ŞAHESER | Texting

0.9

Lavaboya gelerek yüzüme su çarptım birkaç kez. Şimdi biraz daha iyiydim. Aklıma bir an için neden bu kadar duygusal olduğum geldi. Sonra fark ettiğim gerçekle yıkıldım.

Regl olmuştum ya ben. Bu gerçekle bir kez daha yıkılıp tuvaletten çıktım ve sınıfa adımladım.

Sınıfa vardığımda Berk'in geldiğini gördüm. Sınıfa girdikten sonra hoca da geldi ve dersi işlemeye başladı.

Teneffüs olunca Azra yanımıza geldi. ''Kızlar okulun voleybol maçı var bir sonraki ders. Gidelim mi? Ders boş zaten.''

''Olur.'' dedi Eslem hevesle.

''Tamam gidelim.'' dedim bende kısaca.

"Sen iyi misin Ravza?'' diye sordu Azra yüzümü görünce.

"Abi bir karar verin ya Ravza mı Duru mu?" dedim sitemle karışık bir komik bir şekilde.

Hepsi gülmüştü ve buna Berk de dahildi.

"Bence Duru ya." dedi Azra.

"Bence de." diyerek ona katıldı Eslem.

"Bana fark etmiyor ya keyfime göre sesleniyorum." dedi soğuk nevale Alp.

"Bence iki ismin de çok güzel ve tam seni temsil ediyor, seçemedim.'' dedi Karan. Ve ben içlerinden en çok Karan'ın dediğine odaklanmıştım.

Gülümseyerek ona döndüm. Canım sevdiğim olan ama bundan bir haber olan sevdiğim.

"Eee peki Karan sen?" diyerek konuyu değiştirdi Berk gereksizi.

"Ne ben oğlum?" diyerek tersledi Karan da.

"Sende bu konuda muzdarip misin?"

"Bana genelde Karan diyorlar Emre diyen çok az.'' Berk'in sorusuyla ne dediğini başta anlamayan Karan hızla cevap vermişti.

Sonra bana döndü. "Bunlardan biri de sensin.''

Gülümseyerek "Sende bana bazen Ravza diyorsun.'' dedim.

"Abi aslında yanlış bir şey değil ki sonuçta iki isim de sizin." Alp yine mantığını konuşturmuştu.

"Aynen."

"Aynen."

Karan'la aynı anda söylediğimiz şeyle sırıtarak önüme döndüm.

"Hadi gidelim maçı izleyelim."

"Ne maçı? Voleybol mu ?'' diye sordu Karan.

"Evet."

"Hadi gidelim o zaman." diyerek o kalktı bu defa sıradan.

Hep beraber kapalı spor salonuna indik. Ama yolda bir şey dikkatimi çekmişti. Nedense herkes Berk ile iyi anlaşıyorduk. Sanki sabah yaptığını unutmuş gibi.

Her neyse boş ver kızım Duru. Hem benim meselemle onlar ne alakaydı, değil mi?

"Alp sizin maç ne zaman? "diye sordu Eslem.

Biricik kankam Alp'ten hoşlanıyordu ama bizim soğuk nevale hiç oralı bile değildi. Maç konusuna gelecek olursak Alp okula gelmeden önce de voleybol kursuna gidiyormuş, buraya geldiğinde okul takımı olduğunu öğrendiği gibi peşinde Karan'ı da sürükleyip takıma seçilmeyi başardılar.

Karan ile 3 sene aynı sınıftaydık ama bu kadar iyi voleybol oynadığı hiç bilmiyordum. Çocuk bayağı iyi oynuyordu, hele o smaçları. Şöyle anlatayım: Alp bile pişman oldu onu da peşinden sürüklediğine. O derece iyiydi. Ama sonra hepimiz küçüklüğünde kursa gittiğini ama sonradan bıraktığını öğrenmiş ve şaşırmayı bırakmıştık.