasına çıkmak için teneffüsüz zili çaldığında hızlıca sıranın üzerindeki kitaplarımı toplayarak çantama tıkıştırdım. Boşalmaya başlayan sınıfın içine göz gezdirdiğimde bir kaç kişi hariç herkes dışarı çıkmıştı. Heyecandan terleyen ellerimin okul eteğimin üzerine silerek derin bir nefes verdikten sonra çantamı omzuma astım ve yerimden kalktım.
Ayaklarım kütüphanenin yolunu adımlarken içimde tarifi imkansız bir heyecan vardı. O geceden sonra Feza ile aynı sınıfta olsakta hiç karşılıklı konuşmamız olmamıştı. Mesajlaşırken her şey çok rahat gözükse de onun çekim alanına girdiğimde bocalayıp, saçmalıyordum.
Kütüphanenin kapısından içeri girdiğimde derin bir sessizlikle karşılaşarak, ders çalışmak için ayrılan arka bölüme ilerledim. Gözlerim bir süre sonra aradığını bulduğunda gülümsemem genişledi. Feza; üzerindeki kollarını dirseklerine kadar kıvırmış beyaz gömleği, hafif dağınık siyah saçlarıyla nefesimi kesmişti. Ona doğru yürüdüğümü fark ettiğinde sırtı sandalyeyeden ayırarak, parmakları arasında döndürdüğü kalemi masanın üzerine bıraktı.
Yanındaki sandalyeyi çekip, oturduktan sonra ona doğru dönerek ne yapacağımı bilmez bir bakışla yüzüne bakındım. Kararsızlığımın sonuncunda tokalaşmak için ona elimi uzattığımda güler gibi olsa da ifadesini bozmadı ve havadaki elimi büyük avucu arasına alarak dudaklarına doğru götürdü. Ne yapacağını anladığımda bakışlarımı etrafta gezdirirken, elimin sırtına kondurduğu öpücükle içim titremişti.
"Asker arkadaşı gibi tokalaşmak istemeyiz değil mi sarışın?" diye sorarak göz kırptığında, hızlıca başımı sallayarak çantamdan kitaplarımı çıkarmaya başladım.
Kalbimle ne zoru vardı anlamıyordum.
Önüme itilen plastik tabakla sorgu dolu bakışlarımı ona çevirdiğimde; çalkaladığı ayrana pipet batırıp, önüme bıraktığını gördüm. Çenesiyle masanın üzerindeki patsoyu göstererek, "Hadi ye. Açken anlatsam da anlamazsın," dedi alçak bir sesle.
Gözlerim şaşkınlıkla kırpışırken, derin bir nefes verdim. Beni düşünmesi kalbimi sıcacık etmişti.
"Sen yemeyecek misin?" diye sorduğumda sesim kısıktı. Salon boş olsa da bizden uzaktaki masalarda tek tük insanlar vardı. Başını olumsuz anlamda sallayarak, "Ben tokum," diye cevap verdi.
Parmaklarımın arasına aldığım patsoyu dudaklarıma doğru götürürken, onun bakışları altında olduğum için gerilmiştim. Yemeğim bittikten sonra gözlerim masanın üzerinde ellerimi temizleyecek bir şey aradığında benden önce davranarak paketini yırtığı bir cep mendille parmaklarımı nazikçe silmeye başladı.
Sakin ol kalbim sakin ol lütfen...
"Teşekkür ederim," diye mırıldandığım esnada masanın üzerindeki çöpleri hızlıca topladı ve odağını tamamen bana vererek, "Şimdi başlayabiliriz sarışın," dedi alçak tuttuğu sesiyle.
Başımı onaylar anlamda sallayarak kitabı açtıktan sonra, "Logaritma sorularını denemelerde bazen kaçırıyorum," diyerek gözlerimi ona çevirdim. Ciddi bir ifadeyle kaşlarını çattı ve kitaba baktığında sıranın üzerindeki kalemi parmakları arasına aldı. "Mantığını anladıktan sonra soru kaçırmazsın," diye anlatmaya başlamasının ardından kaç dakika geçti bilmiyordum ama kırdığım dirseğimi masaya yaslayarak, avucumu çeneme dayamış halde ses çıkarmadan konuyu anlatışını dinlemiştim.
![](https://img.wattpad.com/cover/347201318-288-k229996.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LAST DATE
ChickLitPera, 17 yaşında bir lise öğrencisidir. Feza adında motorcu bir çocuğun hayatına girmesiyle kalbinin ilk defa attığını hissetse de bu onun için son derece tehlikeli olacaktır. Yarı texting ✨