BLOOD AND GROUND

♧°14°♧ !M!

Bu bölümde +18 sahne bulunmaktadır! İsterseniz kendi isteğinize göre bir şarkıda açabilirsiniz. Sahnenin geldiği yerde uyarı koyacağım rahatsız olanlar uyarıdan sonrasını okumasın. İlk defa smut yazacağım. Umarım beğenirsiniz.

°°°
1 Ay sonra...

Vampirler, aşk, kütüphane ve bol bol Minholu geçen tam 1 ay olmuştu. Şimdi de yeniden kütüphanedeydik. Chan bizim için kütüphaneyi diğer vampirlerin uğramadığı saatlerde gizlice açıyor ve bilgi edinmemiz için ortam hazırlıyordu bizde bu fırsatı elimizden geldiğince iyi kullanmaya çalışıyorduk.

Önümdeki kalın kitapların sayfaları arasında kaybolurken aniden masaya konulan bir deste kitap ile başımı kaldırdım. Minho yine ve yine bize kitap getirmişti.

"Bu kadar kaynağı incelemek çok zor olacak..."

"8 kişiyiz bir şekilde bitiririz"

"Umarım"

Önümdeki kitaba geri döndüğümde gözüme çarpan taç resmi ile diğerlerine baktım. Bu kralın tacı olmalıydı. Satırlarda gözümü gezdirdiğimde düşüncelerimde haklı çıktığımı anlamıştım bu kralın tacıydı. Oldukça endamlı gözüküyordu. Sayfaları çevirdim kralın tacı burada ise kralın hakkında ki bölümde burda olmalıydı. En sonunda 143. Sayfada Minho'nun bana anlattığı heykellerin hikayesine rastladım yüzümde istemsiz bir gülümseme oluşurken sayfaları karıştırmaya devam ettim. En sonunda gözüme çarpan sayfa ile satırlarda gözümü gezdirdikten sonra hızla ayağ fırladım.

"BULDUM!"

Herkes bana dönerken Minho ve Chan hızla yanıma gelmişti. Onlara bulduğum sayfayı gösterip konuşmama devam ettim.

"Kralın güçleri dediğiniz gibi nereden geliyor bilinmiyor ama diğerlerinde bu böyle değil! Hepsinin bir geçmişi ve güçlerini kazanma hikayesi var bu hariç. Eğer büyücü cidden ona yardım ettiyse bunu bozmak çok zor olmayacaktır."

"Harika! Düşüncelerimizde yanılmıyoruz demek ki"

"Peki şimdi ne yapacağız? Bunları gidip birilerine mi söyleyeceğiz bize inanacaklarını sanmıyorum. Ne kadar yönetimden memnun olmasalarda halk krala oldukça bağlı"

Hyunjin haklıydı bizim önce halkı bu duruma kabullendirmemiz gerekiyordu.

"Chan Hyung"

"Efendim Jeong?"

"Kitabın sayfasının kopyalarını çıkartmanın bir yolu var mı?"

"Aslında var ama biraz riskli kitaba zarar gelmemeli"

"Tamam o konuda sana güveniyoruz zaten o zaman sorun yok"

"Aklından ne geçiyor kurnaz tilki?"

Herkes Jeongin'e odaklandığında hızla kitabı önüne alıp konuşmaya başladı.

"Eğer halkı sözlerimiz ile ikna etmeye çalışırsak başarısız oluruz çünkü bunun bir yalan olduğunu söyleyip geçiştirebilirler ispatlayamayız ve neden onlara bunu söylediğimizi sorularlar bu durumda başımız derde girebilir."

Doğruydu eğer sözlü bir anlatım yaparsak itiraz etme ve yalanlama ihtimalleri oldukça fazkaydı ayrıca dikkat çekerdik.

"Fakat eğer elimizde ki kanıtlar ve bu sayfayı birleştirirsek ortaya afişler çıkartabiliriz. Günün belli zamanlarında kalabalık olan alanlara asarız ki bunu yapmak kolay hem de kimliğimizi saklamış olacağız"

Herkes Jeongin'i şokla dinlerken o ise bize 'ne oluyor amk' der gibi bakıyordu bir anda Changbin atıldı.

"AFERİN LAN SANA!"