28. Bölüm (+18)

33.1K 215 115
                                    

Ilgın gittikten sonra başımdaki ağrıyla şakaklarımı ovuşturdum. Daha ne olabilirdi? Başıma gelmeyen şey mi kalmıştı? Bu belalar bir tek beni mi buluyordu ve benden başka kadınların da başına bu rezillikler geliyor muydu acaba?

Ben
Neden bahsediyorsun baba?

Dakikalar sonunda titreyen elimle mesaj yazdım. Babamın mesaja cevap vermesi uzun sürebilirdi. Duvardaki saate baktığımda akşam 10'u geçiyordu. Çelik bütün gün hiç aramamıştı, yalnız kalmak istediğimi söylemiştim.

Ayağa kalkıp evin bütün camlarını sıkıca kapayıp kilitledim. Perdeleri de kapadıktan sonra kapıyı kilitleyip odama geçtim. Babamın yazdığı mesaj ürkmeme sebep olmuştu.

Tireyen ellerim ve hızlanan nefes alış verişlerimle sağlıklı düşünemiyordum. Çelik'i aramalı mıydım? Ondan başkası bana yardım edemezdi.

Bir dakikaya yakın çalan aramam cevapsız kalmıştı. Çalıyor ama cevap vermiyordu, işi vardır diye düşünmekten başka çarem olmadığını anladım. Dakikalar sonra çalan telefonla irkildim.

"Alo, Çelik."

"Efendim Asel, aramışsın bir şey mi oldu?" Sesini duymanın verdiği huzurla kalp ritmim yerine geldi.

"Sayılır, rahatsız etmek istemedim. Korktum, o yüzden aradım."

"N'oldu Asel? Gelmemi ister misin?" Babamın yazdığı mesajı kopyala yapıştır yaparak Çelik'e ilettim.

"Attığım mesaja bak, gelmen gereken bir durumsa eğer gel lütfen."

"Hassiktir! Kapat, geliyorum."

Yarım saatin ardından çalan kapıyla derin bir nefes aldım. Delikten bakmayı ihmal etmedim ve kapıyı açtım. "Hoşgeldi-

Sinirle salona geçip üzerindeki deri ceketi koltuğa fırlatan Çelik'le neye uğradığımı şaşırdım, "Al geldin eve ne oldu amına koyayım! Bende kalsan ne olurdu bu olaylar düzelene kadar? İlle de tutturdun evime gideceğim diye! Evimin çevresinde onlarca koruma var ve sen nedense bu güvensiz evde daha mutlu oluyorsun!" diye bağırdı.

"Benim bir evim var Çelik! Ne kadar istemesem de seninle beraber yaşayamam. Sen benim partnerimsin, kocam değilsin ve kararlarıma saygı duymak zorundasın. Müneccim değilim maalesef ki, önceden tahmin edemiyorum olacakları!"

Bir anlık sinirle yükselerek ve tek nefeste söylediğim şeyler sonrası başımdaki ağrı daha da şiddetlendi. Koltuğa oturduğumda Çelik de yan koltuğa oturdu. Şakaklarını ovdu.

"Bu gece burada kalacağım, yarın ne yapacağımızı düşünürüz."

"Tamam," dedim kısık sesimle.

Bakışlarımız buluştuğunda sakin bir şekilde, "Üzerimi değişmem için bir şeyler verirsen sevinirim." dedi.

"Bekle, getiriyorum odamdan."

Odama girdim, Çelik'e kırmızı jartiyer ve dantelli geceliklerimden veremeyeceğim için siyah bol bir pijama ve oversize tişört alıp salona geçtim.

"Bunlarla idare edersin." dedim, kıyafetleri eline verdim. Onaylarcasına bakış attıktan sonra bir hamleyle üstündekini çıkardığında gözlerimi bir saniye ayırmadan kusursuz vücudunu süzdüm. Altındaki pantolonu çıkarırken öksürdüm.

"Görmediğin şey mi Asel?"

"Şimdi görmek zorunda mıyım?"

Derin bir nefes aldı, "Arkanı dön o zaman." Arkamı dönüp giyinmesini bekledikten sonra tekrar önüme döndüm.

ASEL +18 (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin