1'3

432 55 12
                                    

> Jeon Jungkook

Nişan yüzükleri...

Görmek istediğimin ötesiydi. Artık parmağımdaydı. Erken olan hiçbir şeyi sevmememe rağmen bu neden hoşuma gidiyordu?

Taehyung'un yanına yemek götürmeye giderken çok gergindim. Zaten yemeklerin çok tuzlu olduģundan dert yanıp duruyordu. Ona kendi yaptığım yemekleri götürürken içimde küçük bir çocuğun heyecanı vardı.

Askeriyenin önüne geldiğimizde durmuş olan arabadan indim. Yavaş adımlarla içeri girerken yanaklarım bana ihanet ederek kızarıyordu. Uzun koridorda nihayet Taehyung'un odasına geldiğimde kapıyı yavaşça tıklayıp içeri girdim.

"Müsait değilim." dedi bana bakmadan. Ben olduğumu anlamamış mıydı?

"Benim için de mi?"

Başını kaldırıp gözlüğünü çıkardı. Yorgun gözleri beni gördüğünde kısılmıştı. Yanına gidip elimdekileri koltuğa bıraktım.

"Ah sen miydin bebeğim...sabahtan beri dosya inceliyorum aklım allak bullak oldu."

"Sorun değil. Sana yemek getirdim."

Oturduğu koltukta bana dönüp kollarını belime doladı. Temas ettiği her yerim alev alıyormuş gibi hissediyordum.

"Teşekkür ederim. Seni özlemiştim iyi ki geldin."

"Ben de özledim."

Saçlarıyla oynarken başını kaldırıp bana baktı. Gerçekten yakından bakınca daha yorgun duruyordu.

"Neden yorgunsun sen? Uyumadın mı?"

"Uyumaya fırsatım olmuyor ki. Sürekli görev raporları inceliyorum."

"Bu iş sana yaramıyor bak. Uykusuz kalıyorsun."

"Öyle söyleme. Buradaki her işimi severek yapıyorum ben."

"Tamam tamam bir şey demedik işine. Yemeğini ye biraz hava alalım."

"Senin hava anlayışın sigara içmek galiba?"

"İçmiyorum bayağı bir zamandır."

"Nasıl yani?"

"Yasakladın bana. Ne çabuk unutmuşsun Teğmen."

"Aah aklım karışmış."

"Çıkalım. Şu pencereleri de aç hava alsın odan."

Beni dinleyip ayağa kalktı. Perceleri açarken odaya kapıyı bile tıklamadan pat diye biri girmişti. General Min nefes nefese konuşmaya başladı.

"Çabuk sorgu odasına gel. Choi'ler hakkında yeni bir gelişme var."

Ne? Umarım o Choi'ler düşündüğüm kişiler değildir. İkinci aileyi bulmuş olmaları imkansızdı. Onları ben bile görememiştim.

Taehyung odada oturmamı söyleyip hızlıca odadan çıktı. Cidden ikinci aileyi mi buldular? Eğer ikinci aileyi bulmuşlarsa kaçırılan ve öldürülen herkesi bulmuş olacaklardı. Bu durumda bana zorla yaptırılanlar da ortaya çıkacaktı.

Hızlıca telefonumu çıkarıp ezbere bildiğim numarayı tuşladım. Odadan çıkarken telefon hâlâ çalıyordu. Bahçeye çıktığımda herkesten uzak bir köşede aramanın cevaplanmasını bekliyordum.

"Kimsiniz?"

"Benim Lino. Jungkook."

"Orospu çocugu! Hâlâ hangi yüzle arıyorsun!"

"Lino defterimi yak. O defteri yok et."

"Neden Jeon piçi? Yoksa ajan olarak görülmekten mi korkuyorsun?"

love impulses | tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin