"Susuz kalmış gül gibiyim,gelin değil el gibiyim..."Kendisini bildi bileli yalnızdı...Babasının, ona acımasız,hoyratça,ezerek davranması hep yirmi iki yaşına kadar onun sırtına bir kambur oluşturmuştu ve bu fiziksel bir kamburluk değildi...İçinde ki çocuk hep hor görülmüştü babası tarafından.Cihan'ı kamburunu azaltacak biri zannetmişti herşeyin dahada kötüye gideceğini bilmeden.Belkide evde bulamadığı o huzuru Cihan'da bulacağını zannetmişti...Onu öyle sevmişti ki Hazar'ın silah çekmesi bile aklını oynatmasına yetmişti,izinde vermemişti ona birşey olmasına.
Genç adam kadını hastaneye yetiştirdiğinde ömründen ömür gitmişti,kendi canını hiçe saymıştı Asmin.Ameliyata alınmadan önce kızarmış yeşil gözleri geldi aklına arkasından gözyaşlarını akıtmıştı,ona verdiği sözleri tutamamıştı.Kader onları çıkmaz bir sokağa koymuştu.Ne yapacağını bilmiyordu,iki kadınıda bırakamazdı.
Elleri belinde bir o yana bir bu yana gidip gelirken içeriden gelen iyi haberi bekliyordu Cihan ağa.
Ona birşey olacak diye korkuyordu.Ailesine haber vermişti vuruldu diye.
Turan,Elif,Esma can havliyle hastaneye gelmişlerdi.Cihan'ın yanına yaklaştılar Turan öfkeyle sesini yükseltti."Asmin,kardeşim nerede?Nasıl oldu bu?"
Cihan'ın yakasından tuttu Turan,
"Sana bacımı emanet etmiştim böylemi koruyacaktın,sahip çıkacaktın ona he Cihan ağa?"
Genç adam yakasına yapışan adama hiç birşey diyemedi yüzünü eğdi.
"Asmin iyi olacak...Gitmez o hiçbir yere...Ben özür dilerim..." Ne dediğini bilmeden cümlelerini arka arkaya tekrarlıyordu genç adam.
"Eski karının yaşadığı bütün herkesin dilinde!Ne yaptınız bacıma? El birliğiyle öldürmeyemi çalıştınız birbirinize tekrar kavuşunca.Bir uyansın...Bir uyansın onu alacam senden Cihan ağa!"
Cihan ağlamaktan kızarmış kırmızı gözleriyle baktı Turan'a acısını anlıyordu bacısıydı sonuçta Asmin ama dedikleri yutulur şeyler değildi.Uzaklaştırdı kendisinden.
"Bana bak!Kendine gel!Ne dersin sen?Karıma neden zarar vereyim!"
"Karının kaldığı o konağa sevdalını getirdin ama!Dua et bacıma birşey olmasın Cihan ağa!"
Cihan burun kemiklerini sıktı sinirle,Serhad abisinin omzuna dokundu herkesin sinirleri çok bozuktu.Büyük bir yalan oynanmıştı ve herkesin hayatı derinden etkilenmişti resmen büyük bir deprem etkisi yaratıyordu şuan.Yengesinin ameliyatta olması kalabalığın daha da gerilmesine yetiyordu.
Saatler,dakikalar geçmek bilmiyordu sanki zaman durmuştu herkes haber bekliyordu.
Avşin,ağlayarak Cihan'ın yanına geldi.
Genç adam kendisine gelen ağlayan kadını görünce,oturduğu koltuktan ayağa kalktı.Hızlıca yaklaşıp Cihan'a sarıldı Avşin."Ben...ben ne diyeceğimi bilemiyorum Cihan.Çok üzgünüm herşey benim yüzümden oldu.Keşke...keşke hiç bulmasaydın beni..."
Cihan karşısında ağlayan kadına kıyamadı,onunda bir suçu yoktu ki.Herşey ailelerinin yüzünden olmuştu onlar yüzünden ölü damgası yemişti Avşin.Üstüne üstük zorla alıkoymuşlardı karısını,sırf kendi düşmanlıkları için evliliklerini bozmuşlardı.
Sarılmasına karşılık verdi kadının."Şşş...Senin bir suçun yok...Üzme kendini..."
Turan ve Elif sarılan çifte kızgınca baktı. Canları içeride can çekişiyordu bunların derdine bak diyerek içlerinden geçirmeden edemediler.Birbilerini bulunca harcamışlardı Asmin'i...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZAİL
Teen Fictionİki kadın ve adamın acı dolu yaşamlarının hikayesiydi. O Asmin Haznedar;Kollarında uyuduğu hiç gitmem diyen adamın gidişini izliyordu... O Avsin Bozoğlu ;Canımı verip ölsem'de bitmez bu aşk diyen adamın, kendisine olan aşkının bitişine şahit oluyord...