MAHİ - Yirmi Birinci Bölüm

50.2K 2.1K 492
                                    

Dün bölümle ilgili bir sürü sorun yaşadık. Çoğu kişide bölüm açılmadı, açılanlarda da sonradan fark ettim ki ara ara kesilmiş paragraflar var. Ne yaptıysam düzelmedi. Şimdi yeniden güncelledim. Eksiksiksiz görünüyor bende ama paylaştıktan sonra yine aynı sorunu yaşar mıyız bilmiyorum. Umarım sorun olmaz.
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayalım lütfen. Keyifli okumalar. 🌸

21

Ben kattım sana biraz, öyle sevdim seni...
- Özdemir Asaf
Bölüm Şarkısı: Ummadığım Anda – Yıldız Tilbe

Yüzüme vuran güneş ışığıyla aralanan gözlerimi yeniden kıstım. Işığa alışmaya çalışarak yavaşça gözlerimi açtım ve onu bulmak için odanın içinde dolaştırırken, gerinip esnedim.

Kendime gelmeye başladığımda vücudum dün gecenin etkisiyle sızladı. Yorgun ve ağrılı hissediyordum ama yine de yüzümde oluşan gülümsemeye engel olamadım. Yüzüme düşen saçlarımı geriye doğru ittirdikten sonra Ali Asaf'la paylaştığımız yastıktan başımı kaldırarak yerimde doğruldum.

Gözlerim onu bulduğunda kalbimin hızlanışına engel olmak ister gibi elimi göğsüme koyup bastırdım.

Ali Asaf tek eli cebinde, diğer elinde tuttuğu telefonu kulağına götürmüş, sırtı bana dönük halde telefonda konuşuyordu. Kısa saçlarından başlayarak gözlerimi üzerinde gezdirdim. Geniş omuzları, sert ve dik duran sırtı ve sıkı kalçaları...

Derin bir iç çektim. Aptal âşık gibi ortalıkta dolanıp duruyordum.

Yeniden ona baktığımda cebinde duran elini çıkardı, yumruğunu sıktığında gözlerim yeniden vücuduna kaydı. Bedeninin her bir santiminden gerginlik yayıldığını buradan bile fark ediyordum. Üzerimdeki ince örtüyü çekip yerimden kalktım. Adımlarım beni Ali Asaf'ın yanına gitmeye zorlasa da konuşmasını bölmek istemiyordum. Artık yumruk olan eli de yerinde durmuyordu. Kısa saçlarının arasından geçirerek parmaklarını ensesine dolayıp sıktığında derin bir nefes aldım ve hızlı adımlarla banyoya ilerledim.

Kısa sürede elimi yüzümü yıkayıp, saçlarımı da hızlıca topladım. Banyodan çıktım ve Ali Asaf'ın yanına doğru ilerledim. Geniş balkon kapısını açtığımda Ali Asaf başını çevirip, omuzunun üzerinden bana baktı.

Yerinden bir santim bile kıpırdamamıştı. Vücudu hâlâ gergindi ama gözleri bana bakarken o gerginlikten çok uzak bir sıcaklıkla dolmuştu. Araladığım kapıdan geçerken adımlarım hızlandı ve yanına ulaştığımda tek elini belime sarıp beni önüne geleceğim şekilde çekti. Olduğum yerde dönmek, onun yüzüne bakmak istedim ama belimde duran elleri sıkılaşarak bana izin vermedi.

İki kolunu birden göğsümün altından geçirip sımsıkı sardı. Başını, benim başımın arkasına yaslayarak derin bir nefes aldığında, bana dolamış kollarının üzerine ellerimi koyup sakince okşadım.

"Kötü bir şey mi oldu?" diye sorduğumda sessiz kalarak yeniden aldığı derin nefesle göğsü sırtıma yaslandı.

Sessiz kalması beni daha tedirgin bir havaya soktu. "Ali Asaf, iyi misin? Bak böyle sessiz kalınca ben çok tedirgin oluyordum."

Dudaklarını saçlarıma bastırıp bir iki saniye bekledikten sonra konuştu. "Şimdi iyiyim yavrum."

Kurduğu cümle beni rahatlatmaktan çok tedirgin etmişti. "Ama az önce değildin."

MAHİ (Mahalle Hikâyesi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin