30

50 11 2
                                    


Rias:Her neyse Kuina, ben biraz kafeteryada takılacağım.

Kuina:Peki, sonra beni bulursun.

Rias:Tamam.

Ve kafeteryaya gittim, bir tane çilek konservesi alıp kenarda bir yerlerde oturmaya başladım.

Biri yanıma oturduğunda yanıma baktım, bu kişi Chishiya'ydı.

Chishiya:N'aber?

Rias:İyi, sen?

Chishiya:Ben de, hadi kalk.

Rias:Ne oldu?

Ayağa kalktı ve bir süre beni süzdü, anlamaz bakışlarımı sundum.

Chishiya:Önemli bir yöneticiler toplantısı var. Sizinle orada buluşacağım. Arisu'yu almaya gidiyorum.

Rias:Haa, tamam.

Yöneticilerin toplantısıyla alaka seviyem..?

Yine de uzatmadım ve onaylayıp ayaklandım.

İki militanın nöbet tuttuğu yönetici odasına gittim ve kapının dışında Chishiya'yı beklemeye başladım.

Militanlar bana ters ters bakıyordu.

Ve Chishiya odaya geldi ama Arisu yanında değildi.

Rias:Arisu nerede?

Chishiya:O geliyor.

Sonra Arisu ile Usagi geldi ve militanlar onların girmesini engelledi.

"Vay, burada ne yapıyorsunuz?"

Diye sordu militanlardan biri.

Niragi:Siz ikiniz ne halt istiyorsunuz? Kimse sizden buraya gelmenizi istemedi!

Diye bağırdı Niragi, toplantı odasından çıkarken.

Niragi ile ilk defa aramızda pek bir mesafe yoktu, hep ya uzaktan görmüştüm ya da sadece söylentiler duymuştum.

Chishiya:Aslında onlara soran benim.

Chishiya, elleri ceplerindeyken, yüzünde bir sırıtışla Niragi'ye doğru yürürken konuştu.

Niragi:Yani? Artık insanları çağırabileceğini sana kim söyledi?

Diye sordu Niragi omzunda her zamanki gibi yine bir tüfek tutarken.

Chishiya:Duymaları gereken önemli bir şey var. İçeri girelim.

Arisu:Sonra görüşürüz.

Dedi Arisu kapıya doğru yürürken Usagi'ye doğru bakarak.

Sonra Arisu biz yürümeden önce kendini durdurdu.

Arisu:Neler oluyor?

Diye sordu ikimize de, sorun şu... Olayı ben de bilmiyorum.

Chishiya:Bir ipucu yok, ama oldukça ciddi bir şey olmalı.

Chishiya sonunda içeriye girerken konuştu ve ben ile Arisu onu takip ettik.

Odaya girmiş ve diğerlerinin etrafını sardığı yere gitmiştik, sonra önümüzde bir masanın üzerinde ölü yatan bir adam gördük...

O adam Şapkacı'ydı.

Rias:Nasıl..?

Diye mırıldandım yüzümde endişeli bir ifadeyle.

Ben bunu söyledikten sonra Tatta ile Ann içeri dalmışlardı ve Ann Şapkacı'nın vücuduna korkuyla bakıp geri çekilmişti.

"Görünüşe göre oyunu temizliyememiş. Bakım ekibi az önce onu Shinjuku'da benzin doldururken bulmuş ama kim olduğunu çıkaramadım çünkü Şapkacı'nın ölümüne çok odaklanmıştım."

Diye bir adam araya atıldı.

Ann cesede doğru yaklaştı ve yüzüne dokunmaya yeltendi.

Niragi:Hey, bana bir iyilik yap ve ellerini ondan uzak tut. Bir şeyleri incelemeye takıntılısın.

Diye emretti Niragi.

Ann, Şapkacı'nın göğüsüne baktı ve ağzını konuşmak için araladı.

Ann:Bu bir mermiden kaynaklı. Oynadığı oyun silah içeriyor muydu?


°°°

Şimdilik bu kadardı... Umarım beğenirsiniz. Bir yazım yanlışım varsa lütfen kusuruma bakmayın, söyleyin düzeltirim. İyi okumalar, iyi günler...

𝐋𝐈𝐅𝐄 𝐋𝐄𝐓𝐓𝐄𝐑𝐒 // ⍟𝐒𝐇𝐔𝐍𝐓𝐀𝐑𝐎 𝐂𝐇𝐈𝐒𝐇𝐈𝐘𝐀⍟Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin