Herkese yeniden merhabaa🩶Hikayeye başlamadan önce oy vermeyi unutmayın lütfen.💌
Satır aralarınada yorum yaparsanız çok mutlu olurumm🫶🏻
Keyifli okumalar dilerimm🧚🏻♀️
Artık hayatında olmayacak birini özlemek çok kötü bir histi. Ve ben bu hissi ilk defa yaşamıyordum. Annem, babam ve dedem öldüğünde de bu hissi hissetmiştim. Şimdi ise o his yine gelip benim kapımı çalmıştı.
İstemiyordum. Bu hissi yaşamak istemiyordum.
Bazen başa hiç gelmeyecek gibi gelir. Ölümü sadece filmlerde gördüğümüzden ibaret zannederiz. Bilakis aslında ölüm bizim hep yanımızdadır. Sıkılmadan onun gününün gelmesini bekler ve o gün geldiğinde sen artık ölüsündür.
Peki ya askerler? Hele ki o asker sizin kardeşinizse yine de ölür müydü?
Ölmezdi. Şehit olurdu.
Annem ve babam öldüğünde en çok yanımda olan kişi Diyar'dı. Şimdi o gitmişti.
Sadece ben kötü değildim. Ceyhun'da çok kötüydü. O kadar kötüydü ki hem de... İşten izin almıştı ve bir hafta bende kalmıştı. Sadece o değil, hepsi bende kalmıştı. Diğer hafta ise gitmişlerdi ve sadece Omay benimle kalmıştı. Diyar bilmeden onların bile gönlünü fethetmişti. Narin bile onu sadece bir kere görmesine rağmen onu çok sevmişti.
"Ben onu gördüğümde o büs büyüktü. Ama birazcık utandığım için onunla konuşamadım."
"Onunla tanışma fırsatın olsaydı, onu çok severdin."
Narin gelmişti. Omay sürekli yanımdaydı ve her gün beni mutlu edecek bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Bugün de Narin'i getirmişti. O, o kadar tatlıydı ki, küçücük haliyle beni anlayıp, mutlu olmamı sağlamaya çalışıyordu.
"Olsun, bende onunla sonra tanışırım."
Ağlamamak çok güçtü ama en azından hıçkırıklarımı bastırmaya çalıştım. "Tanışırsın tabi ki."
İki hafta geçmişti. Koskocaman iki hafta ama değişen bir şey yoktu. Diyar yoktu. Cenazede herkes gittikten sonra ben gitmemiştim. Halim çok kötüydü ama onu yalnız bırakmak istemiyordum. O beni asla yalnız bırakmazdı.
Garipti. Onun yanındaydım aslında ama onu göremiyordum. Saatler geçmişti ve ben onun yanından ayrılamamıştım. Ta ki yağmur yağıncaya dek. Çünkü bana bunu yapmamı Diyar söylemişti. Daha çok küçükken bana bunu söylemişti ve ben bunu hatırlamıştım.
Unutmak ne mümkündü ki?
"Sakın asker oldum diye korkmam zannetme. Cenazeden sonra herkes gitsin ama sen gitme, tamam mı, Miray?"
"Yaa Diyar. Yeter. Ben artık bunları konuşmak istemiyorum. Ağlatıyorsun beni."
"Tamam dersen seninle evcilik oynarım."
"Tamam gitmem. Ne zaman gideyim, peki?"
"Yağmur yağınca." Dedi Diyar, o çocuk aklıyla. "Yağmur yağınca gidebilirsin."
"Ben bir dayıma baksam olur mu?"
"Olur tabi ki."
Narin, aslında kötü olduğumu anlayıp Omay'ı yanıma çağırmaya gitmişti. Çocuk haliyle nasıl anlıyordu acaba bazı şeyleri.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİRENLER ÇALMAYA BAŞLAYINCA
Genç Kurguİtfaiye ekibi en hızlı şekilde yangını söndürmeye çalışırken, kendilerini korumayı unutmuşa benziyorlardı. Siren sesleri hala çalmaya devam ediyordu. Büyük bina hala tutuşurken, herkes evde kimsenin kalmadığına emin olmak istiyordu. Herkesi binadan...