II.Bölüm

1.6K 99 42
                                    


"Başlayan herşey biter..."

Başını yaslayıp ağlayabileceği omuz,annesi olmayabilirdi.Ama başını yaslayabileceği abisi vardı genç kızın,Turan abisi hep destek olurdu ona. Asmin abisine anlattı durumu abisi karşı geldi tabiki asla olmaz,0 dul bir adam sen ise gencecik hayatının baharındasın diye tepki gösterdi.Asmin yalvarmıştı abisine tabi,sevdiğini söylemişti utanarak. İnanıyordu genç kız Cihan üzerindeki kamburunu azaltacaktı,sevgisizliğini dolduracaktı...Turan,dayanamadı bacısına kıyamıyordu kabul edip Babasını ikna etmişti, gerçi zorda olmamıştı Urfa'nın büyük aşiretlerindendi Haznedarlar,soylu,varlıklıydılar.Hiç değilse babasının zulmünden de kurtulurdu Asmin.Turan'ı tabiki sadece Asmin ikna etmeyip değerlisi Elif de ikna etmişti,yardım etmişti. Asmin'e Turan ne de Elif kıyamıyorlardı,bu yönden şanslıydı genç kız.Ama baba yönünden böyle sayılmazdı,babası Asmin'e değer vermezdi varsa yoksa Turan ve Asmin'in küçüğü Esma' idi.Her ne kadar zoruna gitsede Asmin'in ne yapabilirdi ki zorla sevdiremezdi babasına kendini...Ve o gün gelmişti Cihan ile Asmin nişanmışlardı.Artık önlerinde engel
kalmamıştı,bir ay sonrayada düğün karar
alınmıştı.Genç kız hazırlandı bugün Cihanla buluşup
gezeceklerdi.Artık nişanlısıydı karışamazlardı ona,genç adam Asminlerin sokağın ilerisinde
bekliyordu arabasıyla, Asmin Cihan'ı görünce
hemen kosup sarıldı adama Cihanda aynı şekilde ona,kokladı nişanlısını saçlarını. Neydi Cihanın
duygusu Asmin'e karşı?Aşkmıydı,sevgimi yoksa
onu iyileştiren bir ilaçmı? Doğrusu oda bilmiyordu.


"İnsan hayatının aşkını gördüğünde zaman dururmuş. "diye söyleyiverdi içindekileri genç
kız.Her ne kadar utansada Cihan artık onun nişanlısıydı.

Gülümsedi adam alnını öptü yeşil gözlüsünün.

"Bazen ilk görüşte bilirsin,o insan senin kaderindir."

"Hadi gidelim ilk yemek yiyelim sonrada gezeriz."ekledi cümlesini Cihan.

"Peki,tamam."diyerek bindi arabaya Asmin,Genç
çift ilk yemeklerini yediler sonra hep geldikleri o
tepeye geldiler. Cihan cebinden çıkardı
nişanlısına aldığı hediyeyi ona zincirin ucunda
yusufçuk olan pırlanta bir kolye almıştı.

"Bunu sana aldım, ben pek beceremem öyle takı tuku işlerini ama hikayesini çok beğendim yusufçuğun.Eşine sadık olan varlıkmış yusufcuk,ondan baska kimseyi görmezmiş gözü."

Asmin tebessüm etti ne kadar ince düşünmüştü
Cihan'ı.Bir kez daha kalbini kazanmıştı genç kızın.
"Bu çok...çok güzel tesekkür ederim takarmısın boynuma?"

Saçlarını kaldırıp takmasını istedi Cihan  çözdü
kolyenin kilidini ve arkasına geçti kızın taktı boynuna bıraktı kız saçlarını ve Cihan sarıldı
arkadan beline, kokladı lavanta kokulu saçlarını Asmin 'in,kulağına eğilip;

"Benimde bu yusufçuk gibi gözüm senden başkasını görmeyecek, hep sana sadık kalacam..."
Genç adam gerçekten hep Asmin 'e sadık kalabilicekmiydi,ya bir gerçek ortaya çıkıp bütün
bu sözleri yutturursa ne olacaktı Asmin böylesine
deli gibi severken Cihan'ı yaşayabilecekmiydi bu
gerçekle?Zaten her güzel şey kalbimizde derin bir yara açarak gitmezmiydi...

Genç çift güzel bir gün geçirdikten sonra evlerine
dönmüşlerdi.Asmin o kadar mutlu hissediyordu ki
kendini,sanki bulutların üzerindeydi. Olan biteni
hemen yengesi Elif ve kardeşi Esma ile paylaşmıştı.Onlarda Asmin 'i mutlu gördükçe en az
onun kadar mutlu oluyorlardı. Babası Seyit bey ise yine azarlıyordu Asmin'i her zaman yaptığı gibi...

"Kimden izin aldında buluşuyorsun o herifle?kaç
saattir napıyorsun sen he?" yine azarlayarak sorguya çekmisti babası zaten normalde de bir baba kız ilişkisi yoktu ki.Asmin'in içinde hep bir burukluk vardı bu konuda az heveslenmiyordu
genç kız,babasıyla kardeşi Esma'nın ilişkisine.Ne
zaman görse onlar dolardı gözleri...

ZAİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin