15. Kırmızı

2K 219 134
                                    

Öpmeye başlamadan önce Felix'in kıyafetlerini alıştıra alıştıra çıkardım, vücudunu görmek istiyordum. O da benimkileri çıkardı.

İç çamaşırına geldiğimde utandığını ve irkildiğini fark ettim. Beline kadar örtüyü üstümüze çektim ve alttakileri öyle soydum. Felix kucağıma rahatça tekrar oturunca öpüşmeye başladık.

Aniden vücudunun çok ısındığını hissettim, rahat olması için klimayı açtım. Kumandadan ayarlarken o hâlâ boynumu öpüyordu. "Çok düşüncelisin, teşekkür ederim..."

Çenesini tutup başını doğrulttuktan sonra bana bakmasını sağladım ve dudaklarını öptüm. "Rica ederim Meleğim."

Dudaklarını aralamaya başlayınca onu biraz daha kendime çektim. Alt kısmımız bir anlığına değdiği için irkildi ve dudaklarını çekti. "Hyunjin..."

"Durmak mı istiyorsun?" deyip saçlarını okşadım. Başını hayır anlamında sallayınca gülümsedim ve göğüslerine eğildim.

Ucunu yumuşak bir şekilde emdiğim gibi kasıldı. Vücuduna öpücükler bırakarak diğer göğsüne geldim. Her yerini öptükten sonra yukarı çıktım.

Boynuna eğilince daha rahat olmam için başını yukarı kaldırdı. Kokusunu içime çeke çeke öptüm. Yalayıp emdiğim gibi "Mmh..." diye bir ses çıkardı.

Felix'i bu hale getirmek beni benden alıyordu, biraz daha emdim. Kalçalarını avuçlayıp okşamaya başladım.

Dudakları kuruyunca yukarı çıkıp yaladım, ıslak ıslak öpüşmeye devam ettik. Felix de kıvama gelmiş olmalı ki alt kısmını bana sürtüyordu.

O böyle yaptıkça ben de sertleşiyordum. Penisim iyice kalçalarının arasına girmişti. "Hazır mısın Meleğim?" deyince başını aşağı indirdi ve gözlerime baktı. "Evet..."

Doğrulmasını sağladım ve penisimin başını deliğine soktum. Örtüyle kapandığı için Felix göremiyordu, sadece hissediyordu.

Geri çıktım ve bu sefer biraz daha ilerledim. Felix inlerken bu şekilde gözlerime bakınca daha da yükseliyordum.

Hiç çıkmamaya ve en dibe kadar gitmeye karar verdim. Belini tutup kendime çekince çığlık attı. "Ahhh..."

Vücudu o kadar hafifti ki onu rahatlıkla havaya kaldırabiliyordum. Yavaşça içinde gelgit yapmaya başladım. Felix'in kanatları gerilince örtü açıldı ve utandı. Başını hemen yukarı kaldırdı.

Gelgitlerime devam ederken sırtını okşayıp onu sakinleştirdim. Kanatları geri çekilince örtüyü tekrar sardım ve onu izlemeye başladım.

Başını geri indirmeden gözlerini kapatıp beni içinde hissetmeye devam etti. Karnımda hissettiğim ıslaklıkla zevk suyunun gelmeye başladığını fark ettim.

Elimi penisine götürdüğüm gibi bana baktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Elimi penisine götürdüğüm gibi bana baktı. Onu okşarken böyle birbirimizin gözlerine bakmak çok iyidi, arada zevkten gözleri kapanıyordu. "Hyunjin..."

"Felix..." deyip gelgitlerimi hızlandırdım. Penisini de hızlı hızlı okşarken inlemeleri yükseldi.

Nefes nefese kalmıştım. Yaklaştığımı hissedince sertçe köklemeye başladım. Felix durmadan inliyordu, ara ara ismimi sayıklıyordu.

Sıcaklığını iyice hissedip zıplattım. Saçları havaya kalkıp geri iniyordu. Gözler kapandı.

Sesi titremeye başlayınca benim de nefesim kesildi, gözlerim döndü. Aynı anda boşaldık. "Ahh..."

Tam rahatlamak için birkaç saniye daha bekledik. Felix başını bana yasladı, boynuna öpücükler bıraktım. "Meleğim benim."

Onu havaya kaldırdım ve yavaşça içinden çıktım. Pek gücü kalmamıştı, boynuma sarıldı. Ben de beline sarıldım ve kendimi yatağa bıraktım. Bir süre daha üstümde kaldı.

Klimaya rağmen vücudu sıcacıktı, böylece beni de ısıtıyordu. Belindeki ellerimden birini yukarı getirdim ve saçlarıyla oynadım. Bununla gevşedi ve başını göğsüme yaslayarak üstümde uyuyakaldı.

Gece 2 gibi gözlerim açılmıştı. Meleğim hâlâ üstümde uyukluyordu. Minik bedenini yavaşça yana aldım ve duşa girdim.

Ben çıkınca o da uyanmıştı, banyoya gitti. Bu sırada normal ışığı açıp ne giyeceğime karar verdim. "Ateş Prensi nasıl bir şey giymeli ki?" diye düşüncelere daldım.

Felix duştan çıktığı halde ne giyeceğime karar verememiştim. Bütün eşyalarım yerdeydi, ben de tam ortada oturuyordum.

"Buraya ne oldu?"

"Hoş geldin Meleğim, kıyafet seçmeye çalışıyorum." derken yanıma yaklaştı, omuzlarıma masaj yaptı. Üşüdüğümü fark edince klimayı kapattı ve yanıma geri geldi.

"Ne giysen yakışır zaten, mükemmel bir fiziğin var..." demesiyle ayağa kalktım ve ona döndüm.

"İki dakika şu kötü bakışları yapmasan ve masum olsan olur mu?" deyip alnıma vurdu.

Belini tutup çektim ve ıslak vücudunu kendime yapıştırdım. "Şeytanım ben, ne bekliyorsun..."

Gülümseyip "Benim Şeytanım..." dedi ve dudaklarımı öptü. Felix ilk defa bana böyle seslenmişti, bu beni deli etmişti.

Bir süre daha sarıldıktan sonra yere döndük. "Şık bir şeyler giyebilirsin, ama aynı zamanda rahat olsun, yolumuz uzun." dedi.

Havanın orada soğuk olacağını söyleyince kalın kıyafetlerimden birini giydim. Felix de geldiği gün giydiği beyaz kazağıyla pantolonunu aldı. Botlarımızı da giyip terasa çıktık.


🔥🔥🔥

Ateş ve Su | HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin