(3) Huzur.

176 10 88
                                    

Eveeeeet, n'abersiniz? Ben de iyiyim sağolun. Neyse boş yapma Emlia. Katilin Yörüngesi yeni bölümü ile sizlerleyim. Bu bölüm çok içime sindi ve çok sevdim, umarım siz de benim gibi seversiniz. Neyse çok boş yaptım. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Bölümün sonunda görüşürüz :).

🫠

2 yıl önce.

Sinirli adımlarını büyük şirkete yönlendirdi Baran Aras. Danışma onu gördüğünde ayağa kalktı. Kadının yüzüne bile bakmadan adımlarını asansöre yönlendirdi. Üst düzey yöneticilerin olduğu katta durdu asansör. Hızla en sondaki odaya doğru yürüdü. Sekreter onu gördüğünde ayağa kalkıp konuştu. "Baran Bey hemen babanıza haber veriyorum," demesine kalmadan sert bir şekilde kapıyı açıp arkasından kapattı. Masasında oturan yaşlı adama baktı. Beyaz saçları, kırışmaya yüz tutmuş yüzü vardı. Ama dik omuzları, kalkık çenesi ve uzun boyuyla güçlüydü. Erdem Altay. Yaşlı adam oğluna baktı. Sinirliydi ve bu sinirinin ne olduğunu biliyordu. Zaten şirkete gelsin diye böyle bir şey yapmıştı.

"Sen ne yapmaya çalışıyorsun?!" diye bağırdı Baran sinirle. Yaşlı adam oturduğu yerden ayaklanmak bir kenara dursun sırtını oturduğu koltuğa yasladı.

"Ne yapmaya çalışıyormuşum sevgili oğlum?" diye sordu safa yatarak. Baran, babasının masasına doğru ilerleyip iki elini masaya yasladı.

"Annemden uzak dur, diye ben sana kaç kere söyleyeceğim!" Bu sefer kısık ama hâlâ sinirli çıkan bir sesle. Erdem ayağa kalkıp oğlunun karşısında durdu. Baran çenesi kaldırıp üsten babasına baktı. Erdem Altay uzundu evet ama Baran kadar değildi. Dün Erdem, annesinin yanına gitmiş onun aklı ile oynamıştı ve Baran bunu öğrendiğinde kıyameti koparmış sinirle buraya gelmişti.

"Annene aşığım." dedi sakince. Gizli bir mesaj vardı sesinde. Durmazsam ne olur? Baran alayla güldü.

"Siktir olup gittiğinde neredeydi bu aşk ha?!" dedi alay ve sinir karışık bir şekilde.

"Hırs bürümüştü gözümü. Sevgili karımı görmüyordu," Sözünü kesti Baran.

"Şimdi de görmeyecek gözün, anlıyor musun? Sen defolup gittiğinde o kadını nasıl düşünmediysen şimdi de düşünmeyeceksin." dedi net bir sesle.

"Ne olur?" dedi Erdem. "Ne yaparsın sevgili oğlum?"

"Seni bitiririm Erdem Altay. Hayatın biter, bu yaptığın bütün işler var ya hepsi bir gecede biter." Alaylı bir kahkaha attı.

"Ah asker oğlum benim. Her zaman böyleydin." dedi cana yakın bir sesle. "Anneni kolaylıkla koruyorsun, peki sevdiğin kadını da öyle kolay koruyabilir misin Dalga?" Son lafını kısık ve öldürücü bir sesle söylemişti. Baran ilk başta neye uğradığını şaşırsa da sonra kendini toparladı. "Elif Alara Mercan," diyerek masasına doğru ilerleyip koltuğuna oturdu. "FBİ büro amiri," Ellerini masada birleştirdi. "Çocukluk aşkın, ah ne tatlı," dedi sevimlice. "Çetin Mercan'ın biricik ve tek kızı," dediğinde tehtidin geleceğini anladı Baran. "Ve babasından yıllarca kaçan bir kız. Yirmi dört yaşında mükemmel güzelliğiyle herkesi etkileyen o ajan. Ha, yakışır oğluma. Ve ona yakalanmak için en doğru zamanı bekleyen Dalga, yani sevgili biricik oğlum Baran Aras Altay."

"Söze gir uzatma."

"Tabii ki oğlum." dedi sevecen baba rolüne girerek. "Askerliği bırakacaksın." Net ve soğuk bir sesle. "Şirketin başına geçeceksin." dediğinde Baran alaylı büyük bir kahkaha attı. Böyle yapacağını biliyordu Erdem.

Katilin YörüngesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin