Hiraeth

15

Seungmin'in dilsiz olduğunu. Seungmin'in dilsiz olduğunu. Seungmin'in dilsiz olduğunu...

Adam bir yerde oturup beklemesini söylediğinden beri aynı cümle dönüyordu aklında.

Hayır. Böyle bir şey olduğuna inanmak istemiyordu Hyunjin ama Jeongin'in söyledikleri geldi aklına.

"Seugmin hyung dediğimde şaşkınca suratıma bakmaktan başka bir şey yapmadı. Ona beni hatırlıyor musun diye sorduğumda başını iki yana salladı. Neden konuşmadığını anlamadım."

Bu yüzden olabilir miydi? Jeongin ile konuşmamasının nedeni bu muydu? Ama neden? Onun meleksi sesini hatırlıyordu Hyunjin. Onu nasıl huzur buldurduğunu hatırlıyordu.

Sekiz sene önce

"Yapma demiştim sana Hyunjin!"

"Evet demiştin Minnie."

"Chan hyung çok kızacak."

"Muhtemelen."

"Ve ben bu sefer seni ondan korumayacağım."

"Hmhm- Ah! Yavaş olsana köpek surat."

Seungmin sinirli ifadesiyle elindeki pamuğu kendisini geçiştiren arkadaşının kaşındaki yarasına bastırmış, onun acıyla bağırmasına neden olmuştu.

"Neden o çocukla kavga ettin?"

Hyunjin omuz silkip oturdukları parktaki banktan etrafı izlerken mırıldandı.

"Canım istedi."

Tabii ki Seungmin'e 'sen şarkı söylerken sana olan bakışları hoşuma gitmediği icin' diyemezdi. Demezdi. O bir şeyleri kendine bile itiraf etmezdi.

"Canın istedi diye önüne gelenle kavga edemezsin Hwang."

Hyunjin alaylı bir gülüş yerleştirdi dudaklarına ve yanında kendisiyle aynı yaşta olan, ama oldukça küçük görünen çocuğa baktı.

"Ama ettim. Ayrıca bu seni neden ilgilendiriyor? Dayak yiyen de benim, Chan hyungtan azar yiyecek olan da."

Seungmin kırılgan bir ifadeyle arkadaşına bakarken oturduğu yerden kalkıp yürüdü. Arkadaşıyla biraz daha konuşursa kırılacağını hissediyordu. Bunun olmasını, Hyunjinle aralarının kötü olmasını istemiyordu.

Hyunjin ise hemen yaptığından pişman olmuş, arkadaşının arkasından ayaklanıp kolundan yakalamıştı.

"Seung dur. Özür dilerim."

Seungmin ısrarla ona bakmazken Hyunjin onun çenesinden nazikçe kavrayıp başını kaldırdı ve kendisine bakmasını sağladı.

"Hadi ama Minnie. Anla işte, o çocukla olan yakınlığını kıskandım. O yüzden sinirlendim. Sinirimi de senden çıkardım işte. Aptallık ettim."