PADAMRA

Tesadüf

Jack korkusuz ama şaşırmış bir ses tonuyla 'Rosie bir kaza olmadan indir şu tüfeği.' dedi.

Sally de aynı şaşırmış ses tonuyla 'Rosie bizi vurmayı düşünmüyorsun değil mi? 'diye sordu.

Bilmiyorum.

Saçmalama Rosie onları tabi ki vuramazsın. Belkide onlar sadece ormanda gezen meraklı insanlardır.

Ya da ailemi ve arkadaşımı öldüren kana susamış vampirlerdir.

Gerçekten bilmiyorum.

Ben bunları düşünürken David araya girdi ve 'Rosie şaka bitti tatlım onları daha fazla korkutma.' dedi.

Yavaş yavaş tüfeği aşağı indirdim.

'Sakin olun sadece şakaydı ne tepki vericeğinizi merak etdim.' dedim.

Ne şakası ya az daha kendime engel olamayıp ikisinden birini vurucaktım.
'Gelin bize katılın çok güzel atıştırmalıklarımız var.' dedim.

İkiside ateşin etrafına oturdular.

'Bu saatte ormanda ne yapıyorsunuz?' dedim.

Jack ' Yürüyüşe çıktık anladığım kadarıyla sizde kamp yapıyorsunuz.' dedi.

'Evet.'

Sally 'Bir katilin gezdiği söylenen bir ormanda kamp yapmak akıllıca mı?' dedi.

David 'Değil. Peki bir katilin gezdiği söylenen bir ormanda yürüyüş yapmak akıllıca mı?' dedi.

David çok güzel bir laf çaktı ama Sally bozulmamışdı. Hemen araya girerek 'Katil gelirse kendimizi koruruz.' dedim.Bu sözeleri söylerken tüfeği havaya kaldırmışdım.

Yanımdaki cips poşetini Sally'e uzattım. Poşeti almak için elini uzattığında bir şey farkettim. Sağ el bileğinde aynı David'in tılsımındaki gibi bir ay vardı.

Belki sadece basit bir dövmedir ya da...

Dikkatle Jack'in sağ bileğine de baktım. Onunda aynı benim tılsımımdaki gibi bir yıldız dövmesi vardı.

Tesadüf olabilir mi? O kadar dövme çeşidi varken neden bizim tılsımlarımızın sembolü onlarda da var?

Yine de bu onları bir gezgin yapmaz değil mi?

Kafamda bu sorular gezerken David esneyerek 'Artık eve gidelim ben çok yoruldum ayrıca her yerimi sinekler ısırdı.' dedi.

'Haklısın bizimde gitmemiz gerek saat çok geç oldu.' dedi Jack.

Kısa bir vedalaşmadan sonra eşyaları topladık. David ile evin yoluna yöneldik. Yavaşça ve sessizce yürüyorduk. Bütün dikkatimi Jack ve Sally ye odaklamışdım. Onları dinliyordum.

Normal bir insanın duyamayacağı bir uzaklığa geldiğimizde konuşmaya başladılar.

'Sence bizden şüpeleniyorlar mı?' dedi Sally.

'Hayır sanmam ama öğrenmeseler daha iyi.'

'Neden biz onlara zarar vermeyiz ki.'

'Onları korkutmak da istemeyiz. Hem ben Rosie'den hoşlanıyorum benden korkmasını istemem.' dedi Jack.

Ne?

Soran gözelerle David'e baktım ama o sadece sırıtıyordu. Bu sırıtış Jack'in son söylediğinden kaynaklanıyordu sanırım. Bu çocuğa inanamıyorum bu kadar cümle arasıdan sadece son cümlemi dikkatini çekti?

Önemsemedim ve kafamdaki sorularla birlikte eve doğru sesizce yürümeye devam ettik.