football players, mini stories..

barış alper yılmaz

"Melek, gerçekten o salak için tüm gün böyle ağlayacak mısın? "

Asıl salak sensin, sen. Ben kendi biten ilişkime değil, senin beni görmemene ağlıyorum.

Konuyu değişip beğendiği kızı gösterdi.

Tüm gün melankolik şarkılar dinleyip durmasını biraz olsun kendime bağlayıp umutlanırken diğer gün cidden sevdiği biri olduğunu söyleyerek yanıma gelen Barış'a boş bakışlarımı yolladım. Tepki veremiyordum. Kazımcan ve Kaan dürtse de, etkisi yoktu. Barış ise full odak bendeydi.

"Hadi ama Melek, bu kızı da mı sevmedin?"

"Tanımıyorum bile Barış. Ne sevmemesi? "

"Kimi getirirsem bir bahanen oluyor da bitiyor."

"Bahanemin olması mı? İyi değilsin, sen." kaşlarımı çatarak söylediğim şeyle ortam gittikçe geriliyordu. Barış ağzını açtığında Kerem lafa daldı.

"Şşt sakin, Barış dikkat et dediklerine. Melek iyiliğini istiyor. "

"İstemesin, isteme Melek. Bir kere üzüleyim bir kere yaşayarak. Sayende hiç başlamıyor. " Yunus atlamıştı lafa. Zaten çocuk yurt dışından geldi, başını bizle ağrıtıyor.

"Sen başkasının lafıyla ilişki yönlendirecek kadar aptal mısın Barış?"

"Hayır Meleği önemsiyorum sadece!"Herkes sus pustu. Bir an bu ne demekti diye düşündüm ama artık umutlanmaktan kalbim ağrıyordu.

" Önemseme beni. Hah, iki önemsedin iki saat lafını yaptın. "

"Melek, bak ben neden kızların hepsine bir neden bulduğunu merak ediyorum. "

"Sen çoğuna layık değilsin, çoğu da sana Barış. Oldu mu? "

Ayaklandım ve sinirle gittim. Diğerleri peşimden seslendi ama hiçbir şey demedim.

Barış'tan

Sadece bir itiraf beklemiştim, itiraf.

Ortaya "Ben birini buldum" diye bir yalan atmıştım ve bilerek ortamı germiştim. Çünkü Meleğin benden hoşlandığını düşünüyordum.

Sanırım biraz yanıldım ve yok yere kalp kırdım diye düşündüm. Oysaki onu kırmak istediğim son şeydi. Annemden sonraki hayatımda en değerli kadındı ve arkadaştan öte olan anlamda onu çok seviyordum.

İtiraf etseydi öpecektim, nerden bileyim böyle olacak. Demirbay sadece kızgınca baktığında, Apo konuştu.

"Mahvettin kızı, mahvettin. O ne laflar oğlum? Yok senin yüzünden yaşamıyorum falan. Salak mısın?"

"Ne bileyim oğlum ya, benden hoşlanıyor diye düşündüm. "

"Öyle zaten. " Kazımcanın dediğiyle ona döndüğümde diğerleri kızgınca ona bakıyordu. Kazım pişman olmuştu bile ağzından kaçırdığına.

"Oğlum salak mısın sen ya?" Kerem ona döndü.

"Özür dilerim ya, Meleğe verdiğim sözü tutamadım. Verdiği sırrı tutamadım. " Sanki cinayet işlemiş gibi verdiği tepki ortamı yumuşatmış, Kerem de omzuna vurmuştu. Bense böyle öğrenmenin şaşkınlığındaydım.

"Ulan, benim takım arkadaşlarım biliyor ama benim haberim olmuyor. "

"Abicim sen bizim takım arkadaşısın da, Melek de kız kardeşimiz. " dedi Demirbay.

"Sanki sen sevmiyorsun. " diye kaş çattı Kaan, bu daha çok bir soruydu.

"Seviyorum, çok seviyorum. "

"Ha sen Meleği çok seviyorsun yani? " Üst üste niye sorduklarını anlamadan cevabımı yinelediğimde, Apo öksürdü ve arkamı dönmem gerektiğini söyledi.

Melek arkamda gülerek bana bakıyordu. Ayağa kalktım.

"Demek beni seviyorsun, ha? "

"Hm, karşılıksız sanki. " dediğimde diğerlerine döndü kaşlarını çattı .

"Hanginiz söyledi? " hiçbirinde çıt yoktu. Oflayıp bana döndüğünde bu haline gülüp sarıldım.

"Bu ekip olmasa, bu ikili olmazdı. " ikimizi gösterdiğimde Melek onayladı. Yunus , Kerem ve Kazımcan üstümüze atlarken arkalarından Kaan ve Kerem Dayı vuruyordu bile.

Friends to Lovers konusu en sevdigim sey olabilir

Bi tane Fener'den bi Beşiktaş'tan atayım kitap bitiyo🫣🥹❤️‍🔥❤️‍🩹