Eee naber. Asıl kaos gelmeden ortaya bir şeyler mi atsam lan. Ya da aşk kırıntıları mı soksam?
Siyah kalem etekli düz gömlekli. Tahtadan geçen yazıları aynı şekilde okuyan kadında idi tüm gözler. Yani sanırım öyleydi. İki türlü bir stres içindeydi Asaf. Hem abiler dik dik ona bakıyor ara da bir kadına dönüp konuşmalarını onaylıyorlardı. Diğeri, diğeri neydi. Titrettiği bacağına konulan el. Güya baran kötü olursa ona yardım için kaldığı toplantı. En çok ta Akif'in bakışları yüzünden diken üstünde geçiyordu. Bacağını sıkan el ile irileştirdiği gözleri ile barana dönmüştü.
Baran ise kuzenlerine ve kardeşine inat Asafı öne çıkartıyor. Elinin ayağının birbirine dolaşmasına sebep oluyordu.
Baran ağzı kulaklarında olan kadına dönüp elinin altında ki dolgun eti bir kez daha okşadı. Sakinleşmek adına. Şayet bu Asafa hiçte sakinleştirmiyor. Stresinin üstüne bir de o elin yerinde durmaması ayrıyeten diğer yetkilere yakalanma duygusunu çıkartıyordu.
Baran, "bu kadar mı?"
Kadının anında solan gülüşü ile dumura uğramış sıfatı ile masa üzerinde gezdirdi gözlerini."Zaten slaytta ne yazmış iseniz bize onu sunduğunuz için ben pek bir şey alamadım da."
Kadın tedirginlikle ağzını açıp bir şeyler söyleyecek iken baranın sert sesi ile tekrar kapanmıştı o ağız.
"Firmanızı böylemi tanıtıyorsunuz siz! TV kanalların da ki reklamlardan bir farkınız yok."
Baran diğerlerine döndüğünde hoşnutsuzluk ifadesini görmek içten içe hem damarların da ki kanı fokur fokur kaynamasına sebep oluyor aynı zaman da da lafının üstüne laf söyleyemeyecek olmalarına gülüyordu. Fokur fokur kaynayan kanının az buçuk elinin altında ki sıcak kumaşın da icraatı vardı. Elinin altında ki tableti eşinin önüne iterek bir gün önce konuştukları konuyu ele alarak yazdığı şeyleri okuması için ona dönmüştü. Asaf ise hiç olmadığı kadar diken üstünde iken. Baranın altında ki dolgun eti bir kez daha sıkması ile ellerini tablete attı Asaf.
"Ehm, bundan bir önce ki olaylarınıza bakılırsa yaptığınız satışlar size mal kazandırırken çoğu şirket bir şey elde edememiş hatta iş birliği yaptığınız bir kaç şirket size güvenip aldıkları mallardan zarar yapıp iflas eşiğine kadar gelmişler."
"Bunlar geçmişte olan şeyler efendim. Her halükarda herkes yanlış yapar. Şuan bu dedikleriniz söz konusu değildir. Mallarımız-"
"Geçmişte dediğiniz şey 1 sene önce de yaşanmış. En yakın tarih bundan dört ay önce de olmuş Selma hanım. Neyinize güvenip mal alışı yapalım sizden."
"Mallarımız yeteri kadar iyi ve uygun fiyatlıdırlar."
Asaf sinsi bir gülümseme bıraktı.
"Elbette ucuz pazarlama. Eksik, hasarlı, ve gereksiz yere düşük bir pazarlamaya sahip ne yazık ki."
Barana bakıp onay bekleyen bakışlar atarken. Gözlerini kırpması ile tekrar kadına döndü Asaf.
"Sizden bir alım yapamayız. Hatta yapmayacağız Selma hanım."
Kadın masa üstü dosyaları alıp yanında getirdiği iki adamı da alıp çıkarken. Toplantı odası yavaş yavaş boşalmaya başlamıştı. Abiler homurdanarak çıkarken. Şirketin yeri gelen yetkileri baranın yanında ki Asafı tebrik ederek çıkmışlardı.
Baran yanında derin nefes alıp veren eşine dönerek küçük bir gülümseme göndermek isterken dudaklarına inen el ile gözlerini şaşkınlıkla açmıştı.
"Sen nasıl bir terbiyesizsin ya! Zaten diken üstündeyim bir de sapık gibi bacağımı sıkıyorsun baran."
Baran gülmeye yakın yine dudakları kıvrılacak iken Asaf tekrar elini kaldırırken ellerini tutmuştu baran. Tek elinde tuttu iki bileği göğüs arasına yerleştirip kollarını sardı.
"Teşekkür ederim."
Asaf gülerek. "Teşekkür mü edersin?"
"Bana borçlanıyorsun baranım olmaz böyle."
Toplantı odasını küçük gülüşler doldururken bir yandan da Akif'in odasında öfke patlamaları oluyordu.
Bu bölüm de bu kadar olsun şuan biraz yoğunum ve nene kaosu yaşanmasını uzatmak istiyorum.
Yasef.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berdel'mi BxB
Teen FictionAsaf yeşim küçüklüğünde kovulduğu konaktan abisinin ölüme gitmemesi için geri dönmüştü.