Neva•6

245 12 39
                                    

Defne duyduğu zil sesiyle beraber elindeki kaşığı dikkatle tencerenin kenarına bıraktı ve kapıya yöneldi.Kapıyı araladığında karşısında Ömeri görmek onu ister istemez gülümsetmişti.

D:Ömer...Hoşgeldin...

Ö:Hoşbuldum...Neva uyuyor mu?
Diye sordu bakışlarını salonda gezdirirken Ömer.

D:Evet,uyanır sanmıştım ama uyanmadı maalesef.
Dediğinde Defne,Ömer ensesini kaşıdı.Şimdi ne yapacağına dair bir fikri yoktu.

Ö:Ee uyanana kadar burada kalabilir miyim senin içinde sorun olmayacaksa?

D:Tabi,ne sorunu geç lütfen...
Dedi kapıdan çekilip Ömere geçmesi için yer açarken Defne.Ömer gülümseyerek içeri doğru birkaç adım attı ve üzerindeki kabanı çıkartıp askılığa bıraktı.

D:Ee kendime yemek hazırlıyordum sende ister misin?

Ö:Zahmet olmayacaksa isterim.
Dediğinde Ömer,Defne gülümseyerek başını sallamış ve birlikte muftağa geçmişlerdi.Defne Ömere tencereyi karıştırmaya devam etmesini söylerken kendiside sofrayı kurmuş ve kısa bir süre sonra birlikte masaya oturmuşlardı.

Ömer aylar sonra Defne ile yeniden yemek yiyebildiği için huzurlu hissediyordu.Yemeklerini çok özlemişti!Eğer utanmasaydı her birinden 2-3 tabak daha yiyebilirdi!

Ö:Yemekler çok lezzetli olmuş.Ellerine sağlık...

D:Afiyet olsun...
Dedi gülümseyerek Defne.

Ö:Senin yemeklerini özlemişim.
Dediğinde Ömer,Defne şaşkınlık dolu bakışlarını Ömerin yüzüne çevirmişti.Ne diyeceğini bilemezken gülümsemekle yetindi ve kendi tabağına döndü.Bu iltifatın içten içe kalbini ısıttığını hissederken bunu belli etmemek için kendi yemeğine odaklandı.
Birkaç muhabbet dışında sessizce yiyip bitirdikleri yemeklerinin ardından masayı birlikte toparlamış ve salona geçmişlerdi.Defne elindeki kahvelerden birini Ömere uzatırken Ömer teşekkür ederek Defnenin uzattığı kahveyi almış ve önündeki sehpaya bırakmıştı.

Ö:Neva ne kadar uyudu böyle...Kaç saattir uyuyor?
Diye sorduğunda Defne dudaklarını büzmüş ve saate bakmıştı.

D:Sanırım 3 yada 4 saat oldu.

Ö:Sen ona iyi geliyorsun.Senin yanındayken huzurlu ve güvende hissediyor.Evde asla bu kadar uyutamıyorum.Her gece resmen savaş veriyoruz.
Dediğinde tebessümle Ömer,Defnede aynı şekilde tebessüm etmişti.

D:Bende onunlayken çok huzurluyum ve mutluyum.
Tek bir bakışıyla yada gülüşüyle dünyamı cennete çeviriyor.Çok seviyorum onu.Tüm yaralarımı sarıyor
bana yaşadığımı hissettiriyor.
Dedi dolu gözleriyle beraber Defne.Gerçekten Nevayı öyle çok seviyordu ki ondan her bahsettiğinde kalbi ısınıyor.Kalbinin heyecanla attığını hissediyordu.

Ö:Neva,sen hayatında olduğu için çok şanslı.Bunu büyüdükçe daha iyi anlayacak.Onu öz annesi kadar seven bir anneye sahip.Sana baktıkça her şeyin sadece doğurmak olmadığını daha iyi kavrıyorum.
İlk e-evlendirileceğimiz zaman Nevayı o kadar benimsediğine inanmamıştım.Oyun y-yaptığını düşünmüştüm.Kendi canından,kanından olmayan bir çocuğu o kadar sevemezsin sanmıştım ama şimdi anlıyorum.Neva gerçekten senin kızın gibi,sana ait...
Dediğinde Ömer,Defnenin dolu gözlerindeki birkaç damla gözyaşı serbest kalmıştı.

D:Ö-Öyle...O benim kızım...Her daimde öyle olacak.
Ben anne olmak ne demek onun sayesinde öğrendim
onunla deneyimledim.Onu belki b-ben doğurmadım ama o benim kızım.
Dediğinde akmaya devam göz yaşlarını silmekle meşguldü Defne.Ömer uzanarak Defnenin boştaki elini destek olmak istercesine tuttu.

Defömden KesitlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin