Oy 20'yi gecmezse nah size yeni bolum, 😺😘
🧶
"Kelly sütlü çay istiyor muş baba!"
"Kelly canım sende çok şey istiyorsun!" Minji, babasının sitemi ile kıkırdamaya başlamıştı.
"Ama baba canı çekmiş yazık değil mi?" Felix başını sallayıp, kollarını beline koymuştu.
"Evet, benimde canım bir şey çektiğinde yemeyince çok üzülüyorum..." dudağını büzdüğünde, minji babasına koşup sarılmıştı.
"Ben senin canının çektiği her şeyi yaparıım! Ama kardeşlerim çok aç baba." ilklerde sesi sevecen çıksa da sona doğru, sinirle söylenmişti Minji.
Felix gülümseyip kendine sarılan kızını kolları ile sarmalamıştı,
"Unutuyordum az kalsıın! Kelly tamam kızma. Babam ile vakit geçiremez miyim?"
Felix kıkırdayıp kelly'in yanındaki pufa oturmuştu. Büyümeye başlayan karnını ovalayıp.
"Hadi bekletme Kelly'i" diye seslendi.
"Baba! Süt yok..." Minji dudaklarını büzüp Kelly'i kucağına almıştı.
"Ama ben süt istiyorum Minji!" Minji küçük ağzını farklı bir şekilde oynatarak elindeki oyuncağı konuşturmuştu.
Bu haline gülen sarışın, ayaklanıp kızının yanına çömeldi.
"Üzgünüz Kelly şuan evde hiç süt yok..."
Minji, Kelly'nin kafasını Felix'in zıttı tarafına döndürüp;
"Bende... Bende o zaman perdelerini yırtarım" dedi.
Felix yüzüne yalancı bir şaşırmaya büyüyüp korkuyla konuştu: "Oh hayır! Perdelerim olmaz."
Minji sinsi bir gülüş atıp Kelly ile perdelerin olduğu tarafa koştu, Felix ise kızının ani koşuşu ile ayaklanıp peşinden gitti.
"Baba! Kelly perdelerini yırtıcak." perdelerin tam önüne gelmişti ki, ayaklarının yerden havalandığını hissetti Minji.
Felix kızını hızlıca kucağına alıp koşmaya başlamıştı, odayı dolduran kahkahalar ile çok tatlı bir hava oluşmuştu.
Felix, kucağındaki kızın koltuk altlarından tutarak kendi etrafında döndürmeye başlamıştı.
Minji'nin sonu gelmez kahkahaları, babasının yorulması ve midesinin bulanması ile azalmıştı.
Felix, kendi etrafında dönmeyi bırakıp yavaşça kızını göğsüne yaslamıştı. Hızı tamamen azalıp dengesini sağladığı gibi kendini yatağa bırakmıştı.
Minji, babasının göğsünde uzanırken kalp atış seslerini çok net duyuyordu.
"Baba kalbin göğsünü yarıp çıkıcak sanırım! Minho babamı aramamı istet misin? O bir çözüm bulur."
Felix, kızının komik ve bir o kadar da endişeli sözleri ile kahkaha atmıştı. Minji'nin koyu saçlarına öpücük bırakıp başını iki yana salladı.
"Gerek yok meleğim, her insanda olan bit şey bu."
"Emin misin?"
"Hayır babanım."
"Yha!"
Minji küçük ellerini babasının karnına koyup bir kaç saniye sâdece oraya odaklanmıştı.
"Ee ben duyamıyorum!" kulağınıda babasının karnına koyunca, Felix kaşlarını havalandırarak ne olduğunu anlamaya çalıştı.
"Neyi duyamıyorsun tatlım?"