33.Bölüm: RUHU ÇEKİLMİŞ KADIN

27 17 10
                                    

Hepinize yeni bir bölümden daha merhaba!! Karneler alındı mı? Keyifler nasıl? Bu bölümden sonra son 2 bölümümüz kalıyor ve sona biz sona adım adım yaklaşıyoruz. Final hakkında tahminleriniz var mı? Bölümü oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar!!

Şarkılar:
Toprak Yağmura - Canozan
Son Arzum - Skapova
Haberin Yok Ölüyorum - Duman

Şarkılar:Toprak Yağmura - CanozanSon Arzum - SkapovaHaberin Yok Ölüyorum - Duman

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

33.Bölüm: RUHU ÇEKİLMİŞ KADIN

"Kaybedeceğini bile bile neden mücadele ediyorsun dedi, öleceğini bile bile yaşadığını unutmuştu o an."
- Özdemir Asaf

...

Dakikalarca çığlık çığlığa ıkınıp Meriç'in elini sıktıktan sonra kulaklarımı dolduran o bebek ağlama sesi şimdiden onun için her şeyi feda edebileceğimin kanıtıydı. Meriç bayıldıktan sonra nasıl başardığını bilmediğim bir şekilde hızla ayılıp kapıyı yumruklayarak kendini zorla içeri aldırmıştı. Elini bağırırken tırnaklarımla parçalamış olmalıydım ama o hala saçlarımı okşayıp kulağıma güzel şeyler fısıldıyordu.

Doktorumuz İlhan Bey kucağındaki hâlâ yüzünü göremediğim kızıma heyecanla "Dünya'ya hoş geldin ufaklık! Anneye gitmek ister misin?" diye sordu.

"Annesi kızın çok çirkin," diyerek kızımla yanımıza doğru gelirken kızımız kendine çirkin denilince aklına dinlediği masal gelmiş olacak ki daha fazla ağlamaya başladı.

Doktor yanıma geldiğinde sekizden fazla dokuzdan az aydır karnımda yaşayan meleğimi kucağıma bıraktığında gözlerindeki yaşlar akmak için kızımın yanağını seçtiler.

"Annem sen çok küçüksün," diyerek burnuna dokundum. Her yeri minicikti. Her bir uzvu minyatür gibiydi.

"Yeni doğan bebeklere göre normal bir boyu var," dedi İlhan Bey'in yanındaki hemşire olduğunu düşündüğüm kız. Daha sonra ise dayanamayıp "Adını ne koydunuz?" diye sordu.

"Lilya," dedik aynı anda Meriç'le. Küçük kızımız Lilya'mız ise ona seslendiğimizi anlamış gibi kafasını bize doğru çevirdi. Hâlâ gözlerini açmadığı için bir türlü rengini görememiştim.

"Lilya ismini ilk defa duydum ama çok güzel bir isimmiş. Anlamı ne?" diye sordu yine aynı hemşire.

"Saf ve temiz kalbi simgelermiş Lilya ismi," dedim onun sorusunu yanıtlarken. Lilya ismini kızımıza ben bulmuştum. Ben Kalpteki Siyah Nokta'yken onun hep saf ve temiz bir kalbi olacaktı.

"Babacığım," dedi Meriç de dolu gözleriyle kızımızın ellerine dokunurken. Kızımızı daha adam akıllı sevememişken ona kıyafetlerinin giydirilmesi için kucağımdan almışlardı.

 KALPTEKİ SİYAH NOKTA (TAMAMLANDI, DÜZENLENİYOR) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin