Keyifli okumalar dilerim,
Şimdiden yıldıza basmayı unutmayın lütfen,
Satır aralarına yorum bırakmayı da unutmayın,
Tekrardan keyifli okumalar.
6 Ay Sonra
Omay Said Salman
Özlemiştim. Hem de fazlasıyla özlemiştim. Özlemekten gebermiştim.
O gitti ve üstünden tam tamına altı ay geçti. Ben ise yaşayan ölü olarak hayatıma devam ediyordum. Diğerleri her akşam olmasa bile, en az iki günde bir görüntülü veya sesli olarak telefondan konuşuyordu ve ben onları en köşeden izlemekle yetinebiliyordum.
Kendime acır hale gelmiştim ama bu neyi değiştirirdi ki? İsmini sesli söylemeyi bile özlemiştim.
Benim hayatım o gittiğinden beri ne kadar değiştiyse, onunki de bir hayli değişmişti. İngiltere onu konuşuyordu. Gitti gideli, tam iki ay sonra haberlerde adı duyulmaya başlamıştı. Sosyal medyada takipçi sayısı bizi geçmişti.
Benim hayatımda mı neler değişti?
Cemal Selim'in dayısı hapse girdi. Ailesiyle onlara yaptığım yardımlar dışında hiç konuşmuyorum. Görevlere gittiğimiz zaman fotoğraf çekilmiyoruz çünkü artık o yok. En son toplu fotoğraf çekildiğimizden beri hiçbir görev sonrası fotoğraf çekilmemiştik. Batuhan iyileşti.
Bu kadar. He birde yarın Miray'ın doğum günü olduğu için, bizimkiler bu gece İngiltere'ye gidiyordu. Peki ben gidecek miydim, işte bunu bilmiyordum.
"Savcım, vallahi şimdi haberlerde sizi izledik. Son kazandığınız dava ülkede ses getirmiş. Nazarım değmesin, gururlu anneler gibi izledim." Dedi Ceyhun.
Özlediğim sesiyle bir kahkaha attı. En köşeden onları izlerken, dudaklarım yukarıya kıvrıldı. Sesini duymam gülümsememe yetmişti.
"İzlemeye devam edin. O dava için gece gündüz uyumadan çalıştım."
"Kaç para verdiler savcım? Dava ses getirdiğine göre baya vermişlerdir." Dedi Batuhan.
"Hey, bu sorulacak soru mu, Batuhan?" dedikten sonra durdu ve devam etti. "Ama çok merak ediyorsan söyleyeyim, kendime araba alacak kadar para verdiler."
"Ne?"
"Şaka yapıyorsun, savcım."
"Vvvaaooovv."
Gururlandım. Onunla gerçekten gururlandım. Oturduğum yerden kalktım ve onlara doğru ilerledim. Telefonu Gökalp tutuyordu. Tam olarak onların yanına geçtim ama kadraja girmediğimden emin olduğum için yaptım bunu.
Hepsi birden bana doğru baktığında, o onlara seslendi.
"Hey, nereye bakıyorsunuz, çabuk geri bana doğru dönün bomba haberlerim var."
Çocuklar geri ona döndükleri sırasında o gülmeye başladı.
"Ceyhun varya,"
"Hayır savcım, tahmin ettiğim şeyi söylemeyin sakın. O bir anlık stresle oldu. Diyar abimin yanında ne kadar stres yaptığımı siz bilemezsiniz."
Ceyhun hızlıca araya girdiğinde diğerleri de merakla onu dinlemeye başladılar.
"Ne yaptın lan yine? Savcım siz ona bakmayın, anlatın ne yaptı bu salak, yine?" dedi Buray.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİRENLER ÇALMAYA BAŞLAYINCA
Ficțiune adolescențiİtfaiye ekibi en hızlı şekilde yangını söndürmeye çalışırken, kendilerini korumayı unutmuşa benziyorlardı. Siren sesleri hala çalmaya devam ediyordu. Büyük bina hala tutuşurken, herkes evde kimsenin kalmadığına emin olmak istiyordu. Herkesi binadan...