DAĞ YOLU

160 4 0
                                    


MASKENİN ARDINDAKİLER


3.BÖLÜM


DAĞ YOLU




"Nida AKEL"

Bu sabah, İlayda'nın partiye gideceği için mutluluktan havaya uçtuğu bir güne uyanmıştım. Aslında kızlar ondan pek hoşlanmamıştı fakat benim için, onun da partiye gelmesinde bir sakınca görmemişlerdi.

Partinin olacağı yeri biliyordum, birkaç defa buluşma yeri olarak orayı seçmiştik. Sevinç'in dedesinden kalma bir dağ eviydi. Kızlarda pek hoşlanmıyordu kalabalık yerlerden olmaktan, bu yüzden daha sakin, daha huzurlu bir yer olan dağ evinde, ne yapılacaksa ilk seçenek olarak orası seçiliyordu.

En son gidişim, Sevinç'in bir arkadaşının doğum günü partisi içindi. Yani geçen yaz gitmiştim. Etrafı ağaçlarla çevirili, birkaç ev dışında kimse yoktu. Şehre uzaklığı bir iki saatti. Yani öyle olduğunu hatırlıyorum. İlk gidişimde babam bırakmıştı, yolu öğrendikten sonra kendim gitmeye başlamıştım. İlayda'nın ilk seferi olacaktı dağ evine gitmesi. Heyecanlı olmasının bir diğer sebebi de buydu.

İlayda odadan çıkmadan önce şirkete uğrayacağımız da söylemişti. İş yeri eve uzaktı, bu yüzden şimdiden hazırlanmak daha iyi olacaktı, çünkü dağ evinin mesafesi de uzaktı. Kasımda olduğumuz için hava şartları çok iyi değildi, yolda kalıp yırtıcı hayvanlara yem olmak istemezdim.

Hemen yataktan çıkıp banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra, saçlarımı tarayıp tüm kişisel ihtiyaçlarımı hallettikten sonra odama geri dönmüştüm. Dün gece uyumadan önce Cesur Bey'in çekilmiş resimlerine bakmıştım. Bu sefer daha ayrıntılı bakmak istiyordum fakat bu düşüncenin saçma bir şey oluşu kafama dank edince, kendimi engellemiştim.

Telefonumu tekrar elime alınca, ekranın üstünde yeni bildirimler geldiğini gördüm. İnstagramdan gelmişlerdi. Yukarıdan bildirim çubuğunu kaydırdım. Dün gece gelen tanıyor olabileceğin kişiler bildirimiydi. Ve yine onun adı yazıyordu. Cesuraslankara.

Görmek istemiyordum, hatta bir daha gelirse engelleyebilirdim de. Aslında babamın ortağıydı, istek atmamda bir sakınca yoktu, sadece ilk defa gördüğüm bir adama da istek atmak istemiyordum. Yani bu kadar takipçinin arasında beni görme ihtimali düşüktü, ama gizli olduğu için kabul etmeden önce kimin attığını görmek içinde inceleyebilirdi hesabımı. Bu riski göze alıp utanmak istemiyordum.

Telefonu, dağ evine giderken takacağım askılı siyah çantamın içine koydum. Çok büyük bir çanta değildi ama eve dönene kadar beni idare edebilirdi. Hazırlanmak için gri elbise dolabımın önüne yürüdüm ve aynı tonlara sahip olan küçük çıkıntıya elimi yerleştirip dolabın kapağını sağ tarafa doğru kaydırdım.

Parti başlamadan önce giyeceğim siyah mini bir elbiseyi askısıyla birlikte alarak koluma taktım. Fotoğraflar çekileceğimizi biliyordum, bu yüzden şık olmam gerekiyordu, çünkü gelen herkes çok iyi olacağından emindim. Aslında o kadar büyük bir parti yapılmıyordu, adı sadece partiydi. Yanan şöminenin başında, hoş bir hava katan mum ışığı eşliğinde, yüksek seste açılmayan müzikler ile birlikte sadece içkilerimizi içip, en saçma anılarımızı anlatarak sohbet ediyorduk. Kendimizi şımartıyorduk da diyebilirdik.

MASKENİN ARDINDAKİLER (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin