Şaka mı bu?

243 20 9
                                        

Gözlerimi açtıdığımda güneş görünmüyordu ama hava hâlâ açıktı.

O an akşam üstü olduğunu anladım. Bu geceyi ormanda geçirdiğim anlamına geliyor.

Ablam nasıl merak etmiştir beni. Ablamı aramalıydım. Elimi cebime attım ama cep telefonumu bulamadım.

Harika kim bilir nerede. Hemen kalktım ve üstümdeki kuru yaprakları çırpmaya başladım.

Ben yaprakları temizlemeye çalışırken karşıdan sırıtarak gelen çocuğu gördüm.

Tahminen benim yaşlarımda. Kumral, yeşil gözlü bir çocuktu.

'Nihayet uyandın'. dedi. Yüzündeki ukala ifadesi ve söyledikleri sinirlennem için yetti.

Bağırarak sordum 'Neler dönüyor burada?'

Ukala ifadesini bir kenara bıraktı ve aceleyle cevap verdi. 'Merak etme sana o anlam da dokunmadım. Zarar da vermedim. Yani kısmen.'

Hiç bir şey anlamadım, niye burada uyandım, bu kim? Merakımı gidermenin tek yolu sormaktı.

Biraz daha bağırarak 'kısmen nedemek ya? Ne oldu bana hemen anlat .' dedim.

'Tamam her şeyi anlatırım ama lütfen sinirlenme, bağırma da.'

Tıslar gibi ' tamam.' dedim.

Masum bir ifadeyle 'Ben bir Vampirim. Ve artık sen de bir vampirsin.' dedi.

Yazık be herifin kafa gitmiş. Hastaneden falan mı kaçtı ki bu? Ne yapsam şimdi?

Yüzümdeki inanmaz ifadeyi görüp ' Ben çok ciddiyim.' dedi.

Daha fazla dayanamadım ve histerik bir kahkaha attım.
'Şaka mı bu? Kameralar nerede?' bunları söylerken hâlâ gülüyordum.

O da gülmeye başladı.' Sana ispatlayabilirim.' Güldüm ve 'ispatla bakalım.' dedim.

Yanımdan geçti ve upuzun selvi ağacına tek seferde çıktı. Vay be.

'Şimdi sen dene.' dedi.

'Saçmalama ben oraya hayatta tırmananam.'

'Hiç bir şey olmaz tek yapman gereken bana güvenmek.'

'Sana niye güvenecekmişim ki seni tanımıyorum bile.'

'Hadi lütfen.' dedi.

Merak kediyi öldürür. Ne yapsam?

1. seçenek bu deliye takıl

2. seçenek arkana bile bakmadan hastaneye koş ve ablanı bul.

Malesef ben meraklı bir kediyim. Dediğini yaptım. Haklıydı aynı onun gibi tek seferde selvi ağacının tepesindeydim.

Gülmeye başladım. O da bana eşlik etti. 'Şimdi inandın mı?' dedi.

Hayır anlamında başımı salladım. ' Peki.' dedi ve aşağı indi. Ben de peşinden aşağı indim.

' Koşmaya hazır mısın ?' dedi. Heycanlı bir şekilde kafa mı salladım.

Elimden tutdu ve koşmaya başladık. Ağaçlar bizim koştuğumuz yöne doğru eğiliyordu.

Eski yerimize geldiğimiz de durduk. O kadar koşmaya nefes nefese bile değildim.

Gerçekten inanamıyorum bu olanlara. Bu kadar hızlı koşmam, selviye tek seferde tırmanmam.

Çok şaşkınım ve heycanlı.

'Şimdi inandın mı?' diye sordu.

'Evet'

'Nihayet çok zor oldu seni inandırmak.' dedi.

Bu sefer gerçekten inandım. Yine de kafamda bir sürü soru var. Dayanamayıp sordum.

'Neden ben neden bir başkası değil de ben?'

PADAMRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin