7. BİRLİKTE İLK GECE

1.3K 74 55
                                    

Eser'den

"Birinci açıklama geliyor. Hazır mısın?" Arkama yaslanıp sırıttım. "Ben her zaman hazırım." Oyunla ilgili pek bir fikrim yoktu. Ama sanırım Buse'yi az çok tanıyordum artık. O öngörülemez bir kızdı. Ne yapacağı belli olmuyordu. Ama ben sezgilerime güveniyordum.

"Kimya öğretmenim bana asılmıştı. Onunla yatarsam beni okulun erasmus listesine aldırabileceğini söylemişti."

Elimdeki bardağı kıracakmışçasına sıktım. Pekâlâ umarım yalan olan bu açıklama olurdu yoksa birileri 6 ay pipet ile beslenmek zorunda kalabilirdi. Ama Buse de fazlasıyla güzel bir kızdı. Böyle bi teklif almış olması olasıydı. Emin olamıyordum.

"Nasıl reddettin teklifini peki?" Onunla yatmadığını biliyordum. Allah aşkına Buse bu kadar ucuz bir kız değildi. Gülmeye başladı. "Reddettiğimi de nerden çıkardın?"

Beni sinir etmeye çalışıyordu. Tam Buse'lik hareketler. Ona doğru eğilip çenesini kavradım. "Buse'mi tanıyorum diyelim." Boğazının hareketlendiğini fark ettim. Yutkunmuştu. Çenesini bırakıp tekrar arkama yaslandım.

"Neyse... konumuz bu değil. İkinciyi söylüyorum." Pürdikkat ona baktım. Bu oyun ilgimi çekmeye başlamıştı. Belki ben de ona birkaç güzel açıklama yapabilirdim. Bütün dikkatimle ona bakarken içkimi yudumladım.

"Hayatımda hiç âşık olmadım." Bu açıklamayı yaparken çok zorlanmıştı. Bir şeyleri anlamamı ister gibi gözlerimin içine bakıyordu. Bakışlarımı kaçırıp derin bir nefes verdim. "Son bir açıklaman kaldı."

Başını onaylarcasına salladı. "Sonuncuyu söylüyorum o zaman." Ah kafam çok karışmıştı. Odaklanamıyordum. "Dokuz yaşıma kadar ablamla birlikte uyuyordum. Çünkü onsuz uyku tutmuyordu." Burukça gülümsedi.

Bu açıklama kesinlikle yalan olamazdı. Ablasına ne kadar düşkün olduğuna o gün hastanede şahit olmuştum zaten. Aralarında çok güçlü bir bağ vardı onların.

"Peki sence hangisi yalandı?" Buse'nin sesi düşüncelerimi bölmüştü. "Cevabımı açıklamalarımdan sonra vermeyi düşünüyorum." Biraz düşündü. "Olur. Başla o zaman."

"Senin yaşındayken baba evini terk ettim." Elimdeki bardakla oynadım. Sesim kesinlikle hiçbir duygu barındırmıyordu. Bu gerçek bir açıklamaydı ve onun bunu bilmesini istemiyordum. "İkinci açıklamayı söyleyeceğim şimdi."

Dikkat kesilmişti. Yüzümün alacağı ifadeleri kaçırmak istemiyordu sanki. Sanki o ifadelerden yalan söyleyip söylemediğimi anlayacakmış gibi. Dilediği kadar inceleyebilirdi beni. Çünkü ben duygularımı gizlemeyi oldukça iyi biliyordum.

"Doğum günlerimi sevdiğim insanlarla birlikte geçirmeyi çok seviyorum. Hatta her sene öyle yapıyorum."

Alt dudağımı ısırdım gülmemek için. Ben ne ara bu kadar profesyonel bir yalancı olmuştum sahiden? Buse'nin dudaklarında çok tatlı bir tebessüm vardı. İnanmışa benziyordu. "Son açıklaman?"

"Bu yatı kullanabiliyorum." Omuz silktim. Kaşları şaşkınlıkla havaya kalktı. Buna kesinlikle inanmıştı. Bana ve kabiliyetlerime bu kadar mı güveniyordu gerçekten? Halbuki ben inanmaz diye düşünmüştüm.

"Kelimenin tam anlamıyla kullanbiliyorsun yani?" Sesinde bariz bir hayranlık vardı. Omuz silktim. "Bilmem. Belki yalan söylemiş de olabilirim." Kesinlikle dünyada kullanamayacağım hiçbir araç yoktu.

"Saçmalma. Senin yapamayacağın şey yok zaten. Beceriklisin." Bu kız bana kelimenin tam anlamıyla kalpten inanıyordu. Ben onu hak edecek ne yapmıştım kim bilir. "Şimdi bana cevabını söyle." Oyunun sonucunu merak ediyordu.

paramparça | gxgHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin