-21.Bölüm- Her an için

9 2 0
                                    

Elvisinonary-A

"Kardeşim.. Bora, kardeşim nerede?" gözümden bir damla düştü. Abim gelmişti , onu seviyordum hep de sevecektim fakat kararsızdım, ona ne diyebilirdim ki? Ona ettiğim onca hakaretleri yok sayıp boynuna mı atlayacaktım yoksa daha fazla zarar vermemek için gidecek miydim?

"Koray.. Hazal, burada değil-" abim Boranın lafını kesti.

"Bora.. Yeme beni kardeşim , Hazal nerede?" cesurca davranarak daha Bora konuşmadan abimin yanlarına gittim.

"Abi.." göz yaşlarıma hakim olamadım fakat abimin yüzüne bile bakamıyordum bu bir utanç, rezillik duygusuydu.

"Abim.." boynuma atladı ilk önce alnımdan, sonra saçlarımdan ardından ise sol ve sağ yanağımdan koklayarak öptü. Beni kollarıyla daha sıkı sardı.

"Özür dilerim, her şey için.. Dediklerim için, seni yalnız bıraktığım için. En çok da kardeşin olduğum için." göz yaşlarıma engel olamadığımı fark eden Bora, abimden beni çekip hızla beni kendine çekip sımsıkı sardı.

"Abi kardeş küs kalmaz güzelim, abin seni her daim sevecek, sizde küsmek diye bir sözcük olamaz duydun mu beni?" koklayarak saçlarımdan öptü ve konuşmaya devam etti. "Koray öpün birbirinizi bakayım, hadi göreceğim sar şöyle kardeşini, hep ben mi sarılacağım bu cadoloza?" dedi Bora abime beni geri kendinden çekerek.

"Affedebilecek misin beni, böyle bir abin olduğu için.. Affedebilecek misin Hazal.. Hayatını mahveden adamı affedebilecek misin kardeşim, Yaz.. Yazım..?" göz yaşlarım arasında başımı salladım. Abim bana Yaz dedi, anlamadım .

" Yaz? Yani neden Yaz dedin anlamadım.." gülümsedi gözündeki göz yaşlarına rağmen.

"Çünkü sen benim hep Yazım oldun, çünkü sen benim Yazımsın." anlam veremesem de samimiyetle gülümsedim.

" Off, bu tatlı abi kardeş dramı bittiyse Hazal ve sevgili abisi Korayım da gelirse aşağı inip yemek yesek?" aniden Boranın saçlarını karıştırdım. Oda yumuşak bir şekilde saçımı çekti.

" Cadısın Hazal, kül kedisi."

" Keloğlan , huysuz-" dedim bir an farkında olmadan ve arkama döndüğümde, Efe ile Ares delirircesine gülmeye başladı. Pelin ise bir o kadar duyarlı olmaya çalışsa da ufak gülüşüne hakim çıkamıyordu. Daren ise ağzı açık bize bakıyordu.

Abimde Efe ile Arese katılarak gülmeye başladı.

"Keloğlan Bora, huysuz." dedi Efe boranın sırtına kahkaha atarak vururken.

" Kes sesini Efe." Efe ağırlığına rağmen Boranın sırtına atladı, ardından bora sinirle Efeye bağırırken Ares de dahil oldu ve Efeyle kahkahalarına Boranın sırtında devam ettiler.

Bu sefer ise abim Boraların sırtına doğru atlayınca dördü birden yere devrildiler. Ben de dayanamayarak gülmeye başladım ve yerde can çekişen Boranın elini tutarak kaldırdım. Abim, Ares ve Efe hala yerde tepiniyorlardı.

" Özür dilerim!" dedim Boranın suratına. Bir anda kahkaha atmaya başladı ve ani bir şekilde beni sırtına aldı.

"Yemin ederim cadısın Hazal, cadı! Görürsün sen, kıyamıyorum ki bir de sana o ne olacak?" kahkaha attım.

" Al bakalım!" dedi beni koltuğa savurarak , ardından Pelin geldi.

"Benim için ne bir huysuz ne bir keloğlansın." dedi gülmemeye çalışarak. ve konuşmaya devam etti. " Benim için en yakışıklı, en kibar ve tatlı kişisin." hemen yanakları kızararak önüne döndü. Boradan ses gelmedi, hissedebiliyordum kalbinin nasıl attığını.

"Çok güzelsin." dedi tek hamle ile, Bora. Konuşmaya devam etti.

" Seni seviyorum.. Pelin, yanakların kızarınca daha da güzel oluyorsun ve sen her halinle güzelsin.. Maalesef ki.. çünkü benim kalbim duruyor, ama kalbim hep böyle duracaksa.." dedi lafını yarıda keserek. Pelin pespembe yanaklarına rağmen başını kaldırdı .

" Seni seviyorum, hayatımda olduğun ve olacağın her an için teşekkür ederim."


Ölüm ve YaşamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin