Okurlarım artıyor ama benim biricik okurum benim için başka... Oy sınırı koymam ama oy gelmeyince yazasım da gelmiyor nese nese kendinize iyi bakııın!
★Gözümü aralayıp hemen dikleşmiştim dademin yaşadığım şey rüyaydı değil mi? Alnımdan terler akarken zar zor banyoya atmıştım kendimi, yüzüme buz gibi suyu fırlattıktan sonra kendime gelmeye çalışıyodum.
Nefes nefese kalmıştım odama geri dönüp telefonumu elime alıp, o her zaman ezberimde olan numaranın üstüne basmıştım;
Minho
Felix
İyi misin
Lütfen iyi ol/
(06.21)Felix
Minho?İyiyim
Bişey mi oldu bu saatteMinho
off özür dilerim
Saattin farkında değildim
Ama of
Aklım sende kalmıştı
Rahatsız ettimFelix
Minho sakin ol
Rahatsız etmedin merak etmeMinho
Neden bu saatte uyanıksın
Sağlığına zararlı
Düzgün uykunu alman lazımFelix
Ah yine başladık
Midem bulanmıştı kalkmak zorunda kaldımMinho
Kustun muFelix
HmmMinho
Banyodaki kapının arkasındaki
Dolapta ilaç var mide bulantısına karşı
Onu içFelix
Sorun değill
Normal bişeyMinho
Chan yanındamı
HalaFelix
Hastaneden çıktığımdan
Beri benle kalıyorMinho
Tamam dikkat et
Kendine her gün
Sorguya çekerim yoksa hyungunu
Ona göreFelix
Tamam tamam
Sen napıyorsunMinho
Babamın şirketine geçtimFelix
Minho doktorsun sen
Şirket ne alakaMinho
Böyle gerekti güzelimFelix
Hem güzelim diyo hem beni terk ediyo/
Minho bebeğim iyi misin/
Neyse görüşürüz
MinhoMinho
Görüşmesek daha iyi olurTelefonumu kenera bırakıp yatağa atmıştım kendimi,belkide asıl ayrılma sebebim aldatma konusu değildi kim bilir...
Babam her zaman Felix'e karşı soğuk ve acımasız olurdu, bunun yüzünden japonyadaki evimizden kavga ederek ayrılmıştım. Ama asla bir şahıs yüzünden en değerlimden ayrılmazdım o gün gördügüm şeyin planlı olduğunu düşünsemde ayrılmak zorunda kalmıştım, çünkü babam dediğim aşağlık Beni Felix ile tehdit etmişti.
Ya japonyaya gelip şirketin başına geçicektim aynı zamanda evlenmek üzere olduğum kişiyi terk edicektim. Ya da terk etmek yerine korede kalmaya devam edicektim oda karşılığında sevgilimin işini sevdiklerini ve kendi hayatını elinden alıcaktı. Buna göz yumamazdım,
Üstünede o görüntüleri görünce peşine düşmüştüm inanmıyordum zaten Felix'in beni aldattığını en sonunda o görüntüdeki adamın Sevgilimi zorla taciz ettiğini öğrenmiştim. O adamı bulunca hayattan silmeyi düşünüyordum (siz benim Minho mu salak mı sandınız işte böyle ters köşe yaparlar)
Artık Felix'in yüzüne nasıl bakardım bilmiyorum ama en azından bu görüntüler işime gelmişti. Çünkü durduk yere sevgilime hadi ben gidiyorum mu diyecektim? Hayır diyemezdim bu düşünceleri aklımda tartarken telefonuma bildirim gelmişti.
Babam arıyordu aramayı reddedip hazırlanmaya başlamıştım, üstüme gömleğimi ve pantolonumu geçirmiş kravatı takmıştım. Her ne kadar mükemmel gözüksemde, böyle giyinmeyi sevmiyordum.
Babam yine aradığında açmak zorunda kalmıştım;
"Efendim bay Lee"
"Şirkete hızlı gel seninle birini tanıştırıcam"
"Emredersiniz"
Sözümü daha tamamlayamadan yüzüme kapatmıştı gözümü devirip aynanın karşısına geçmiştim. Fazlamı yakışıklıyım ne...
(Felixin anlatımı)
Sabah sabah mide bulantısı ile uyanmıştım, hızla ayağıya fırlayıp midemi tamamen boşaltmıştım. Kızlarım beni çok zorluyordu karnımı tutup ayağıya kalktım. Yüzümü de yıkadıktan sonra saate bakmak için telefonumu aldığımda,Minho dan mesaj olduğunu gördüm, ilk gördüğüm de emin olmak için bir kaç kere bakmıştım evet oydu, ona cevap verdikten sonra aşağıya inmiştim.
Chan hyung bu saatte mutfakta kahvaltı hazırlıyodu, "hyung çok erkencisin" demiştim ona yaklaşırken. "Uyandığını fark edince hazırlamaya başladım" demişti arkasına dönüp karnımı okşarken.
"Hyung 3 ay kaldı, 3 ay sonra iki tane minnak kızım olucak" dedim, sandalyeye otururken. "Çok güzel olucakları kesin, hem annesi hem babası yakışıklı çünkü" chan hyungun dedikleriyle gülmüştüm.
"Hyung bana annemi diyecekler babamı" dediğim şeyle Chan hyung duraksamıştı, bana dönüp "hangisini daha yakın hissederlerse onu derler takma kafana" demişti.
"Minho... Bugün bana mesaj yazdı" dediğim şeyle Chan hyung azda olsa şaşırmıştı, "iyi olup olmadığımı sordu"
"Bişey olmuşmudur hyung" dedim dudağımı büzerek, "inanmıyorum onun beni bıraktığına, o yapmaz" diye mırıldandım. "Lix bende inanmıyorum ama bence artık geri dönüşü yok olanların, o yüzden kafana takma bugün abin arkadaşların falan gelicekmiş haberin olsun" başımı sallamıştım sonrada uzun uzun konuşarak kahvaltı etmiştik.
(Jisung'un anlatımı)
"Hyunjin siktirme belanı yürü git" dediğim şeye rağmen sırıtarak bana bakıyodu önümdemi hayvan, "hadii ama ji" demişti. Tamam belki bi ihtimal bende ondan etkileniyo olabilirdim ama aması yok."Git dedim sana" diyip ittirdim ama ittirmem geri tepti ve üstüme doğru gelip belimden tutmuştu beni, "yapacağım şeyden hiç pişman değilim tamam mı" başımı sallamıştımki, çenemi tutup kendine doğru kaldırmıştı. Fazla mı uzundu ne!
Ve birden dudaklarımda ki baskıyla gözlerim sonuna kadar açılmıştı ama ittirmek yerine gözümü kapatıp eşlik etmiştim.
En sonunda nefessiz kalıp ayrıldığımızda ikimizde sırıtıyoduk, "Hwang bey benimle çıkar mısınız acaba" demiştim ona yaklaşarak, "yeterki siz isteyin han bey" en sonunda ikimizde kahkahaya boğulmuştuk, ne olmuştuda nefret ettiğim kişi ile şuan el ele en yakın arkadaşımın evine yürüyordum??
🌸⭐
Tatlı bir bitiriş olsun istedim 4. Bölümde mi 5. Bölümdemi ne 2 ay ileri gitmiştik o sırada bu gelinciğimiz ve sincabımız yakınlaşmış!!Nasılmışş benim okuruum!?
Minhonun mal olmadığını şimdi anladınız mı😞