27. Bölüm

202 22 4
                                    

Geciktirmenin telafisi olarak uzun bir bölüm yazdım sayılır

Yeni bölüm için 22 oy 50 yorum

Boşsal yorumlar yapmayalım. Satırlara, karakterlere, olaylara içimizden geçenleri yazalım

Yıldızlar parlatıldıysa nays şimdi bölüme

*Medya: Anıl Emre Daldal - B. (şarkı çok çok Hande&Giray vibe yane🤩🤩😔)

~~

Karı kocanın arasında tabii ki böyle kavgalar olurdu. Olmaz mıydı, olurdu. Önemli olan gerekenin yapılıp konunun tatlıya bağlanmasıydı.

Fakat ben ve birikmiş öfke + nefret nöbetlerim olunca konu hiç de tatlıya bağlanılacak gibi değildi.

Giray denen benim herifle çooook eskilerden geçirilen bir gecenin diğer baş rolü Duru...

Benden önce ne haltlar yediği gram umrumda değildi. Adamın eski günahlarını açıp baş şişirmek tabii ki istemiyordum ama o sümüklü yaratık Duru, geçenlerde hay Giray Bey şöyle, Giray Bey böyle, diyerek bir güzel cozutunca insanın bir şeyler yapası gerekiyordu ama! Üstelik o Allah'ın cezası cadı ile aynı çatının altındalardı be!

Ben de gereğini yaparak, kızın tabiri caizse efenim... Ağzına sıçmıştım.

Çene dolgusu varmış kızın, attığım bir yumruk çenesine gelmiş de buz tutuyorlardı yukarda.

Ben de dövülmemiş değildim tabi. Kendimi savunurdum savunmasına aslında. Ben ne günler için tekvandoda il birincisi oldum? Bu günler için! Fakat ben infaza başlayınca orda bulunan herkes, o çok sevilen Duru hanım efendiyi elimden kurtarmak için ortama çökünce açık alan bulamadım, yedim dayağı işte. Saçlarımı da çektiler, Duru yellozunun diğer bir kankası Yağmur da kavgaya katıldı. Baş etmek çok zordu fakat şirketin prolarından, yani benim Giray'ın eski karısı olduğumu ve tüm detaylarıyla olayları bilen, Türkan Hanım, Veli Bey ve Fidan Hanım ortamı dizginleştirmek için büyük bir çaba göstermişlerdi ve o üç cadının ellerini biraz olsun bedenimden -özellikle saçlarımdan- uzaklaştırabilmişlerdi. Onlar kadar zayiatım yoktu Allah'tan. Tek başıma halletmiştim onları evelallah...

Saç diplerimi ovuştura ovuştura şirketin lobisine geldim. Anasını satayım nasıl saçımı açık bırakarak bir kavgaya girebilirim?! Allah'ın fırsatçı salakları! Gördünüz tabi açık, urgan gibi parıl parıl upuzun saçları... Nefret ediyorum sizden ve sizin gibi vizyonsuz varlıkların bu şirkette bulunmalarına izin verenlerden.

Amaaaan, Giray öperdi geçerdi hepsi.

Derin bir nefes aldım.

Kavgadan sonra, kendimi canhıraş çay ocağına kilitlemiştim. Giray'a da sakın peşimden gelme diye tehdit edince gelmemişti işte. Bu kadarını o da beklemezdi muhtemelen. Giray'a nasıl hesap verecektim?

Ben çay ocağına kendimi kilitleyince, dünkü Beyza ile konuşmamızda bir ara Beyza'nın bugün izinli olacağını söylediği aklıma gelmişti işte.

Gelir gelmez diye düşünerek aramıştım ki telefon saniyesinde canım kankam tarafında açıldı ve Beyza'ya yalnızca buraya gelmesi gerektiği söyleyerek telefonu kapamıştım.

Beyza, benim de okuduğum üniversitenin hukuk bölümünden gayet güzel bir ortalamayla mezun olmuştu. Bundan sebep hemen iyi bir avukatlık bürosunda iş bulmuştu fakat, bütün ayak işlerini bu gariban kıza yaptırıyorlardı.

İstifa etcem etcem diye diye dilinde tüy bitti ama icraat yok tabi. Neyse, bulurduk bir iş.

Şirketin zemin katına inip, kimseye görünmemeye çalışarak gizlice lobiye gariban gariban geçtim. Bayılacak gibiydim. Kolumdaki saatime baktığımda öğle yemeği vaktinin çoktan geçtiğini ve tedavi için olan ilaçlarımın da içilme vaktinin geçtiğini anladım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Her Şeyde SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin