Çok uzun bir aradan sonra bir bölüm daha yayınlamaya karar verdim. İtiraf etmeliyim ki bunu çok özlemişim. Yine itiraf etmeliyim ki bu bölümü bir öncekini yayınlandıktan hemen sonra yazmaya başlamıştım ve anca bitirebildim.
Şikayet etmek gibi olmasın, sadece merak etmenizi istemediğim için yazıyorum bunu. Öncelikle çok yoğun bir tempoda ilerliyorum. Sabahtan öğlene kadar ders kısa bir öğle arası öğleden akşam 5'e kadar etüt yine bir yemek arası ve 6'dan 11'e karar yine etüt. Buna ek yoğun baş ağrılarım ve mide bulantılarım da olunca bölüm yazmak benim için çok zorlaşıyor. Anlicanız sabahtan akşama kadar dershanedeyim. Yani tabiki ufak kaçamaklarım oluyor ama bölüm yazmaya yetecek kadar uzun değiller.
Zor da olsa bölümü tamamlayabildim ve zamanını kesinlikle söyleyemem ama devam edeceğim. Sizi beklettiğim için çok çok özür dilerim gerçekten hepinizi çok seviyorum ama elimden bir şey gelmiyor. Gerçekten çok büyük bir tutkuyla yazıyorum ve ara vermeyi inanın hiç istemiyorum ama büyüyorum ve büyüdükçe sorumluluklarım artıyor. YKS'den sonra yazmaya çalışacağım ama bir iş bulup çalışmam da gerekiyor bunun içinde yine kesin bir şey söyleyemiyorum.
Ama yinede merak etmeyin ne olursa olsun hikayeyi yarım bırakmayacağım. Çünkü daha yazmaya başlamadan önce hikayenin sonunu belirlemiştim ve o son için her şeyi yaparım. Sonu iyi ya da kötü ne olursa olsun bu hikâyeyi bitireceğim.
Tekrar söylüyorum, sizi çok seviyorum ♡♡
"Harry..."
-Yaklaşık bi 5-10 dakika önce-
-Draco'nun ağzından-Masamda oturmuş ders çalışıyordum. Yani çalışmaya çalışıyordum. Tabi aklımdan hiç çıkmayan Y/N olduğu sürece bu oldukça zordu.
Kapımdan gelen tuhaf seslerle oraya döndüm.
"Kim var orda?" Soruma cevap gelmedi ama sesler devam ediyordu. Ayağa kalkıp kapıyı açtığımda kimse yoktu. Yani ayağıma sürtünen şeye bakana kadar kimse yoktu.
Luna bir anda içeri dalmış eşofmanımın parçasını ısırıp beni çekiştirmeye çalışıyordu.
"Hey, sen buraya nasıl girdin?" Dedim eğilip ona bakarken.
Luna ısırmayı bırakıp patisiyle elime vurdu ve kapının dışına çıkıp tekrar yanıma geldi.
"Seninle gelmemi mi istiyorsun? Asla olmaz bu saatte dışarı çıkıp ceza almaya hiç niyetim yok" dedim ve ayağa kalkıp masama yürümeye başladım.
Luna yolun yarısında tekrar paçamı ısırıp çekiştirmeye başlayınca yeniden ona döndüm.
"Senin sorunun ne? Gelemem dedim ya. Hem sen neden ısrarla beni çağırıyorsun ki?"
Luna ısırmayı bırakıp kafasını kaldırdı ve acıklı acıklı miyavlamaya başladı. Sürekli kapıyı gösteriyor ve onu takip etmemi istiyordu.
Kaşlarımı çatıp sordum
"Bir şey mi oldu?" Luna ne dediğimi anlayıp kafasını sallayınca içime bir korku düşmüştü. Dehşet içinde yeni bir soru sordum
"Y/N'ye mi bir şey oldu?" Luna tekrar kafasını salladığında koşarak kapının dışına çıkmış ve bana dönmüştü.
Anında masamın üzerindeki asamı alıp onun peşinden koşmuştum.
Olağan son hızımla koşuyordum. Okuldan çıkınca anlamıştım Kara Göle gittiğini.
Oraya yaklaştıkça hava daha da soğuyor ve içimdeki korku daha da artıyordu. Uzaktan da olsa görüş açıma girmişti Y/N.
![](https://img.wattpad.com/cover/344983568-288-k590604.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Draco Malfoy
FanfictionMalfoy ve Black iki ezeli rakip ve birbirlerinden nefret eden iki küçük çocuktur. Black'in 4. Sınıfta Harry'nin yerine arayıcı olmasından sonra Malfoy ve Black daha fazla vakit geçirmeye başlayınca ikisi de gerçekten birbirlerinden nefret edip etmed...