5

1.9K 108 2
                                    

Tünaydın.

O gün ki olayın üzerinden bir hafta geçmişti. Teyzem gelmişti olması gerekenden çok daha erken kalmıştı. Üç gün diye kararlaştırmıştık ama iki gün kalmıştı bu gün gidecekti. Onu ben bırakacaktım.

Ha o gün ne mi oldu?
Barandan güzel bir fırça yemiştim. Keşke fırça ile kalsa idi. İki kez eli kalkmıştı biri yanağımı bulurken diğerinde durdurmuştum. Aramızda inanılmaz derecede gergin bir sürtüşme geçmişti. Şimdi ise sabahları çoğu zaman kahvaltıya kalmadan gider akşamları da geç dönerdi ev halkının gözüne batıyordu bu olay ve bana kınayan gözlerle bakıyordu hanımağa, gelinler. Numan ağa ile aramız günden güne iyiye gidiyor sürekli sohbet edip yaptığım meslek hakkında bilgi alıyor ve nasihatler veriyordu bana. Doğrusu babamdan almadığımı bana veriyordu.

Akşam yemeğini yiyorduk yanım doluydu evde misafir olduğu için eve erken gelmesini emretmişti Numan ağa barana. En küçük çocuklardan emine bana. "Asaf abi sende teyzen gibi böyle güzel hikâyeler bilir misin? Hikayeleri çok güzel özlerim ben biliyorsan bana anlatır mısın?".

Teyzem gülümseyerek bana bakarken donuk ifademi gördü. Burada olmaktan hoşnut olmadığımı ve sorunlar olduğunu biliyordu. Burayı unutmakta olduğu için gezdirmiş anamlara uğramış ve sonra kendi evini görmüştü kahve yapıp resim yaptığım odaya götürüp uzun uzuna da konuşmuştuk. Bu evliliğin asla gerçek bir evlilik olmadığını ve bu konaktan siktir olup gideceğim günü bekliyordum. Emineye döndüm. "Hayır, ben öyle güzel hikâyeler bilmiyorum emine. Benim bildiğim bir hikaye var oda kötü sonlu ve senin kaldırabileceğin bir hikaye değil." Dedim. Gözlerim Numan ağa değdi. Babaannem derdi eğer bir gün karşılaşırsam Numan ağa ile bir şey yapmamı istemediğini sadece iki çift lafını iletmemi istemişti.

O laf için bu konaktan yaka paça atılacağım günü bekliyordum. Giderken öyle bir yangın bırakacaktımki. Ne baran sağlam çıkacaktı ne de Numan ağa.

Emine anladığını belirtti. Gülümseyerek teyzeme döndüm. Odasına çıkmak için izin istemiş gitmişti. Yemeğim bitince afiyet olsun diyerek bende resim yaptığım odaya geçmiştim. Dalgındım. Çok hemde teyzem ona verdiğim kartı bana vermişti. Kocasının maaşını en sonunda mahkeme ile almıştı buna ihtiyacının olmayacağını. Eğer bir gün kaçıp gelecek olursam diye bana bırakmıştı.

Koluma değen şeyle elimde ki fırça yere düşmüştü arkamı döndüğümde Numan ağa vardı. Gülümsedi. "Korkuttum seni sanırım oğul."
Gülümsedim kapının Aralık yerinden baranı da görmüştüm. Ama o beni görmemişti. "Oğul baranımla sorun mu vardır?".  Önüme döndüm baran bilerek bunları duymak için gelmişti. Peki sen ne düşündün Asaf adam sana bir hafta önce tokat attı lan ne düşündün. "Hayır dede yoktur."

"Asaf anlarım ben. Huylarının hepsini hacerden almışsın sen oğul. Oda ne zaman böyle olsa eline silahını alır. Dalar giderdi. De hayde bana baran bir şey yaptı sana?"

Kendimi tutamıyordum babaanneme olanları aklıma geldikçe sinir damarımda fokurduyor. Anlımda boncuk boncuk terler biriktiriyordu. Sesimde ki sinire ve sertliğe engel olmadan.

"Bu evlilik berdeldir. Numan ağa önemsemeni gerektirecek bir şey de yoktur. Ne ben onun suratına tahammülüm vardır neden onun bana. Bunu bilerek bizi evlendirdiğini düşünmekteyim. Önemsemeniz gereken olay yıllar önce idi. Şimdi beni babaanneme benzetip. Şimdi ki vicdan azabınızı söndürmeye çalışmayın. O tren geçti. Baran benim için bir hiçtir. Abimin canına için kabul etmişimdir. Benden başka bir şey beklemeyin ."

Yere düşen fırçamı alıp tuvali boyamaya devam ettim. Ellerim titriyordu sinirden.

Sabahı odada etmiş. Saatlerce düşünüp durmuştum. Bu sırada da Baran'ın sinir hastalığı olduğunu da düşünmüştüm. Bunun tam aklıma oturması da odaya girdiğimde sehpada saçılmış hapları idi. Baran kahvaltı yapmadan yine gitmişti. İştahım olmayınca kahve içip teyzemi otogara götürmek için arabayı hazırlamıştım. Çıkarken Barana "teyzemi bıraktıktan sonra dışarıda olacağımı galeride işim olduğunu" mesaj atmıştım.

Berdel'mi BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin