Know it's been a while, now I'm mixing up the drank.

141 13 10
                                    

Damarlarımdan nikotin gibi enjekte edilmiş olan utanç ve tüm duygular feth ederek bedenime yayıldılar.

Nefesimi düzenlemeye ihtiyaç duyarak iki büklüm olduğumda kulağıma duş başlığından gelen su sesi geldi.

Gri yatak örtüsünü avcumun içinde buruşturdum.

Ne yapmıştım ben..?

Nasıl bu kadar ileri gidebilmiştim..?

Bedenime olan dokunuşuna bu kadar ihtiyaç duymam normal değildi, daha doğrusu bu kadar ileri gitmem normal değildi.

Tüm algılarım ve yönetim sistemim bozulmuş hurdaya çıkmıştı.

Tanrım...

Kolumdan destek alıp yataktan kalktım.

Az öncesine kadar üzerimde kıvrılan ve bana dokunan bedeni, öpücüğüme karşılık veren yumuşak dudakları ve gözleri...

İnce parmaklarım istemsizce dudaklarımda gezindi.

Hala tadı ağzımdaydı, hissedebiliyordum.

Ve gözleri...

Beni uzun zamandır bekleyen o gözler...

Birazcık yatışmış olsa da zihnimin getirdiği görüntülerle kalbim tekrardan hızlandı.

Aklım o pusu araladı.

Yavaş hareketlerle ayağa kalktım.

Bu adam beni kötü etkiliyordu.

Yapmadığım şeyleri yaptırıyor, yıllarca açlık duyduğum ama bastırdığım dürtülerimi ortaya çıkarıyordu.

Tehlikeliydi.

Elimi göğsüme koydum ve odadan çıktım.

Tekrardan onun yüzüne nasıl bakacaktım, nasıl iletişim kuracaktım...?

Off...

Odamın kapısını açtım ve içeriye girdim.

Ancak bir şeyin net olarak farkındaydım.

Bana bir şeyler hissediyordu ve bu öylesine geçiştirebileceği bir duygu değildi.

Beni çok öncesinden tanıdığını ima etmişti.

'12 yıldır seni bekliyordu...Sen de onu beklemiyor muydun?'

Ben gerçekten onu bekliyor muydum ki?

Bu soruya içimden bir yerden 'evet!' cevabının yükseldiğini biliyordum.

Ancak ona karşı bir anda böyle duygular hissetmeyi beklemeyen o temkinli ve hesapçı yanım ise şaşkındı, çünkü her zaman aklıma ve duygularıma o hükmetmişti, asla kalbime izin vermemişti.

Şimdi ise özgür bırakıyordu.

Her şeyi ve duygularımı...

Fakat tamamen kendimi ona bırakmamıştım, yapamazdım.

Çünkü beni yıllardır beklediğini ve tanıdığını ima etmişti.

İçimde bir yerlerde bu durum şüphe tohumlarını da ekmişti tabii...

Anlımı odanın serin duvarın yasladım.

Almam gereken bazı cevaplar vardı.

Sanki ne cevap alırsam alayım körü körüne ona inanacak olan yanımı susturmak zor olsa da mizacımı korumam gerekiyordu.

Duvardan ayrıldım ve geniş gardıroba gidip üzerimi değiştirdim.

Büyük boy siyah bir tişört ve altıma giydiğim penye şortla yatağa oturduğumda hala nasıl bir hamle yapacağımı bilmiyordum.

She And Her Sacrifice♟️/SASUSAKU FANFICTION [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin