ferdi kadıoğlu

755 52 13
                                    

Kapısını çaldığım evin göz kamaştıran büyüklüğüne bakıyordum. Bu evin seçimi ona ait değildir, diye düşündüm. O, daha mütevazi seçimler yapardı.

Kapının açılmasıyla, karşımda belirmişti.

"Hoş geldin."

"Hoş buldum." dediğimde içeri girmem için işaret etti.

Omzumdan tutmasıyla salonu gösterdi. Usulca hiçbir şey demeden gidip oturdum.

"Nasılsın, nasıl gidiyor?"

"Fena değil. "

"Fenerbahçe olunca iyi olmalı.. " Fenerbahçe'de sağlık çalışanı olduğum için ve bunu bildiği için söylüyordu bunu.

"Evet, Fenerbahçe bir başka. "

"Neden gittin o zaman? Beni ghostlamanın başka bir yolu mu yoktu? " diye burnumdan soludum.

Takıma Milli Ara sonrası gelmiştim. Bu birkaç haftalık süreçte ise Ferdi, benim hep yanımda yakınımda olmuştu.

Ama bir anda yıllardır burada olan, gemisini terk etmeyen kaptan Ferdi, Fenerbahçe'den ayrılmış. İngiltere'ye, Premier Lige gelmişti.

Sarı lacivertiyle tanıdığım insanın üstünde mavi  beyaz Brighton forması vardı artık.

"Bu benim tek aldığım bir karar değil. Seni ghostlamak istesem, buraya taşın diye her gün mesaj atmam. "

"Sen geçtin belki ama ben Fenerbahçe'den vazgeçemem."

"Ben de vazgeçmedim, Derin. Yönetim kararıyla aldığımız bir karar olduğunu adın kadar iyi biliyorsun. Ben ister miyim gönlümü verdiğim ve şampiyonluğunu görmek için sabrettiğim takımdan gitmeyi, hele ki, seninle tanışmışken?"

Yüzüme son cümleyle gelen gülümsemeyi hissetmiştim. O da bana bakarak tebessüm etmişti.

"Gözlerim her antrenmanda seni arıyor. Bundan çok yoruldum artık. "

"Eski antrenmanları izleyebilirsin, Brighton maçına gelebilirsin. "

"Ben seni Mert ile, İrfan'la koşarken görmek istiyorum. "

"Milli takım maçları ne güne duruyor?"

"Sarı lacivert formayla özlüyorum.. "

"Giyerim birazdan. "

"Ben Fenerbahçeli Ferdi'yi özlüyorum. "

Her şeye çözüm bulan Ferdi, bu sefer susmayı tercih etmişti. Ne diyebilirdi ki?

"Konuşsana Ferdi, tabii. Ses yok seda yok. Seni gördükçe üzülüyorum ben, gidiyorum. "

Kendimden beklemeden aldığım bu fevri kararla ayağa kalkıp giderken, Ferdi arkadan bağırdı.

"Devre arası geri gelebilirim. "

Ne demişti o?

"O ne demek oluyor?" diye tekrar ona döndüm.

"Duydun işte, devre arası eğer Fener hallederse geri geliyorum. " Konuşurken benim gibi ayaklanmıştı o da.

Heyecandan boynuna atıldığımda ellerim saçlarının arasındaydı.

Kollarını belime sarmış, bana bakıyordu.

"Seni de bu aralar çok çağırmamın sebebi buydu? Yani 2 nedeni var?"

"Diğer neden ne?"

"Hep yanımda ol istiyorum Derin." diyerek hala belimde olan kolları, biraz daha aşağı inmişti. Yüzlerimiz ise dip dibeydi.

Kollarımı saçlarından çekip boynuna doladığımda çoktan öpüşüyorduk.

Aylardır beklediğim 2 şey gerçekleşiyordu.

1- Ferdi'nin dönüşü

2-Onu öpmek.

Bir anlığına geri çekilerek kısık sesiyle söylediği cümleye gülümsedim.

"Böyle olacağımızı bilseydim, daha erken söylerdim." dedi yakınlığımızı belirterek.

..

bu bölüm derinime aitti, kendisi wattyi sildigi icin yok maalsf..

ferdi umarim premier ligte basarili olur, ki suphem yok.. en iyi karari verdi.

taraftar dedigin tabii ki duygusal bakacak ama oyuncu mutluysa biz de mutluyuz diyebilmeliyiz bazen. Bi Beşiktaşlı olarak farkindayim   dir.

Ferdi Kadıoğlu Fenerbahçe efsanesidir.

football players, mini stories.. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin