Bu bölüm temizlik sahnesinin ilk partını okuyacağız.
Akşam eve geldiğimde odam odam değildi.
Deniz isimli şahıs kişisi hem dağıtmış hem de kitaplarımdan birkaç tanesini almıştı. Abla kardeş kitap bağımlısıydık. O yüzden bu konuda fazla kızamıyordum ona ama odamın dağınıklığı. Dağınıklığa tahammül edemezdim. Ama benim kardeşim olacak kişi dağınıklığın babası gibi bir şeydi.
Akşam bu yüzden kavga etmiştik ve ceza yemiştik annemden. Babam 'her zamanki halleri' diyerek annemi vazgeçirmeye çalışsa da annem ikna olmamış ve üstüne tüm evi temizleme cezası vermişti. Zaten yer arıyordu evi temizletmek için...
Karan'ı çağırmıştım yetmemiş Eslem, Berk ve Alp'i de çağırmıştım. Ne kadar çok kişi o kadar kısa süre...
Şimdi ise Deniz'in odasına gidiyordum. Bu tür şeylerde ortadan kaybolmaya çok eğilimli bir insandı kendisi.
Kapıyı tıklattım. Ne kadar benim odama genelde bodoslama dalsa da ben onun kadar kaba bir abla değildim. "Gel abla." Yatağında yarı uzanır bir halde oturmuş elindeki telefona bakıyordu.
Kapıyı kapatıp tamamen içeri girdiğimde yatağında yana kaymış ve bana yer açmıştı. Birkaç adımda yanına giderek benim için açtığı boşluğa oturdum. "Deniz ne yapıyorsun?"
"İyi abla sen?" dedi omuz silkerek.
"Ablacım var ya senin şu huyuna bayılıyorum."
"Benim bir sürü güzel huyum var hangisinden bahsediyorsun?" dedi yürüyen ego.
"Şu egonu bir kenara bırak. Konuya gelecek olursak eğer yaş farkı çok olmamasına rağmen bana abla diyorsun ya ölüyorum oğlum bu hareketine. Aferin sana ablasının gülü." diyerek saçlarını karıştırdım. Anında elimden kaçarak gülümsedi. "Abla tamam ya abartma. Bak Ramza moduna geçerim."
Kelimeyi duyar duymaz kan beynime sıçramışa döndüm. Deniz efendi küçükken adımı söyleyemediği için bana 'Ramza Dumu' diyordu.
Elimi sinirle ensesine götürdüğümde hızla geri kaçtı ve büyük bir kahkaha patlattı. "Gereksiz şahsiyet!"
Gülerek "Ee niye gelmiştin sen?" dediğinde biraz düşündüm. Sinir ettiği yetmiyormuş gibi beynimi yok etmişti Deniz efendi.
Ufak bir düşünme seansından sonra aklıma gelen şeyle zaferle sırıtıp Deniz'e döndüm. "Temizlik için tabi ki, ne için olacak?"
Ben itiraz etmesini beklerken o, ondan beklenmeyecek, en azından benim ondan beklemediğim - bir tepkiyle başını salladı. "Karan abi de mi geliyor?"
Şaşırsam da kafamı onaylar anlamında salladım. O ise büyük bir aydınlanma yaşar gibi yerinde doğruldu. "Ha sen o yüzden tam tamına temizlik moodunda değilsin."
Kaşlarımı çatarak sorgular bir şekilde sordum. "Nasıl bir moodmuş ki o?"
"Şu değişik pijamalarını giyersin sen temizlik yaparken. Yani herhalde temizlik yaparken pijama giyen tek insan sensindir." dedi gülerek. Dediğiyle bende gülerken saçlarımı arkaya doğru savurdum. "Benden bir tane daha yok."
"Bana yürüyen ego diyen kişinin egosu konuştu."
"Deniz şuan tam anlamıyla anladım, senin dışında kimse okul birincisi olamaz."
"Ee ne sandın?" Tekrardan rahat bir tavırla arkasına yaslandı zaferle. "Benden sonra tabi ki." dememle yüzünü buruşturması bir olmuştu.
"Yani şunu yapsan olmaz değil mi?" diyerek kafasının arkasındaki yastığı fırlattı bana. Çevik hareketimle yastığı yakalayıp ona geri yolladım.
YOU ARE READING
ŞAHESER | Texting
KurzgeschichtenBirbirlerine anonim olarak yazan ve bundan bihaber olan Duru ve Karan, aralarında üçüncü bir kişi varmış gibi acı çeker. 251223'