10. bölüm

249 18 1
                                    

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. İnstagram - ulduzmakh

Bu paragrafa kitabı okumasını istediğiniz arkadaşlarınızı etiketler misiniz?

 Keyifli okumalar.

*** 

Hassiktir!

Hassiktir!

Ceren az önce Andıç'ın onun abisi olduğunu mu söylemişti. Bu kez şaşırmak durumunda kalan ben olmuştum işte. Dünyam başıma yıkılmış gibiydi, nefeslerim sıkıştığında kalbim bir anda hızla atmaya başlamıştı. Ben seviniyor muydum? Andıç'ın kardeşi olmasına mı seviniyordum yoksa onun gibi bir sevgilisi olmadığına mı seviniyordum? Aklım darmadumandı. Peki o zaman neden sevgilisi olarak tanıtmıştı ki? Bir dakika...

Onların hiçbiri sevgili olduklarını söylememişlerdi ki! Ben öyle sanmıştım. Elimle ağzımı kapatarak Ceren'e baktım. Ciddiydi. Ama nasıl olurdu?

"Siz sevgili değil misiniz şimdi?"

Ceren kocaman gülümseyerek başını iki yana salladı. Bu durumdan o keyif alsa da ben kesinlikle keyif almıyordum. İlginç olan şey hala ona inanmıyor olmamdı. "Ama siz sevgili gibiydiniz?"

Omuz silkti. "Sen öyle sandın. Biz sana sevgili olduğumuzu söylemedik ki. En başından beri yanlış anladın. Hatta ben düzeltmeye çalıştığımda da abim izin vermemişti."

Gözlerimi kısarak aklıma gelen sahneyle küfretmiştim. Sabah kahvaltı yaptığımızda da "A..." deyip durmuştu. Abi diyecekti aslında. Ben ise onu aşkım sanmıştım. Ne yani 2 gündür kıskançlıklarım yersiz miydi? Başımı iki yana salladım. İyice Leyla olmuştum. Ne demek kıskanıyordum! Ben onu kıskanamazdım. O bencil, egoist pisliğin tekiydi.

Çekinerek Ceren'e baktım. "Peki sevgilisi var mı?" diye sormam da kesinlikle saflığımın veya aptallığımın göstericisiydi.

Ceren kıkırdayarak başını iki yana salladı. "Rahat ol, ona katlanacak bir kız yok." Oh iyi... Yani en azından onunla hayatını karartan bir kız yokmuş. Yüzümde nasıl ifade oluşmuştu bilmiyorum ama Ceren muzip ifadeyle bana baktığında bu durumu düzeltmem gerektiğini anlamıştım.

"Yani... Biliyorsun o hödüğün teki olduğu için söyledim. Yoksa ondan bana ne değil mi?"

Karşımdaki kız sallama boşuna dercesine bakıyordu. Yine de daha emin olmak için, "O zaman neden sevgilisi olduğunu inkar etmedi ki? Yani hayır da diyebilirdi. Sen de diyebilirdin. Bana oyun mu oynadınız?" diye sorular sormaya başladığımda Ceren dudağını bükmüştü. Pişman olan bir ifadeyle suratıma baktığında konuya nereden başlayacağını bilmiyormuş gibiydi. İlk önce ellerine daha sonra gözlerime bakmıştı.

"Ben gerçekten de özür dilerim. Abime bu yanlış anlaşılmayı düzeltelim dedim ama o, bırak nasıl anlıyorsa anlasın demişti."

Dişlerimin arasından dayanamadan küfrettim. "Pislik." Ceren'in abisi olsa da kendimi durduramıyordum. Yani ne günah işlemiştim de onun gibi biri karşıma çıkmıştı?

"Zaten senin kısa sürede anlayacağını düşünmüştü. Fakat..." deyip sustuğunda ne diyeceğini bildiğim için gözlerimi bayarak, "Haydi söyle söyle çekinme," deyivermiştim.

"Hani sen biraz saf olduğun için baktım sinir ve kıskançlık krizleri geçiriyorsun. Doğru olmadığını düşündüm." Elimle göğsüme baskı uygulayarak abartılı şekilde, "Ben?" diye çığırmıştım adeta. Öğretmen sessiz olmamız konusunda uyarırken sessizce Ceren'e yaklaştım.

MÛTENÂ  +18 (final oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin