"Hiç kendi ölümünüzü izledinizmi?"O an zaman eskisi gibi akmadı,nesneler eskisi gibi algılanmadı.Tüm inançlar,tüm kurallar ve ne varsa gerçek bir anda anlamsızlaştı.Olduğun yer karanlığın tam ortası ışık yok,sanki kör olmuştu.Korkunç bir karanlıktır algıladığın.Tutarlı olamazsın artık,Olağan dışıydı.Delilik naraları arasında kalırsın,ne bir yön vardır senin için nede bir düzen.Herkes kalbinde bir yere sahipken o adamın,Cihan Haznedar'ın içinde ülkesi vardı...
Gözlerinin önünde vurmuşlardı sevdiği adamı,yere yığılmıştı gözlerinin önünde.Kendisinin vurulduğu yerden sırtından vurmuşlardı onu.
Tiz bir çığlıkla yere yığılan adamın yanına çökmüştü çaresiz kadın.Yüzüne dokundu,"Cihan...Kendine gel...Cihan..." Nefes nefese ağzından dökülüveriyordu sözleri.
"Bırakma beni...Ne olur yapma bunu bir kez daha...Bırakma bizi..."Acılı kadın ağlayarak adamı sarsıyordu.
Baran bi an şoka uğramış bir vaziyette yerde duran adam ve kadını izliyordu.Kendine geldiği anda öfkeyle Asmin'e doğru yürüdü.
"Gel buraya!" Yerde oturmuş vaziyette ağlayan kadını kolundan tuttu.
"Dokunma bana katil!" Asmin ateş saçan gözleriyle öfkeyle kolundan tutan adama bağırdı.Geri çekmeye çalıştı kendini ama o kadar gücü yoktu.
"Ne sandınız he!Ne sandınız!Yaptığınız ihanetin bedeli olmayacakmı zannettiniz!Şimdi yürü gidiyoruz!"
Genç kadın hıçkırarak kafasını sallıyordu olumsuz bir şekilde,sevdiği adamı hastaneye yetiştirmeliydi.
"Baran...Cihan'ı hastaneye yetiştirmeliyiz ne olur yardım et."
Celladtan yardım istemek gibi birşeydi aslında onunkisi sadece bir umutdu işte."Gebersin Şerefsiz!Benim bacımı yarı yolda bırakıp evleneceğim kadına göz diktiği gün öldü o Asmin!"
Genç kadının çırpınmalarını dinlemeyerek kolundan tuttuğu gibi kaldırdı ayağa,Asminin elleri Cihan'ın kanı olmuştu.Yerde olan adamı baygın gördükçe daha çok artıyordu ağlaması.Elinden hiç birşey gelmiyordu.
"Baran Allah aşkına ne olur bak ne istersen yaparım yalvarırım hastaneye götürelim." Çekiştirilen kadın acınası halde bir şeytandan yardım istiyordu aslında.
Genç adam öfkeyle döndü Asmin'e.
"Kes artık!Öldü o!Anladın!Bundan sonra o adamın lafını ağzına almayacaksın!Yoksa daha kötü şeyler olur Asmin!" Dedi adam bastırarak.
Asmin teslim olmuş bir şekilde sadece adamın sürüklediği yere gidiyordu.Arabasına bindirdi Baran,Asmin'i.Kadın hem hıçkırıyordu hemde öfkeyle adama bakıyordu.
"Allah belanı versin senin!"
Baran hiç bişey demeden arabayı çalıştırdı.
Asmin camdan dışarıya baktığında yerde yatan adama baktı,elleriyle yüzünü kapatarak sadece ağlıyordu kadın.Onu burada böyle bırakıp gitmek o kadar canını acıtıyordu ki.Ne yapacaktı nasıl kurtaracaktı onu...Ona bugün baba olacağını söylecekti. Bir günlük mutlulukları yarım kalmıştı her zaman olduğu gibi.Yolda giderken araba birden bozuldu,Baran söylenerek indi arabadan.
Tekerleklerine eğildi bakmak için.Asmin beliren telefon ışığıyla hemen aldı adamın telefonunu eline,bir yandanda dışarıya bakıyordu geliyormu diye? Hemen ambulansı aradı Cihan'ın yerini söyledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZAİL
Teen Fictionİki kadın ve adamın acı dolu yaşamlarının hikayesiydi. O Asmin Haznedar;Kollarında uyuduğu hiç gitmem diyen adamın gidişini izliyordu... O Avsin Bozoğlu ;Canımı verip ölsem'de bitmez bu aşk diyen adamın, kendisine olan aşkının bitişine şahit oluyord...