Defömden Kesitler

Neva•4

Defne kulaklarını dolduran Nevanın sesiyle birlikte dikleşirken yarı açık gözleriyle beraber Nevanın beşiğine ilerledi ve minik bedenini kucakladı.

D:Birtanem acıktın mı sen?
Diye fısıldadı Nevanın sarı saçlarını sakinleşmesi için hafif hafif okşarken.Ömeri uyandırmamak için hızlı adımlarla yatak odasından çıktı ve mutfağa ilerledi.Nevayı mama sandalyesine bıraktıktan sonra buzdolabındaki sütü çıkarttı ve ocağa koydu.
Isınması için altını iyice açarken bir gözüylede Nevayı kontrol ediyordu.Birkaç dakika sonra süt ısındığında biberona döküp sıcaklığını kontrol etti ardındanda Nevaya doğru uzattı.Nevanın tüm sütü iştahla çekişini izlerken gözü duvardaki saate kaymıştı.Yavaş yavaş sabah oluyordu.Saat 05.30'du.

Neva başını hafifçe geri çektiğinde Defne boş biberonu alıp lavaboya yöneldi.Güzelce yıkadıktan sonra kuruttu ve yerine bırakı.Nevanın tamamiyle doymuş olabileceğini düşünmediği için dolaptan birazda yoğurt çıkarttı ve ısınması için bir kenara koydu.Yoğurt ısınana kadar Nevayı sevmeye karar verirken mama sandalyesinin yanına ilerledi ve Nevayı kaldırıp kucağına oturttu.Ellerini,yüzünü ve boynunu öpücüklere boğarken Neva gıdıklanarak kahkahalar atıyordu.Defne onun kahkalarınu duydukça iyice keyifleniyor ve daha çok öpüyordu.

Yoğurdun ısınmasını uzunca bir süre bekledikten sonra Nevayı yeniden mama sandalyesine bıraktı ve yoğurtla birlikte bir tatlı kaşığı alarak Nevanın mama sandalyesinin yanındaki sandalyeye oturdu.
Yoğurdu yavaş yavaş Nevaya yedirirken aklına  birkaç gün sonra bir daha bu saatlerde Neva ile birlikte olamayacağı,bir daha her an ona yemek yediremeceği geldi!

Çok bağlıydı Nevaya.Anlatamayacağı kadar çok...
Gözlerinin ne ara dolduğunu bile fark etmezken eğilip Nevanın sarı saçlarını uzun uzun kokladı.

D:Ç-Çok seviyorum seni birtanem.Hemde çok!..

Neva minik elleriyle uzanıp Defnenin saçlarından bir tutamı tuttuğunda gülümseyerek Defneye bakmıştı.
Defne buruk bir tebessüm eşliğinde Nevaya yoğurdu yedirmeye devam ederken bir yandanda içindeki yoğun ve acı duygularla savaşmayı deniyordu.

Karnının tamamen doymasıyla birlikte gözlerini yavaş yavaş uyku için kapatan Nevayı göğsünde hafif hafif salladı Defne.Kısa bir süre içinde uykuya dalacağını biliyordu.Onu sarsmamaya dikkat ederek sandalyeden kalktı ve ağır adımlarla merdivenlere yöneldi.Yatak odasından içeri girdiğinde Neva çoktan uyumuştu bile.Onu dikkatlice yatağa bıraktıktan sonra gözleri yeniden saate kaydı.
Uyanalı 1 saat olmuştu ve yeniden uyumak istemiyordu.Uykusunun tamamiyle kaçtığını hissederken derin bir nefes aldı ve bakışlarını Ömerin yattığı koltuğa çevirdi.Ömerin üzerinin açıldığını fark ettiğinde sessiz adımlarla koltuğa ilerledi ve battaniyeyi tutup Ömerin boyun kısmına kadar çekti.

Saat daha çok erken olduğu için ne yapacağını bilemezken aklına gelen fikirle birlikte buruk bir tebessüm eşliğinde Ömerin çalışma odasına doğru ilerledi.Nilin tabloları arasından en çok beğendiği birkaç tanesini aldı ve salona doğru ilerledi.Her fotoğrafı ayrı güzel,her tablosu ayrı büyüleyiciydi.

Defnenin birçok kez Nili yakından görme fırsatı olmuştu.Uzun boylu,sarışın,beyaz tenli,oldukça güzel bir yüze ve fiziğe sahip bir kadındı Nil İplikçi.
Defne bunu asla inkar edemezdi.Nevanında ileride en az annesi kadar güzel olacağından hiç şüphe duymuyordu.

Elindeki tabloları dikkatle salonun ortasındaki geniş koltuğa bıraktıktan sonra duvarda asılı olan birkaç tabloyu kaldırdı ve yerine tek tek Nilin fotoğraflarını astı.

D:Merak etme Nil...Bugün sende bizimle olacaksın.
K-Kızının doğum gününe anbean şahit olacaksın!

Usulca akan göz yaşlarını silip yerinden kaldırdığı tabloları aldı ve yeniden Ömerin çalışma odasına ilerledi.Tabloları dikkatle bir kenara bıraktıktan sonra çalışma masasına geçerek oturdu.Bilgisayarı açtıktan sonra şifresini tahmin etmek zor olmamıştı.
İlk denemesinde Nil yazarak bilgisayarı açarken dosyalar bölümüne ilerleyerek fotoğraflara ulaşmıştı.
Dolu gözlerle beraber her bir fotoğrafa bakarken içten içe canı acıyordu!Ben niye böyle sevilmedim ki?Beni niye sevmedi?Diye düşünmekten kendini alıkoyamazken keşke Nil ölmeseydi keşke Ömerle evlenmeyi hiç kabul etmeseydim diye geçirdi içinden!Gerçi etmeyecek olmasıda bir şey değiştirmezdi ki!İplikçi ailesinin ve Topal ailesinin büyük fertleri daha çok para için daha çok prestij için çoktan kararı vermişti!Ömer sadece kendini harcanmış hissetsede Defnede en az onun kadar harcanmıştı.