Herkese merhabalar 💗
Altta ki küçük yıldıza basmayı ve bol bol yorum yapmayı unutmayın ⭐️
Bölüme geçmeden önde lütfen burayı okuyun.
Wp kanalımız da olanlar ve ınstagram hesabımızı takip edenler bilir ki bu bölüm ile ilgili bir anket yaptım. Ankette yeni bölüm gelecek ama 5 bin kelimelik gelecek ya da daha fazla bekleyeceksiniz 10 bin kelimelik bir bölüm gelecek yazıyordu. Çoğunuz 5 bin kelimelik olan şıkkı seçtiğiniz için bu bölüm 5 bin kelimelik ama korkmayın bir daha ki bölüm çok daha hızlı gelir çünkü o da 5 bin kelimelik olacak. Part1 part2 olarak düşünebilirsiniz. Lütfen yorumlarda 'bizi o kadar beklettin bu kadar kısacık bir bölüm için' gibi yorumlar yapmayınız. Evet haklısınız ama ben bu bölümü siz 5 bin kelimelik seçimi yaptığınız için kısa tuttum.AYRICA LÜTFEN AMA LÜTFEN CANLARIM BENİM ARTIK URAZ'A KARŞI KÜFÜRLÜ YORUMLAR ATMAYINIZ.
***
''Hayır abi hayatımda biri yok. Sadece buraya fazla bağlandım galiba. O yüzden gitmek istemiyorum. Ayrıca sen bana böyle baskı yaparsan sürekli İstanbul'a gel diye, ben inat yaparım geleceğim varsa da gelmem yani. Bunu da bil''
''Aman salak ne yaparsan yap. Neyse ne yapıyoruz bugün?''
''Ne yapmak istiyorsun abi?''
''Kızım sabah akşam yatacak değilim. Kalk gezdir beni'' dediğin de gözlerimi devirerek ''Ben çok gezdim çünkü buraları dimi?'' dedim. Abim bana baygın bir bakış atarak ''Ben onu bunu anlamam. Ara Tuğçe'yi buraya gelsin o zaman'' dedi.
''Ya rabbim ya sabır! Taktın Tuğçe'ye!''
''Takarım lan sana ne. Ara gelsin buraya da onunla uğraşayım birazcık''
''Of abi of!''
Kahvaltımız bittikten sonra masayı topladık. Göktuğ salona geçerken ben de Tuğçe'yi aramak için odama geçtim. Tam odaya girdiğim anda kapı çalmıştı.
Kaşlarım çatılırken bana kimin geleceğini sorgulamaya başladım. Tuğçe mi gelmişti acaba?
Kapı bir kez daha çaldığında abim içeriden ''Lina açıyor musun yoksa açayım mı?'' diye sorduğunda ''Açıyorum'' diye seslenerek kapıya gittim. Saat 12'ye geliyordu, yani aslında henüz erken bir vakitti.
Kapıyı açtığımda karşımda gördüğüm kişiler ile gözlerim kocaman olurken şok oldum. Kapıda Kerem, Batu, Arın, Taylan, Alp ve Aksu vardı. En önde ise Tuğçe vardı.
NE OLUYORDU YA!
Abimin geldiği zaman mı gelecekleri tuttu bunların?
Tuğçe ''Günaydın bebeğim. Biliyorum bizi görünce şoke oldun ama olaylar birazcık ani gelişti. Kısa bir özet geçiyorum kuzum. Sabah Batu ve Kerem beni arayarak bugün Alkan komutanın bahçesinde mangal yapacaklarını söylüyor. E bende böyle güzel bir eğlenceyi kaçıramayacağım için ikimizin adına kabul ettim. O yüzden Alkan komutanın bahçesine geçerek hazırlıklara başlıyoruz. Bu arada kapıda ki araba Göktuğ'a ait değil mi? Onun arabasını niye getirttin?'' dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORENDA
ChickLitÜnsal ailesinin göz bebeği, mesleğinde oldukça başarılı genç biz kızın yolu, bu hareketli hayatından uzaklaşmak üzere en yakın arkadaşının yanına Şırnak'a düşer. Nereden bilebilirdi ki hayatının en zorlu günlerinin orada geçeceğini, büyük kayıpları...