Dün gece olanlardan dolayı hiç uyku girmemişti rojdanın gözüne Mirza ağanın söyledikleri kulaklarından gitmiyor,aklından çıkmıyordu.Hayallerinden vazgeçmişti dün öyle söylemişti sadece Mirza ağa mı vazgeçmişti hayatından veya hayallerinden.Rojdanın hayalleri,hayatı, beklentileri de bitmemiş miydi neden sadece kendisinin hayatı iki insan yüzünden bitmiş gibi davranıyordu,Rojda'nın da hayatı kararmamış mıydı? Dün bencil davranmıştı Mirza ağa Rojda bunu anlamıştı ve uzun zaman sonra ilk defa bu kadar kırılmıştı ona ikisi için konuşsa tamam mı ama sanki sadece onun hayatı bitmiş gibi konuşmuştu ve Rojda bunu asla unutmayacaktı.
Midesinin bulaşmasıyla hızla yataktan kalkmış kendini banyoya zor atmıştı sabah sabah boş midesin de birşey olmamasına rağmen kusmuş biraz da olsa rahatlamıştı. Aynadan kendine baktığın da rengi sapsarı olmuştu bu görüntü onu bile korkutmuştu elini yüzünü yıkayıp biraz kendine geldikten sonra tekrardan odaya geçmişti.
Hiç aşağıya inesi yoktu bugün kendini oldukça yorgun ve halsiz hissediyordu yatağına uzanıp saatlerce uyumak istiyor ve ne kimseyi görmek istiyor, ne de bişeyler düşünmek istiyordu.
Ama inmesi gerekiyordu dün delal hanım da iyi değildi şilan gittikten sonra baya kötü olmuştu kim olmamıştı ki tamam böyle olacağı belliydi ama artık uzatmanın ne anlamı vardı evet Rojda hala abisine de, şilana da kırgındı ama maalesef bu olanları daha düzeltemeyeceklerine göre artık bu kırgınlık veya küskünlük bitmeliydi.
Kendini biraz daha iyi hissedince kıyafetlerini giyindi ve solgun olan yüzüne hafif bir makyaj yaptı.Dağınık olan odayı da topladıktan sonra odadan ayrıldı. Dün çalışması gereken dersleri vardı ama olanlar rojdaya dersleri unutturmuştu artık bugün hepsine toplu bir şekilde çalışacaktı yoksa asla yetiştiremezdi.
Yavaş adımlarla aşağı indi hala dönen başı ve hafif bulanan midesi hızlı hareket etmesine engel oluyordu.Hastaneye artık gitmeliydi ama yalnız gitmeliydi sonuçta ortada kesin birşey yoktu ve herkesi boş yere telaşlandırmak istemiyordu bu konuyu sonra derinlemesine düşünmek üzere rafa kaldırdı ve oturma odasına geçti.
Delal hanım her zamanki köşesin de oturuyor bişeyler düşünüyordu.
Rojda sessizce içeri geçmiş dalgın kadını kendine getirmek için konuşmaya başlamıştı.
"Günaydın delal anne " delal hanım ne zaman içeri girdiğini anlamadığı gelinine baktı uzun uzun ve konuşmaya başladı;
"Günaydın keçamın(kızım) " kısa kesti çünkü konuşacak hali yoktu.
Uzun uzun baktı Rojda delal hanıma yaşlı kadın düşünceli ve oldukça üzgündü kendi gibi uykusuz bir gece geçirdiği belliydi yüzünden göz altları morarmış ve yüzü solmuştu.
"Sen iyi misin delal anne din akşam yanına gelemedim kusura bakma ama aklım sen de kaldı" Rojda aslın da gidecekti ama Mirza ağayla olan tartışması yüzünden aklı başından gitmişti.
"Nasıl iyi olayım ki kızım dün kendi evinden abisi tarafından kovuldu benim kızım karnı burnun da o haliyle ve ben Ana olarak bişey yapamadım, elimden bişey gelmedi gözünün yaşıyla baba evinden gitti benim kuzum" yaşlı kadın ağlamaya başlamıştı. Rojda üzülüyordu ama elinden bişey gelmiyordu Mirza ağa dün çok sinirliydi ve bu sinirinden herkes nasibini almıştı.
"Yapacak bişey yok delal anne lütfen sen de üzme kendini biraz zamana bırakalım bu meseleyi belki de şilan doğum yaptığın da, anne olduğun da mirzanın yüreği dayanamaz kardeşine kendiliğinden gelişir herşey zorladığımız için olmaz bazen bazı şeyler biz de zorlamayalım vardır bunda da bir hayır" böyle düşünüyordu Rojda kendini bildi bileli hep bu düşüncedeydi her şerde bir hayır arardı bu olayda da bir hayır vardı hep böyle devam edecek değildi.
Delal hanım gelininin söylediklerine başını sallamıştı haklıydı gelini bişey diyemedi.
"Siz be konuştunuz inşallah sinirini senden çıkarmamıştır,seni de üzmemiştir" dün gece olanlar geldi rojdanın aklına ve Mirza ağaya olan dargınlığa tekrar nüksetti ama delal hanıma bişey söylemeyecekti yeterince üzgündü birde kendilerini düşünüp üzülsün istemiyordu.
"Merak etme delal anne bişey olmadı konuştuk sakince evet sinirliydi ama beni üzecek bişey demedi ben onu sakinleştirmeye çalıştım"
"Kahvaltıya bile kalmamış ben de öyle olunca sizin de aranız bozuk sandım" Rojda yalanını sürdürmek zorundaydı büyük bir mesele yoktu zaten araların da boş yere delal hanımı üzmek istemiyordu.
"Dün toplantısı olduğunu söyledi bana ondan erken çıkmıştır" delal hanım anlamış olacak ki bişey demedi tesbihini eline alıp çekmeye devam etti.
"Rojda kızım ben ilaçlarımı almak için bişeyler atıştırdım sen de Zeynep'e söyle kahvaltı hazırlasın sana" Rojda kahvaltı lafını duyunca midesi tekrardan bulanmıştı eğer ağzına bir lokma bişey koyarsa kusmaya başlardı bundan emindi.
"Yaparım ben delal anne sen merak etme şuan canım bişey istemiyor" delal hanım rojdayı incelemişti bir süre gelini bu sabah biraz solgundu.
"Sen iyi misin kızım yüzün solmuş hasta mısın yoksa" Rojda her ne kadar saklamaya çalışsa da yüzünü olmuyordu belli oluyordu solgunluğu
" yoK merak etme hasta falan değilim biraz başım ağrıyor o kadar" diyerek geçindirdi delal hanım'ı
" ilaç iç kesilsin baş ağrısı kötüdür çekme" diyerek ayaklanmıştı Rojda merakla bakmıştı delal hanıma
"Mutfağa geçeyim bugün aylık kiler alışverişi var Zeynep'le eksikleri yazalım kafam da dağılır biraz" Rojda başını sallamış delal hanımın kapıdan çıkışını izlemişti.
Tek başına kalan Rojda hastane işini düşünüyordu artık gitmeliydi günü de çoktan geçmişti başta ihtimal vermiyordu ama gerçekten hamile olabilirdi. Bugün gidecekti ama kimsenin haberi olmamalıydı ne olduğunu bilmiyordu daha kimseyi durduk yere telaşlandırmak istemiyordu. Kiminle gideceğine çoktan kara vermişti gidebileceği bir kişi vardı o da Dilan dı ondan başka kimseye güvenemez di ve ondan başka gidecek kimsesi yoktu. Tek sorun vardı evden çıkarken nasıl bir bahane üretecekti ve Mirza ağaya söylemeden çıkamazdı yoksa neler olacağını az çok tahmin ediyordu.
Mirza ağa'yı aramak istemiyordu hem ne bahane uyduracağını bilmiyordu, hem de dün olanlardan sonra ilk kendisi arasın istemiyordu sonuçta onun kalbi kırılmıştı, Mirza ağanın değil.
Aklın da bir plan yoktu ama dilanı arayıp mecburen herşeyi anlatıp ondan fikir almalıydı Dilan bu konularda asla takılmaz anın da bir çözüm yolu bulurdu şuan da bulacağına emindi.
Oturma odasından çıkıp,telefonun olduğu odaya geçti maalesef hala kendisine ait bir telefonu yoktu ve konağın telefonuna mahkum du. Odanın kapısını sessizce kapattı kimsenin duymasını istemiyordu.
Telefonu eline alıp dilanın numarasını tuşladıktan sonra açmasını bekledi bir kaç çalmadan sonra Dilan açmıştı.
"Rojda sen misin" diyerek sormuştu Dilan
"Evet Dilan benim nasılsın ne yapıyorsun " diyerek hızlı bir giriş yoktu oyalanacak vakti yoktu.
"İyiyim kardeşim ne olsun bildiğin gibi herşey biz de bi değişiklik yok sen nasılsın"
Rojda hem konuluyor hem de kapıya doğru bakıyordu biri gelirse, duyulsun istemiyordu.
" ben de iyiyim bildiğin gibi Dilan şimdi uzatmadan sana bişey söylemem lazım ve senden bişey istemem lazım lütfen sözümü kesmeden beni dinle ve heyecan yapma çünkü söyleyeceğim şey daha kesin değil"
"Neler oluyor Rojda merak ettim şimdi kötü bişey yok değil mi?korkutma beni" Rojda dilanın korkmasına hak vermişti konuya birden girince korkması normaldi.
"Yok yok kötü bişey değil beni dinle sadece.Dilan ben hamile olabilirim yani sadece şüpheleniyorum" Dilan yüksek sesle bağırmış neredeyse çığlık atmıştı
"Ne diyorsun kızımdan ben şimdi teyzemi oluyorum, sen annem mi oluyorsun Rojda inanamıyorum" Rojda dilanın tepkisine gözlerini baymıştı allahtan baştan uyarmış ve kesin olmadığını söylemişti.
"Dilan ben Sana ne dedim kesin bişey yok sadece şüphe ama günüm de geçti ve benim artık hasteneye gitmem lazım ama bir sorun var konaktakilerin duymasını istemiyorum özellikle de Mirzanın çünkü dediğim gibi kesin bişey olmadığı için kimseyi durduk yere heyecanlandırmak istemiyorum" Dilan arkadaşını dikkatlice dinlemiş konuşmaya başlamıştı.
"Tamam anladım da ben den ne istiyorsun yani ne yapabilirim senin için" Rojda direk konuya girdi
"Benimle hastaneye gelmeni istiyorum Dilan sen benim kardeşimsin yanımda olmanı istiyorum yalnız olmak istemiyorum"
"Tabi ki gelirim kızım manyak mısın ne yapmam gerekiyorsa yaparım" Rojda biliyordu dilanı o yüzden onunla herşeyini paylaşıyor,herşeyi ondan istiyordu.
"Yalnız bir sorunumuz var ben konaktan çıkmam için nasıl izin alacam Mirza ağadan" Dilan bir süre susmuştu Rojda dilanın düşündüğünü anlıyordu o yüzden bişey demiyordu.
"Tamam ben buldum şimdi Mirza ağayı arıyorsun bize gelmek istediğini söylüyorsun. Ve bizde seninle bizden gideriz hastaneye çok uzun sürmez tamam mı? Halleder hemen bize döneriz yoksa başka olmaz " Rojda dilanın planını mantıklı bulmuştu ama bir gören olursa diye çok korkuyordu.
"Ya bir gören olursa ne olacak o zaman"
"Onu da buldum sen merak etme Dilan rahatsızlandı evde anne ve babası yoktu onu hasteneye götürdüm tamam mı bu kadar kolay" Rojda gülümsemişti biliyordu dilanın halledeceğini o yüzden ilk ona koşmuştu.
"Tamam ben şimdi kapatıyorum Mirza ağayı arıyorum ve size geliyorum tamam mı "
"Tamam ben seni bekliyorum dikkatli ol" Rojda dilanı kapattıktan sonra biraz düşündü Mirza ağaya kırgındı ama araması lazım dı dilanın söylediği yalanı Mirza ağaya söylemek zorun da kalacaktı rahatsız olduğunu söyleyip, yanın da olması gerektiğini söyleyecekti.yoksa başka türlü aramak istemiyordu.
Telefonu tekrardan eline alıp zorla da olsa Mirza ağayı aradı heyecanlanmıştı ve konuşmak istemiyordu ama maalesef mecburdu artık bu yaşadıklarının sebebini öğrenmesi lazım dı belki de hamileydi ve bebeği için daha düzgün hareket etmeli ve beslenmeliydi herşey sonuçta bebeği içindi.
İki kere çaldıktan sonra Mirza ağa açmıştı ve ilk o konuşmuştu.
"Efendim demişti sadece çünkü kimin aradığını çözememişti"
Rojda derin bir nefes alıp verdikten sonra konuşmaya başladı.
"Mirza ağa ben Rojda" sinirli veya küs oldukları zaman Mirza demez ağa kelimesini kullanırdı şuan da kullanmıştı bilerek hala ona kırgın olduğunu belli ediyordu.
Mirza ağa karısının onu aradığını duyunca şaşırmıştı dün o sinirle yaptığı hatadan sonra aramaz hatta bir kaç gün konuşmaz diye düşünüyordu gerçi ağa kelimesini kullandığını duyunca hala kırgın olduğunu anlamıştı.Pişman olmuştu Mirza ağa söylediklerinden dolayı ama dün çok sinirliydi ve ne söylediğini o da bilmiyordu rojdanın gönlünü alacaktı çünkü Rojda bunu hak etmiyordu.
"Rojda bir sorun mu var iyi misin ?" Diye sordu çünkü gerçekten merak etmişti.
Rojda ciddiyetini bozmadan konuşmaya devam etti
" Dilan hastalanmış annesi ve babası köydeler ve ona bakacak kimse yok yanın da olmam gerekiyor" diyerek Mirza ağayı bilgilendirdi.
Mirza ağa rojdanın dediklerinden sonra düşündü onu aramadan da gidebilirdi bu bir nevi onun için arayıp Bilgi vermekti ve müsade edecekti. Gitmesi gerekiyorsa Rojda gidecekti onu kısıtlama gibi bir durum olamazdı .
" tamam salihe söyle seni bıraksın gerekiyorsa hastaneye götürebilir dilanı" Rojda Mirza ağanın dediklerinden sonra düşündü olmazdı giderlerse kendi için gideceklerdi ve uzun sürecekti Salih şüphelenecekti ve belki de anlayacaktı.
"Yok gerek yok yani ben yanın da olsam yeterli"
"Tamam Rojda gidebilirsin geçmiş olsun dileklerimi ilet"
"Tamam görüşürüz "diyerek aynı cevabı Mirza ağadan da duyduktan sonra telefonu kapatmıştı. Şimdi yapacağı yek şey oyalanmadan hazırlanmalı ve konaktan biran önce çıkmalıydı.
Odasına hızla çıkmış çantasına lazım olan herşeyi koymuş üstünü de değiştirdikten sonra hazırlanmıştı. Delal hanıma da haber verdikten sonra çıkabilirdi.
Mutfakta olduğu aklına gelen delal hanımın yakına hızla gitti hala Zeynep abla ile liste yapıyorlardı.
"Delal anne arkadaşım Dilan rahatsızlanmış ve yanın da kimse yok anne babası köydeler benim yanın da olmam gerekiyor Mirza ağayı aradım müsade etti senin de haberin olsun " delal hanım talaşlı gelinine bakti acelesi olduğu çok belliydi
"Önemli bir şey yoktur inşallah kızım"
"Yok delal anne yalnız şuan sadece yanın da olsam iyi olur "
"Tamam kızım Mirza da biliyorsa git yalnız kalmasın arkadaşın Salih bıraksın seni bişeye ihtiyacınız olursa ara salihi getirsin isteklerinizi"
"Tamam delal anne teşekkür ederim görüşürüz" diyerek mutfaktan ayrılmış kapının önünde olan Salih'in yanına gitmişti.
"Salih abi beni arkadaşıma bırakır mısın Mirza ağa biliyor"
"Biliyorum hanımım ağam bilgilendirdi beni " Rojda şaşırmamıştı çünkü bu Mirza ağay dı Herşeyi yapardı.
Salih'in açtığı kapıyla arabaya binmiş yola koyulmuşlardı. Eli istemsizce karnına gitmişti belki de hamileydi ve karnın da bebeği vardı bilmiyordu ve bişey hissetmiyordu bugün ne olduğunu öğrenecekti.
Salih arabayı durdurunca geldiklerini anlamıştı düşüncelerini bir kenara bırakıp salihe söylemesi gerekenleri söyledi.
"Teşekkür ederim Salih abi ben geleceğim zaman haber veririm gelirsin yine"beklememesi gerekiyordu yoksa hastaneye gidemezlerse.
"Beklesem de olur benim için sorun olmaz hanımım" Rojda itiraz etmeli ve göndermeliydi.
"Uzun süre buradayım Salih abi Mirza da biliyor hem konakta sana ihtiyaç olabilir ben gelirsem haber veririm hem belki Mirza ağa alır beni"
"Tamam hanımım sen nasıl istersen" Rojda salihi ikna etmiş arabadan hızla inmişti. Salih'in onu izlediğini fark edince Dilan gilin kapısını çalmış dilanın açmasını beklemişti. Bir kaç dakıka sonra Dilan açmış karşısın da rojdayı görünce sevinmişti hızla arkadaşına sarılmıştı onu çok özlemişti.
"Hoşgeldin Rojda "Rojda da arkadaşı gibi ona hızla sarılmış Özlem gidermişti.
"Hoşbulduk Dilan " Dilan kafasını dışarı çıkarmış korumanın orada onları izlediğini fark etmişti.
"Neden gitmiyor bekleyecek mi yoksa" Rojda salihe bakmış ardından arkadaşına dönerek konuşmaya başlamıştı.
"Başta beklemek istedi de ben izin vermedim beklerse gidemeyiz hastaneye şuan içeri girmemizi bekliyor ki öyle gitsin" Dilan anlamış olacak ki rojdanın kolundan tutmuş içeri alarak kapıyı kapatmıştı.
" tamam o zaman ben hazırım hiç vakit kaybetmeden gidelim işimiz uzun" demişti Dilan heyecanlı bir şekilde.
Rojda arkadaşının elini sıkı tutup şıkmıştı ve konuşmaya başladı;
"İyi ki varsın Dilan teşekkür ederim yanım da olduğun için" Dilan rojdanın dediklerine gözlerini baymış konuşmuştu
"Saçmalama Rojda sen benim kardeşimsin ben olmayacam da kim olacak yanın da hem bana söylemezsen kırılırım" Dilan kapıya doğru gitmiş hafif aralayarak açmıştı göz ucuyla etrafı kontrol ettikten sonra kapıyı kapatmıştı.
"Adam gitmiş çıkabiliriz sen bekle hemen çantamı alıp geliyorum"
Rojda evin avlusun da dilanı bekliyordu tuhaf hissediyordu kendini ne hissettiğini bilmiyordu tek hissettiği şey heyecandı.
Dilan geldikten sonra evden ayrılmış taksi tutarak hastaneye gidiyorlardı.
Dilan heyecanlı olan rojdaya baktı belli etmiyordu heyecanlı olduğunu ama Dilan onu tanıyordu.
"Sakin ol biraz çık heyecan yapma" Rojda dilana bakmış hafif tebessüm etmişti.
"Daha ortada kesin bişey yok ama yine de insan ister istemez heyecan yapıyor şüpheleniyorsun sonuçta bu ufacık şüphe bile insanı heyecanlandırıyor"
Dilan arkadaşının kulağına eğilmiş sessiz bir şekilde konuşmuştu.
"Bebeğin çok şanslı olacak çünkü senin gibi mükemmel bir annesi olacak" Rojda bişey demedi zoraki gülümse di sadece korkuyordu eğer hamileyse iyi bir anne olamamaktan korkuyordu, ya bebeğine bakamamaktan.
"İnşallah Dilan inşallah"
Taksi hastaneye gelince durmuş ücreti ödedikten sonra inmişlerdi.
Özel hastaneyi tercih etmişti Rojda hem sonuçların daha hızlı çıkması için hem de bildiği kadarı ile bu hastanenin doktorları iyi olduğu için.
İkisi de vakit kaybetmeden içeri geçmiş muayene için dura almışlardı. Dura aldıktan sonra hangi doktordan muayene olacağını öğrenmişler ve oraya gitmişlerdi.
İkisi de soranın onlara gelmesini bekliyorlardı kimse konuşmuyor sadece doktorun onları çağırmasını bekliyorlardı.
"Rojda Demirhan buyrun lütfen doktor hanım sizi bekliyor" Dilan ve Rojda hızla ayağa kalmış doktorun odasına geçmişlerdi.
İçeri girince genç ve giler yüzlü bir doktor onları karşılamıştı.
"Hoşgeldiniz buyrun lütfen " doktorun yönlendirmesi ile ikisi de sandalyelere oturmuşlardı.
"Evet Rojda hanım öncelikle şikayetlerini dinlemek istiyorum ki sizden tahlil isteyebileyim"
Rojda önceden konuşmasını hazırlamıştı, biraz bekledi ve konuşmaya başladı.
"Yaklaşık iki haftadır yoğun bir baş dönmem var ve mide bulantım var adet günüm de yaklaşık on gün geçti benim bekarken de geçerdi şüphe etmezdim ama mide bulantım ve baş dönmem de olunca şüphelendim" diyerek doktoru bilgilendirdi.
"Anlıyorum Rojda hanım bu şikayetleri her gün yaşıyor musunuz?"
"Baş dönmem hergün oluyor ama mide bulantım iki gün de bir oluyor ve gün boyu devam ediyor" doktor birşeyler yazıyordu ve o sırada da rojdayı dinliyordu.
"Anlıyorum şimdi sizden kan tahlili ve idrar tahlili istedim onları verin bir saatte çıkar gelin birlikte bakarız sonuçlara"
Rojda ve Dilan sonuçları vermek için alt kata inmişlerdi kan tahlili ve idrar tahlilini de verdikten sonra hastanenin kafeteryasına geçmişlerdi mecburen bir saat bekleyeceklerdi.
"Dilan ben çok açım sabahtan beri bişey yemedim" diyerek açlığını dile getirdi Rojda
"Hiç şaşırmadım zaten Rojda sen ne zaman toksun ki kuzum hem bebekten şüpheleniyorsun hem de kendini aç bırakıyorsun yazık değil mi" haklıydı Dilan daha kesin bişey yoktu ama eder varsa bebeği çok aç kalıyordu.
İki tane tost ve çay almışlar yerlerine geçmişlerdi.
Rojda iştahla tostunu yerken Dilan onu izliyordu belli oluyordu ne kadar acıktığı.
"Rojda eğer böyle bişey varsa hemen söyleyecek misin Mirza ağaya" Rojda Dilanın sorusu üzerine elinde ki tostu yerine bırakmış biraz düşünmüştü.
"Açıklarım herhalde neden bekleyeyim ki sonuçta bilmek onun da hakkı şuan saklamamın sebebi kesin bişey yok kimseyi telaşlandırmak istemiyorum o kadar"
"Anladım bakalım sonuç ne çıkacak ben bile çok heyecanlandım anneler hisseder derler kızım ya sen de o his yok mu" Rojda elini karnına götürdü ve biraz düşündü bilmiyordu sadece heyecan vardı o kadar.
"Bilmiyorum ki Dilan sadece tuhaf bir heyecan var o kadar kesin bişey yok o yüzden bilemiyorum" diyerek cevapladı.
"Dilan eğer öyle bişey olursa anneme gidecem hemen ve böylelikle iki süpriz yapmış olacam ona hem ben hem de torun süprizi "
Zaten gidecekti annesine artık ne olursa olsun o konuda dinlemeyecekti Mirza ağayı belki hamile olursa Mirza ağa da onu üzmemek için müsade edecekti.
" inşallah Rojda inşallah Ayşe teyze cenneti Yaşar bu dünya da"
Bir saati dolu dolu geçirmişlerdi hazır bir araya gelince bolca sohbet edip, Özlem gidermişlerdi bu ikisine de çok iyi gelmişti tıpkı eski günlerde ki gibi sadece ikisi vardı ve ikisi konuluyorlardı.
Artık doktorun yanına gitme vakti gelmişti.Yerlerinden kalkmış üst kata doktorun odasına çıkmışlardı.kapı önün de ikisi de öylece durmuş içeri geçmeye cesaret edemiyorlardı. İkisi de birbirlerine aynı anda bakmış başlarını sallayıp içeri girmişlerdi.
Doktor hanım iki kızı görünce konuşmuştu.
"Buyrun şöyle geçin sonuçlar çıkmış bakalım beraber" Rojda ve Dilan yerlerine geçmiş dikkatlice kağıtlara bakan doktoru inceliyorlar ama bişey anlamıyorlardı.
Doktor hanım başını kağıtlardan kaldırmış rojdaya bakmıştı direkt.
"Hayırlı olsun Rojda hanım dört haftalık hamilesiniz" Rojda doktorun söyledikleri ile donmuştu sadece onun dedikleri beynin de tekrarlanıyordu gerçekten hamile miydi.
Dilan hızla ayağa kalkmış arkadaşına sarılmıştı ve duygulandığı için ağlıyordu.
"Doktor hanım emin misiniz?" Diyerek tekrar tekrar sordu Rojda
Doktor rojdanın şaşkınlığa gülmüş sakince cevap vermişti
"Evet Rojda eminim dört haftalık hamilesin anne oluyorsun" Rojda anne oluyorsun lafını duyunca gözünden iki damla yaş süzüldü o şimdi anne mi oluyordu.
Doktor ayağa kalkmış rojdaya bakmıştı.
"Gel bakalım bir de ultrason ile bakalım sana gösterim de İnan"Dilan hala şok olan arkadaşına yardımcı olmuş ayağa kaldırarak sedyeye yatırmıştı. İkisi de ağlıyordu ikisi de çok duygusaldı ve bişey düşünemiyorlardı.
Doktor rojdanın karnına jeli sürdükten sonra cihazı karnına sürmeye başladı anlamıyorlardı ama ikisi de pür dikkat ekrana bakıyordu.
Doktor eliyle küçük keseyi gösterdi.
"Bak bu işte şuan bu kadar küçük ama bu gördüğün bebeğin" Rojda ağlayarak bakıyordu ekrana orada gördüğü bebeğiydi rojdanın bebeğiydi.
Doktor kontrolü yaptıktan sonra yerine geçmişti rojdaya yazacağı ilaçlar vardı. Dilan arkadaşına yardımcı olmuş doktorun yanına geçmişlerdi.
Doktor nasıl besleneceğini, ilaçları nasıl kullanacağını ve aylık kontrol günlerini söylemişti.
Doktorun yanından çıkmış hastane bahçesine çıkmışlardı bir banka geçip oturmuştu ikiside.
"Ben şimdi anne Mi oluyorum" Dilan yaşlı gözüyle başını salladı
"Evet Rojda anne oluyorsun hem de dünyanın en güzel annesi oluyorsun"
Anne olmak büyük sorumluluktu yalnız değildi biliyordu ama yine de korkuyordu.
"Başara bilirim değil mi Dilan ona bakabilirim"
"Saçmalama sen çok iyi bir anne olacaksın hem de çok hiç merak etme ben buna çok eminim"
Rojda emin değildi ama bebeği için elinden ne geliyorsa yapacaktı, ne yapması gerekiyorsa yapacaktı artık karnın da minik bebeği vardı.
Artık küçük Rojda değildi o,O artık anneydi ve ömrünün sonuna kadar bebeğine iyi bir anne olmak için çırpınacaktı.Bundan sonra onu daha zorlu günler ama bi o kadar da güzel günler bekliyordu.Mirzanın da iyi bir baba olacağına emindi hiç şüphesi yoktu ve bebeğinin çok şanslı bir bebek olduğunu biliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rojda
General FictionKimse duymamıştı sessiz çığlıklarımı, kimse görmemişti yıkılışımı abim dediğim Güvendiğim bu kadarını da yapmaz dediğim dağın yıkışını kaldıramadım onun sevdası beni ömürlük bir sevdasızlığa,ömürlük bir kedere ve en kötüsü de dönülmez yollara sürükl...