Kabulleniş

301 18 2
                                    

Arabaya bindiklerinden beri ikisi de konuşmuyorlardı. Mirza ağa sinirinden Rojda ise korkusundan sesini çıkartmıyordu.Biliyordu ama başına gelecekleri bunu bile bile yapmamış mıydı evet bir daha olsa bir daha yapar mıydı evet çünkü annesini bir kaç dakikalığına görmesi yeniden kendine gelmesine neden olmuştu.Konağın önüne geldiklerinde Mirza ağa hızla frene basıp arabayı durdurmuş arabadan inmişti. Rojda kendisi ineceği sırada Mirza ağa hızla onun bölümüne geçmiş kapıyı açtığı gibi rojdanın kolundan tutarak aşağı indirmişti. Rojda artık sürüklenmekten sıkılmıştı ve hatta yorulmuştu ama şuan Mirza ağa o kadar sinirliydi ki korkusundan herşeyi kabullenip susuyordu.konağın kapısı adamlar tarafından açılmış Mirza ağa önde Rojda peşinden içeri girmişti.Avluda onları bekleyen herkes ikisini karşıların da görünce hızla ayağa kalkmışlardı.delal hanım ve yade piroz Mirza'nın rojdayı bulduklarına sevinmişler bir nebzede olsa rahatlamışlardı. Mirza ağa herkesi arkasın da bırakıp rojdayı tuttuğu gibi merdivenlerden çıkacağı sırada yade piroz önünü kesti torununun çok sinirli olduğunu anlamış genç kızı korkutacağından ve üzeceğinden korkuyordu.Bastonunu Mirza ağanın ayak dibine koymuş onu durdurmuştu.Mirza ağa zaten sinirliyken babaannesi onu iyice çileden çıkarıyordu.Derin bir nefes alıp verdikten sonra sakin kalarak konuşmaya başladı;
"Yade çık önümden yeterince sinirliyim sinirimin senden çıkmasını istemem "Rojda ikiliye bakıyor yade pirozun onu bu sinirli adamdan kurtarmasını umuyordu.
"Çıkmam rojdayı bırak sen nereye gidersen git sinirini kimden çıkartacaksan çıkar ama kızı bırak" Mirza babaannesinin dediklerinden sonra daha fazla sinirlenmeye başlamıştı hiç suçu yokmuş gibi rojdayı bırakacaktı öyle mi?
" Suçsuz gibi bırakayım onu,yaptığı yanına kalsın hatta ben direkt rojdayı bırakayım tekrar kaçsın ne dersin yade bu olur mu? " Yade piroz torunaa baktı genç ağa çok sinirliydi elbette Rojda suçsuz değildi ama bu kadar sinirle bir yere varılmazdı.
" Ben Rojda suçsuz demiyorum suçlu ama şuan çok sinirlisin sinirin geçsin ondan sonra konuşursunuz "Mirza ağa babaannesinin önünden hızla çekilip Rojda ile beraber merdivenleri çıkarak odaya geçmişti. Avluda ki herkes Rojda için endişeleniyordu tabi ki mirza Birşey yapmazdı ama şuan o kadar sinirliydi ki rojdayı olduğundan daha fazla korkutacaktı.
Mirza rojdanın odasının önüne gelince kapıyı açmış ardından rojdayı içeri fırlatmıştı Rojda korkuyordu ama belli etmeyecekti çünkü yaptığından asla pişman değildi. Mirza ağa karşısın da oldukça rahat duran kızı süzdü yaptığından hiç pişman değilmiş gibi duruyordu çünkü oldukça sakindi.Bu onu daha fazla sinirlendiriyor olmadık şeyler yapmasını sağlıyordu.
"Sen sen ne  yaptığının farkındasın değil mi sen töreyi çiğneyerek kaçıyorsun öyle değil mi hem de çok rahat bir şekilde planlı bir şekilde koca konağı ayakta uyutuyorsun ve kaçıyorsun.Ben kaçmasını bilmiyor muydum Rojda hanım haa bilmiyor muydum ben çok mu meraklıydım seninle evlenmeye veya şuan evli kalmaya ben kan davası olmasın bu topraklar da daha fazla kan dökülmesin diye uğraşırken sen ne yapıyorsun de hele bana amacın ne " Mirza o kadar çok bağırıyor du ki aşağıdakiler Rojda içim endişeleniyorlardı.Rojda karşısından sinirden deli olmuş adama baktı artık aynı şeyleri söylemekten yorulmuştu seni istemiyorum demekten sıkılmıştı ama kimse onu anlamıyordu.
" Ben bu töreye boyun eğmem Mirza ağa duydun mu beni yapamam benim de suçum yok senin de bunu kabul etmek zorun da değiliz birbirimize ömür boyu katlanmak zorun da değiliz ne sen beni seversin ne de ben.büyük konuştuğunun farkında değildi zaman bunu rojdaya Tokat gibi gösterecekti. "Benim hayallerim var ben okumak istiyorum ben özgürce yaşamak ve özgürce hayallerimi yaşamak istiyorum duydun mu anladın mı beni Mirza ağa " Mirza ağa elini anlına koymuş uzun süre öyle kalmıştı biraz sakin kalıp gerçekleri artık bu kıza anlatmalıydı Rojda anlamıyordu.
"Bu zamana kadar bu topraklar da hangi kızın hayallerini gerçekleştirdiğini gördün sen hadi onu da geçtim hangi kızın Özgürce yaşadığını gördün kendini kandırma Rojda bu olay olamasa da sen okumayacaktın,Özgür olmayacaktın duydun beni buraların örfünü,adetini,töresini bilmiyormuş gibi davranma tamam mı ister kabul et ister etme burdan çıkış yok burdan kaçışın yok ömrünün sonuna kadar buradasın duydun mu dediğin gibi ne sen beni seversin ne ben seni ama birbirimizi kabul etmek zorundayız ben de hiç memnun değilim bu durumdan emin ol senin hayallerin olduğu kadar benim de vardı " Rojda Mirza ağaya anlam veremiyordu madem hayalleri vardı o bu  toprakların ağası değil miydi hükmünü konuştursun ve bu olaya bir son versin istiyordu.
"Madem hayallerin var gerçekleştir o zaman sen ağa değil misin, aşiret değil misin hükmün yok mu senin git o çok istediğin hayalleri sen de yaşa bende" Mirza ağanın bu kızla işi çok zordu hem de çok zor
"Benim hayallerim artık yok bitti senin ki de bitecek anladın mı beni ben nasıl sildiysem herşeyi sen de sileceksin istesen de istemesen de kabulleneceksin yoksa Rojda sana yemin ederim istemediğim şeyler yaparak seni bana mecbur bırakırım duydun mu beni zorlama " Rojda Mirza ağanın dediklerinden sonra bir Adım gerilemiş ve korkmuştu dediklerini anlamış ve ondan korkmuştu.
Mirza ağa bir adım rojdaya yaklaşarak parmağını ona doğru salladı ve konuşmaya başladı ;
"Bundan sonra bir daha böyle birşey yapmaya kalkışırsan aklından,beyninden ve fikrinden kaçmayı düşünürsenönce aileni yok ederim sonra da seni anlaştık mı iki elini açarak odağı gösterdi  Burası artık senin evin sen artık buraya mecbursun yemin ederim Rojda bir daha ki sefere bu kadar ucuz kurtulamazsın ben den. en ufak  şüpheleneyim senden o zaman görüşürüm seninle " Rojda birşey diyemedi ne diyebilirdi ki ne dese boş ne dese anlamsızdı. Mirza ağa konuşmayan kıza son kez baktı anladığını düşünerek odadan hızla çıktı ve aynı hızda kapıyı kapattı tüm Konak kapının sesiyle ayağa kalkmıştı. Mirza ağa hızla avluya çıkmış salihi yanına çağırmıştı
"Salih bütün adamları topla konuşacaklarım var "
"Emrin olur ağam" iki dk İçin de bütün adamlar Mirza'nın önüne ip gibi dizilmişlerdi.Rojda odasın da ki pencereden izlerken içeridekiler kapının önünde merakla Mirza'nın me yapacağını bekliyorlardı.
"Hepiniz beni iyi dinleyin bundan sonra iki önde iki arkada kapışa adam duracak gece yarısından sonra diğer dört kişiye devir edeceksiniz ve böylelikle her saat kapılarda nöbet olacak anlaşıldı mı kapılar asla boş bırakılmayacak." Adamlar aynı hızda kafalarını sallamış ağalarına cevap vermişlerdi.Rojda duydukları ile hiç şaşırmamıştı zaten kaçsa da yine dönüp dolaşacağı yer burası olacaktı o yüzden hiç tepki bile vermedi penceresini kapattığı gibi odasına geçti.
Mirza adamları dağıttıktan sonra aklımda ki diğer düşünce için ailesinin yanına geçti hepsi kapıda ona bakıyorlardı yanlarına giderek içeri geçmelerini söyledi.Hepsi içeri geçmiş oturmuş ve Mirza ağanın ne diyeceklerini bekliyorlardı.
"Helinin kocası duydu mu bu olayı veya ailesinden biri" delal hanım konuya giriş yaptı beklemeden
"Mecbur oğul istese de istemeseler de hepsi şahit oldu "Duydukları Mirza ağanın hoşuna gitmemişti inşallah bu olay aşiretin kulağına gitmezdi. Yade piroz torununa bakarak konuşmaya başladı
"Meraklanma ben konuşması gerekenleri konuştum onlarla bu olay konakta kalacak aşiret duymayacak" Mirza ağa da öyle temenni ediyordu yoksa başın da hiç dert yokmuş gibi birde bununla uğraşacaktı.
Mirza ağa başını sallamış kendi odasına çekilmişti.
Odasının balkonuna çıkmış sigarasını yakmıştı sadece  on gün öncesini düşünmüştü herşey oldukça düzgün dü kendince mutluydu ama şimdi ensesine kocaman bir yük binmişti Rojda zordu hem de çok zor onunla nasıl baş edecekti bilmiyordu.Sanki buralarda büyümemiş, töre nedir bilmiyormuş gibi davranıyordu.Aşiret ilerleyen zaman da çocuk isteyecekti buna nasıl engel olacaktı, istemediği bir kadından çocuk yapmak istemiyordu ama eğer bu toprakların ağası isen soyunun devamlılığı şartı peki bunu rojdaya nasıl anlatacaktı daha doğru düzgün konuşmuyorlardı bile sigarayı dudaklarına götürerek Derince içine çekti bundan sonrası onun için hiç kolay olmayacaktı tek bildiği buydu.
Rojda hiç uyumadığı geceyi geride bırakmış sabahı zor etmişti. Bütün gece düşünmüştü ama birşey bulamamıştı artık beyni durmuştu tek düşündüğü şey Mirza ağaya bazı şartları vardı bunu ilerleyen zamanlarda ona sunacak kabul ederse şayet o da Mirza ağanın istediği gibi rahat duracaktı.
Şimdi aşağı inme vaktiydi kahvaltı saati yaklaşıyordu ama Rojda hiç inmek istemiyordu dünden sonda yade piroz dan ve delal hanım dan utanıyordu suçluydu ve ne deseler haklılarda ama ileri giderler diye korkuyordu.
Sonsuza kadar bu oda da duramazdı ve kaçamazdı enin de sonunda suçuyla yüzleşecekti cesaretini toplayıp aşağı geçti.Konak sessizdi kimsenin dün yaşananlardan dolayı sesi çıkmıyordu rojda ilk başta mutfağa bakmak istedi oturma odasında kimin olduğunu bilmiyordu ve belki Zeynep abla dan öğrenirdi.
Mutfağa girdiğin de Zeynep abla kahvaltı hazırlıyordu Rojda çekinerek günaydın Demişti Zeynep kadın rojdanın sesini duyunca güzel kıza dönmüş sıcak gülümseme sunup konuşmuştu.
"Günaydın kızım yüzünü inceledi rojdanın solgun gibi görünüyor du kızı gibi sevdiği masum kız"pek iyi görünmüyorsun hasta mısın" Rojda meraklanan kadına tebessüm sundu ve konuşmaya başladı
"Dün gece hiç uyumadım ondandır Zeynep abla hasta değilim merak etme ben sana birley sorucam içeride kimler var" Zeynep abla rojdanın tedirgin olma sebebini anlamıştı dün kü olaylardan dolayı utanıyordu.
"Delal hanım var kızım yade piroz biraz yorgun hissediyormuş odasında dinlenmek istedi" Rojda delal hanımla şimdi kimse yokkken konuşsa iyi olurdu Çünkü cesaretini toplamıştı.
"Tamam Zeynep abla teşekkür ederim "
Çekinerek de olsa  adımlarını oturma odasına doğru attı nereye kadar kaçacaktı kı aynı evin için de kapının önünde bir süre durdu ve derin nefes alıp vererek içeri geçti.
Delal hanım elin de tesbihi ile bir köşe de oturmuştu. Rojdayı henüz fark etmemişti.
Rojda içeri geçerek bir köşeye oturdu ve kendini fark ettirmek için konuştu
"Günaydın" dedi oldukça utanarak.Delal hanım utanan gelini rojdaya  baktı utanmasını anlıyordu Çinli yaptığı doğru değildi ama kızamadı güzel gelinine cahildi ve en önemlisi suçsuz du bugün aşağı inerek bile hatasını anlamış olduğu gösteriyordu ve delal hanım için yeterliydi.
"Günaydın güzel kızım" dedi içten bir şekilde Rojda delal hanımın samimiyetini görünce cesaret alıp dünle ilgili konuşmaya başladı
Zorda olsa yapmak zorundaydı.
"Dün olanlardan dolayı özür dilerim yaptığım doğru değildi biliyorum ama annemi çok özlemiştim ben ondan hiç bu kadar ayrı kalmadım dayanamadım bir daha olmaz yaptığım hatanın farkındayım " diyerek konuşmasını sonlandırdı daha fazla uzatmasına gerek yoktu. Delal hanım kıyamadı yine rojdaya  dediklerin de haklıydı ama yaptığının yanlış olduğunu bilmesi bile delal hanıma yeterliydi.
"Rojda kızım ben sana kızmıyorum ne desen ne hissetsen haklısın birden hayatın tepe takla oldu ve hiç bilmediğin bir olayın için de buldun kendini ben sana ilk günde dedim biraz sabırlı ol dedim hep böyle kalmaz zamanla herşey düzelir sadece zamana ihtiyacımız Var dedim sen eğer hata  üstüne hata yaparsan biz hep başa sararız ve düzelen hiçbirşey olmaz yaptığın yanlışlar ayağına dolanır doğru olmaya devam et ki güzellikler seni bulsun" delal hanım anne şefkati ile konuşmuştu Rojda ile daha gençti,toydu  ve cahildi zamanla oda herşeyin farkına varacaktı yanlışa yanlış ile gidilmezdi doğruyu gösterecekti ki genç kız doğruyu bulsundu. Rojda delal hanımım konuşması ile bir nebze de olsun rahatlamıştı em azından mirZa ağa gibi öfkeli değildi.
"Bir daha böyle bişeye şahit olmayacaksınız özür dilerim tekrardan" delal hanım gelininin elini tutmuş iki kere elini sıkmıştı.
Hazırlanan kahvaltı ile delal hanım ve Rojda masaya geçmişti yade pirozun kahvaltısı odasına çıkarılmıştı dün olanlar yaşlı kadını yormuş tansiyonun çıkmasına sebep olmuştu. Rojda ile delal hanım kahvaltıya oturdukları an Mirza ağa içeri girmişti Rojda onu gördüğü an başını önüne eğmiş tabağı ile ilgilenmeye başlamıştı.Mirza ağa da bakmamıştı dinden sonra hala siniri geçmemişti Rojdaya masa da babaannesini göremeyince merakla anasına sordu
"Yade nerde kalkmadı mı daha " delal hanım ona sorulan soruya beklemeden cevap verdi
"Tansiyonu yüksek biraz ama şimdi daha iyi sadece dinlenmek istiyor" Mirza endişelenmişti babaannesi için
"Doktor çağıralım böyle kendi kendine yatmakla geçemez" Rojda sadece ikisini dinliyor ve tabağı ile ilgileniyordu.
"Bilmez misin babaanneni oğul asla kabul etmez ben de dedim iyiyim dedi zaten tansiyonu ölçüldü sabaha göre düşmüş" Mirza rojdaya bakarak annesini cevapladı küçük karısı hatasının farkına varmış olacaktı ki hiç başını kaldırmıyor du
"Birşey olursa hemen bana haber verin ve doktor çağırın hafife alınmaz böyle şeyler ben şirkete geçiyorum "
"Kahvaltı etmeden mi" delal hanım aceleci oğluna sormuştu
"Toplantı var yetişmem lazım " Mirza ağa son kez rojdaya bakmış ardından konaktan ayrılmıştı.Rojda Mirza ağa gidince az da olsa rahatlamıştı.delal hanım ile kahvaltı yaptıktan sonra kahveleri yapmış içmişlerdi.Ara da yade pirozu da kontrol etmiş her seferin de uyuduğunu görmüştü. Koca konakta sıkılıyordu ve be yapacağını bilmiyordu Zeynep abladan iş istese küçük şeyler veriyor ve hemen bitiyordu.Odasına çekileceği sırada avludan kalabalık sesler gelmeye başladı çıktı üç basamağındaki geri inerek gelen sesleri merak etti avluya baktığın da bir kadın ve kendi yaşların da bir kızın geldiğini gördü.genç kız ve kadın rojdayı gördükleri an yüzleri düşmüştü Rojda misafir olduklarını anlayıp gülümseyerek onları karşılamıştı.
"Hoşgeldiniz" genç kız ve kadın suratlarını asmış zorda olsa cevap vermişlerdi.
"Hoşbulduk delal nerede" diye sormuştu orta yaşta ki kadın.Rojda neden böyle davrandıklarını anlamasa da kendini bozmadan konuşmaya devam etti"içeri de buyrun" kadın ve kız rojdanın yanından hızla uzaklaşmış içeri geçmişlerdi Rojda da onları takip etmiş içeri geçmişti.delal hanım gelenleri görünce pek memnun olmasa da ayağa kalkıp karşılamıştı
"Hoşgeldiniz havin " mirzanın halası havin yerine geçmiş soluklanıp konuşmaya başlamıştı
"Hoşbulduk delal habersiz geldik ama bir anamı görelim dedik" genç koz geldiğinden beri rojdadan gözlerini ayırmamış,sürekli ona bakıyordu.
"Olur mu öyle şey hoşgeldiniz"sen de hoşgeldin ASmin kızım"
Rojda adının asmin olduğunu öğrendiği Koza baktı burnunu kıvırta kıvırta konuşmaya başlamıştı bu kız kendini ne zannediyordu veya kimdi
"Hoşbulduk yengem nasılsın sağlığın sıhhatin yerinde inşallah "
"Çok şükür kızım iyi diyelim iyi olalım"delal hanım havin ve asmini rojdaya ile tanıştırmaya başlamıştı
"Rojda kızım havin mirzanın halası asmin de halasının kızı" Rojda şimdi kim olduklarını anlamıştı bu ikisi de hiç hoşuna gitmemişti rojdanın özellikle asmin denilen kız da bir tuhaflık vardı ama yakın da belli olurdu çünkü geldiğinden beri rojdaya düşman gibi bakıyorlardı.
"Öyle mi çok memnun oldum hoşgeldiniz tekrardan"mecburiyetten konuşmuştu.İkisi de burun çevirmiş sadece baş sallamışlardı.Delal hanım da anlamış olacaktı ki rojdayı kahve yapması için mutfağa göndermişti.Rojda delal hanımın isteği üzerine hızla mutfağa geçti o ortamdan kurtulduğu için baya mutlu olmuştu.
Kahve malzemelerini çıkarıp herşeyi ayarladıktan sonra kahveyi ocağa koyarak pişirmeye başladı.
Yanına gelen asmin ile şaşırmış tepki vermeden kahvesi ile ilgilenmeye devam etmişti.Asmin geldiğinden beri sadece boş boş rojdaya bakıyordu Rojda daha fazla dayanamamış konuşmuştu
"Bir şey mi diyeceksin asmin " asmin kızı baştan aşağı süzmüş sonra konuşmuştu
"Yoo ben ne diyeyim sana " Rojda sabır çekerek işine devam etmişti.O sıra da asmin konuşmaya devam etti
"Senin işin de ne zor haa sevmediğin ve zoraki mahkum tutulduğun bir evlilik yapıyorsun Allah düşmanıma vermesin" Rojda elin de ki kaşığı tezgaha bırakmış,kahvenin altını kısmış ve asmine dönmüştü
"Amin asmin amin dilerim sen de ve diler kodlar da yaşamaz benim yaşadıklarımı ama sana birşey diyeyim mi Mirza ağanın gözü hep benim üstüm de aksine ben geldiğimden beri belki sen de fark etmişsindir konakta ki adamlar çoğaldı neden çünkü kaçmam dan korktuğu için " asmin rojdanın dediklerini sinir olmuş ama belli etmemişti ama altta kalmaya niyeti yoktu o yüzden konuşmaya devam etti
"Seni sevdiğinden değil meraklanma kan dökülmesin diye "Rojda başını hızla sallamış aynı şekilde konuşmaya başlamıştı
"İnan ki Mirza ağa ile duygularımız karşılıklı benim de bu evde durma amacım aynen o yüzden" dedi ve tekrardan konuşmaya devam etti
"Ama merak ettiğim Birşey var senin benimle derdin ne düşman gibi davranıyorsun ilk defa gördüğün birine " asmin rojdaya bir adım atarak yaklaştı ve sessizce konuşmaya başladı
"Çünkü düşmanımsın duydun mu beni biz Mirza ağa ile birbirimizi seviyorduk ve evlenecektik sen kara kedi gibi girdin aramıza" asmin dedikleri duyulursa ne olurdu bilmiyordu özellikle Mirza ağa duysa ona neler yapardı ama umrunda değildi sonuçta Mirza ağayı seviyordu ve zorla da olsa belki evlenecekti.
Rojda duydukları ile neye uğradığını şaşırmıştı o an mirza ağanın dün dedikleri geldi aklına ben de hayallerimden vazgeçtim demişti belki de kast ettiği şey asmin ile evlenmek di " Asmin rojdanın kötü olduğunu ve konuşamadığını görünce konuşmasına devam etti
"Ortalıkta böyle hanımağa gibi gezme çünkü koşa sürecek,senin üstüne ben gelecem duydun mu beni kuma da olsam ben gelecem"dedi ve rojdanın konuşmasını beklemeden mutfaktan çıktı.O an rojdanın aklı durmuştu daha bu olayı kabullenemezken kuma olayını asla kabul etmezdi,edemezdi yeterince gururu ayaklar altına alınmıştı buna karşı çıkacak veya mirza ağaya onu bırakmasını söylecekti.Mirza ağa kimi severse sevsin umrun da değildi ama bu konakta onu tutuyorsa nu kadarını yapamazdı işten geldikten sonra bu meseleyi mirza ağa ile konuşacak ve bu işi bitirecekti. Zor da olsa kendine geldi ve  pişen kahveleri tepsiye dizerek içeri götürdü.Sırasıyla kahve sunumu yaptıktan sonra kendi yerine geçip oturdu kimseye bakmıyordu özellikle de asmine.
"Rojda kuşum iyi misin " delal hanım resmî sap sarı olan gelinine baktı yine ne olmuştu bilmiyordu ama asminin birşeyler söylediğini düşünmüştü.
"Biraz başım ağrıyor gece uyumadım da eğer ayıp olmazsa odama çıkabilir miyim"delal hanım yüzünü iyice inceledi bu uykusuzluk değildi başka birşey vardı ama şimdi sormanın sırası değildi misafirler gitsin özel olarak ne olduğunu soracaktı.
"Tamam kızım çık dinlen birşey olursa Zeynep'e seslen
"Tamam teşekkür ederim"diyerek ikisinin de suratına bakmadan odasına çıktı. Asminin dediklerinden sonra gerçekten iyi değildi Mirza ağa onu bir ömür istemediği bir hayata mahkum edecekti ve kendisi sevdiği ile evlenip üstelik kuma getirecekti öyle mi öyle bir dünya yoktu yatağına geçip oturdu ve Mirza ağanın işten gelmesini bekleyecekti bu mesele bu akşam çözülecekti madem birini seviyordu Rojda aradan çekilecekti ama asla üstüne kuma gelmesini kabul etmeyecekti hiç bir kadın bu kadar aşağılanmayı kabul etmezdi Rojda da etmeyecekti.

Rojda Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin