12. BÖLÜM

52.4K 3.8K 3.5K
                                    

Herkese merhabalar 💗

Altta ki küçük yıldıza basmayı ve bol bol yorum yapmayı unutmayın ⭐️

Keyifli okumalar dilerim 🦋

Sınır: 220Vote & 220Yorum

Sınır: 220Vote & 220Yorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Tuğçe pansumanımı yaptıktan sonra bende şu küçük çocuk ile ilgilenmeye başladım. Altına kaçırdığı için eşofmanı ıslaktı. Burada ona göre bir kıyafette yoktu ki çıkarıp vereyim. Mecburen kurumasını bekleyecekti. Onun pansumanını yenilerken 10 dakika önce barakadan çıkan Bedirhan geldi ve ''hadi bakalım yemek vakti'' dedi.

Tuğçe yaralı askerlerin serumunu taktıktan sonra eldivenlerini çıkardı ve çöp kovasına attıktan sonra ''sen de bitir gel Lina'' dedi ve barakadan çıktı. Güneş çoktan batmıştı ve hava kendini karanlığa bırakmıştı. Eminim ki karşımda olan bu çocuk da çok açtı. Dilinden de anlamıyordum ki sorayım.

Ona doğru eğilerek alnına düşen saçlarını kenara ittim ve elimi dudaklarıma götürerek yemek yeme işareti yaptım. Çocuk hızla başını salladığında tebessüm ederek hâlâ üstünde olan bana ait montun fermuarını kapattım ve onu koltuk altlarından tutarak sedyeden indirdim.

Eldivenlerimi çıkartarak çöpe attıktan sonra ona döndüm. O ise küçük eli ile elimi sıkıca tuttu, yüzümde olan küçük tebessümle ve çocukla beraber barakadan çıkarak yemek yeme alanına ilerlemeye başladık.

Masalar kurulmuştu ve her bir sandalyenin önünde plastik kapta dumanı tüten çorbalar vardı. Bu yemekleri görevli askerler yapmıştı büyük ihtimal.

Tuğçe ve Bedirhan'ın olduğu kısma ilerleyerek Tuğçe'nin yanında ki boş sandalyeye oturdum ve hemen yanımda olan boş sandalyeye de çocuğu oturttum. Çocuk plastik kabın yanında olan plastik kaşığı alarak çorbasını içmeye başladığında bende önüme dönerek çorbamı içmeye başladım. Tabii bir yandan da Tuğçe ile konuşuyorduk.

Ona bugün olanları anlatırken her seferinde gözlerini kocaman açarak bana dönüyordu.

Sohbetimize Bedirhan da katılarak ''istersen bir dahakine senin yerine ben gidebilirim'' dediğin de kafamı hayır anlamında sallayarak ''buna gerek yok'' dedim. Bugün yaşayacaklarımı önceden bilsem de buna rağmen yine giderdim.

''Sonra doktor hanım bir küfür etti üffff''

Birkaç sandalye ileride Gölge timi ve diğer askerler oturuyordu. Kerem'in benim hakkımda konuştuğunu duyduğumda bakışlarım istemsizce o kısma döndü. Hepsinin yüzünde yine maske vardı ama maskelerini dudakları açık olacak şekilde değiştirmişlerdi.

ORENDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin