Baba...

89.1K 3.6K 403
                                    

'' Ben sana..'' yutkunduktan sonra gözlerini çevirmesiyle elini daha da sıkı tutmuştum. Bir müddet öyle kaldıktan sonra , başını ellerimin arasında aldığım da ise gözlerini gözlerimle buluşturmuştum.

'' Sen bana ne kerem? '' dediğim de ise gözlerini devirerek ;

'' Ben sana asla senin bana beslediğin duyguları besleyemem Işıl. Ben hepsini tek bir kişi de harcadım.Bunu sana yapamam ama se- '' sözlerini yarım kesen ellerimi yüzünden çekişim olmuştu. Niye bunu yapıyordu ki? Bunları söylemek zorunda mıydı? Bir şey demese de olurdu , böyle canımı yakmasının bir anlamı yoktu ki. Aşağı geldiğimiz de hızla dönme dolaptan inip , otoparka doğru ilerledim. Arkamdan gelen Keremin seslerini uğultu olarak duyuyordum başım dönüyordu.
" Ah Işıl hadi ama mızıkçılık yapma eve gidemezsin öyle değil mi? "

" Gel şuraya "

Diye söylenirken umursamayıp , önüme gelen ilk taksiye binmiştim. Benle beraber taksiye ucu ucuna yetişip binen Kerem , nefes nefese kalmıştı. Onu görmezden gelip kafamı cama doğru çevirmiştim. Açıklama yapmak için boğazını temizleyen keremin konuşmasına fırsat vermeden ;

'' Müsait bir yerde indirebilir misin beni abi '' diyebilmiştim sadece. Arkamdan gelmesi , peşimde koşması her ne kadar hoşuma gitse de , şuan bilmem kaçıncı hayal kırıklığımı yaşıyordum. Taksinin durmasıyla arabadan hızlıca inmem bir olmuştu. İndiğim ıssız sokakta bir o yana bir bu yana yürürken arkamdan keremin gelmesini umut ediyordum. Çünkü şuan en çok ona ihtiyacım vardı. Öyle ya , sadece yaraları açanlar o yaraya bant olurdu.

Hava gittikçe kararıyordu ve karardıkça daha da artıyordu korkularım , hıçkırıklarım.. Ürkerek attığım adımlar beni daha çok sessizliğin içine çekiyordu. Arkamdan gelen ayak sesleri adımlarımı daha da hızlandırmama sebep olmuştu. Okuduğum hikayelerde ki gibi olamazdı öyle değil mi? Takip ediliyor olamazdım. Düşüncelerimden sıyrılıp hızla koşmaya başlamıştım. Korkuyordum. Kereme ihtiyacım vardı , kokusuna , ellerine , gözlerine..
İçimden " kahramanım ol ve gel beni kurtar Kerem " diye söylenirken sesimin git gide arttığını farkettim. Lakin kendime engel olamıyordum , korkuyordum. Çok korkuyordum. Adımlarım biraz daha yavaşlamıştı. Arkamda ki o gizemli ses kaybolmuştu derken bir adım daha atacaktım ki kolumun birinin tutmasıyla çığlık atmam bir olmuştu. Elini ağzıma götürüp " sus ve gözlerime bak " diyen bu kişiye bakmaya korkuyordum. Ama , ama bu koku tanıdık geliyordu. Ayrıca bu ses sanki yıllar önce kulağıma aşılanmıştı. Bir saniye bu Kerem miydi yoksa?

"Kahramanın oldum ve seni kendimden kurtardım" dedi alaycı bir tavırla.

" Ukala "

Tam bir adım atıcakken önüme geçip gitmeme engel olmuştu.

" Çekil şurdan "

" Aaa teşekkür etmeyecek misin yoksa Işıl? "

" Teşekkür ederim oldu mu şimdi çekil şurdan"

Yine bir adım atıcakken engel olmuştu.

" Böyle teşekkürü kabul etmiyorum."

Gözleri dudaklarıma kaymıştı. Bunun üzerine sinirle ;

" Ne yani seni öperek teşekkür edeceğimi sanıyorsan yanılıyorsun. "

" Ah hadi ama Işıl ! Beni delice öpmek istediğini bende biliyorum. Aklımdan bu geçmemişti ama güzel fikirmiş." Dedi dudaklarını ısırarak.

" Kerem ne istiyorsun? "

" Teşekkür " dedi gülümseyerek.

" Kahramanım olup beni kurtardığın için teşekkür ederim oldu mu? "

" Fena değildi " dedi yüzünü buruşturarak.

Eve gitmek istiyordum artık , yatağıma yatıp doyasıya ağlamak istiyordum. Canım yanıyordu , neden sadece keremde huzur buluyordum? Neden onun yanında bu kadar rahattaydım , güvendeydim?

'' Eve gidebilir miyiz artık kerem? '' kısık ve titrek çıkan sesim üzerine kollarını bana sarması bir olmuştu.

'' Gidelim güzelim , korkma ben yanındayım geçti. '' deyip alnıma kocaman bir buse kondurduktan sonra el ele tutuşup korku içerisinde koştuğum bu sokağın başına şimdi güvenli adımlarla ilerliyordum.

'' Işıl '' sessizliği kerem bozmuştu

'' Efendim '' gözlerinin içine uzun uzun baktığımda ise ;

'' İyisin dimi? '' diye sorduğunda duraksamıştım. İyiydim de , niye birden bire sormuştu ki..

'' İyiyim sen? ''

'' İyimişiz '' dedi göz kırparak salaktı bu çocuk , çok mutlu ediyordu beni lakin mutlu ettiği kadar da üzüyordu. Ama seviyordum , çok seviyordum hemde. Bambaşka bir çekicilik vardı bu çocukta , aile gibi kokuyordu , huzur gibi..

...

Keremin Ağzından ;

Onu bu kadar üzdüğüm için kendimden her ne kadar nefret etsem de ben buydum , değişemezdim ki. Ama sanırım etkileniyordum Işıldan , ya tamam sanırımı falan yok bas baya etkileniyordum ben bu kızdan.

Arabaya bindiğimizde hiç konuşmamıştık , ne o ne ben bir kelime dahi etmemiştik. Lakin radyoda çalan müzik bizim ruh halimizi yansıtıyordu diyebilirdim.

'' Teoman - Sevdim seni bir kere '' şarkısı başlamasıyla birbirimize bakıp gülümsememiz bir olmuştu.Bir ışıl bir ben söylüyorduk. Yıllar sonra ilk defa bu kadar mutluydum. İlk defa bu kadar hoş hissediyordum. Eve geldiğimizde , saat gecenin bir buçuğuydu. Allahtan anneme haber vermiştim , geç geleceğimizi , ışılın benimle birlikte olduğunu. Arabadan hızlıca inen ışıl beni beklemeden evin kapısına doğru ilerlemişti.

...

Eve geldiğimizde , anahtarı tıklım tıklım olan çantamda aramakta çabalarken keremin arkamdan sarılmasıyla irkilmiştim.

'' Bunu mu arıyorsun güzellik? ''

elinde anahtarları sallayarak , kapının göbeğine yerleştirmesiyle alaycı tavrını takınması bir olmuştu. Hava serinlemişti , üşümüştüm. Kapıyı açıp mütevaziliğini koruyarak , '' Bayanlara öncellik '' demişti gülümseyerek. Hayır anlamıyordum kafasına saksı falan mı düşmüştü. Bana karşı ne kadar da kibardı böyle? İçeri girdiğimiz de her yer kap karanlıktı. Işığı ararken keremle çarpışmam bir olmuştu. Beni belimden sarıp burun buruna geldiğimizde ise ışığın açılıp babamın '' Işıl! '' sesiyle irkilmemiiiz bir olmuştu.

Arkadaşlar hepinizden ayrı ayrı özür diliyorum yeni eve taşınıyoruz , kamp falan derken baya bi aksattım fakat telafi edeceğim. Güzel yorumlarınızı bekliyorum sağlıcakla kalın...... 15 yorumu geçmeden yeni bölüm yazmam!!!

 ÜVEY ABİM ( DÜZENLENİYOR) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin