Kabuk Bağlamış Yaralar

Başlıyor

Bölüm adından da belli olduğu gibi KIYAMET operasyonu artık harekete geçiyor...

Yıldıza basmayı unutmayın.

Bölüme geçiyoruz..

#####

Asena Bige Yıldırım

"KIYAMET operasyonundaki amacımız en azılı terör örgütlerinden birine darbe vurmak. Eğer başarılı olursak ki benim buna inancım tam, ülkemiz için çok faydası olacak."

Babam operasyonun kalan bilgilerini veriyordu. Artık başlıyorduk. Herkes Türk'ün ne kadar akıllı ve zeki olduğunu aynı zamanda yenilmez olduğunu tekrar görecekti. Gösterecektik.

"Asena ve Karan, sahte kimlikleriniz hazır. Sistem üzerinde sahte kimlikleriniz ile evli gözüküyorsunuz. Size bir villa tesis ettik. Operasyon boyunca o ev bizim merkezimiz olacak. Yarından itibaren o evde yaşayacaksınız. Aynı zamanda yine sahte kimliğinizin üzerine ait bir aile şirketi var. Bu şirket bizim Devran'a yaklaşmak için kozumuz olacak."

Babamın yani albayın bakışları toplantı odasındakilerde gezindi. En son Karanda durdu. Ona bir şey söyleyecekti.

"Karan evli olduğunu ailene söylemek zorunda değilsin. Zaten buradan uzakta yaşıyorlar. Bilmelerini gerektirecek bir durum yok. Zaten evlilikte sahte kimlik üzerine."

Aynı bilgilendirme benim için geçilmedi. Çünkü benim bir ailem yoktu. Albay dışında...

Gereken tüm detaylar aktarıldıktan sonra Savaş timi dışarı çıktı. Karan çıkmadı çünkü bana yapılan saldırı hakkında konuşacaktık. Onun da bize söylemesi gereken bazı bilgiler vardı.

Karan uzakta olan sandalyesinden kalkıp bize daha yakın olan sandalyelerden birine oturdu. Bu sefer de konuşmaya Karan başladı.

"Komutanım Asena'ya saldırı düzenleyen bir değil birkaç kişi. Elebaşlarının adı Çağatay Kıraç. Kendisi soylu bir iş adamı olarak gözüküyor. Saldırıyı onun düzenlediğinden tam olarak emin değiliz lakin kuvvetli ihtimal yaptıran kişi o." 

Çağatay Kıracı tanıyordum. 2 sene önce terörle bağlantısı olduğu için kardeşini içeri attırmıştım. O günden beri bana karşı büyük bir kin besliyordu. Onun yaptırdığına emin gibiydim.

Babam bana döndü. "Savcım siz şahsı tanıyor musunuz?"

Başımı onaylar şekilde salladım. "Evet 2 yıl kadar önce kardeşini terör suçundan hapse atmıştım o günden beri bana takık.."

Babam bana bunu yapanın o olduğuna emin gibi duruyordu. Tekrar Karan'a döndü. "Peki diğerleri kimler?"

Karan sözü tekrar devraldı. "Hasan Kulaklı. Çağatay Kıvanç'ın çok yakın bir dostu. Güvenlik şirketi var. Çağatay'ın işlerini ona yaptırdığını düşünüyoruz.."

Babam onu tasdikler bir şekilde başını salladığında olayı toparlamak adına konuştu. "Siz operasyondayken ben bu konu ile ilgileneceğim. Ne olursa  olsun cezalarını alacaklar. Karan sen çıkabilirsin, Savcım sen kal!"

Karan selamını verip odadan çıktığında babamla baş başa kalmıştık. Ayağa kalktı ve yanıma geldi. Boşta duran eli yanağımı, diğer eli de saçlarımı buldu. Tüy kadar yumuşak bir hareketle okşadı.